EĞİTİM
okuma süresi: 5 dak.

Uzman Psikolog Denizgil: "Çocuğunuza sarılmanız, onu sevdiğinizi söylemeniz en güzel hediyedir"

Uzman Psikolog Denizgil: "Çocuğunuza sarılmanız, onu sevdiğinizi söylemeniz en güzel hediyedir"

Yarı yıl tatilinin yaklaştığı şu günlerde, çocukları karne hediyesi heyecanı sarmış durumda… Karne hediyesi almanın doğru olmadığını vurgulayan Uzman Psikolog Tuğçe Denizgil, "Çocuğu olumsuz bir davranışından ya da başarısızlığından dolayı cezalandırmakla, maddi eder olarak pahalı olmasa dahi bir başarısından ötürü hediye almak aslında aynı etkiyi yaratır" dedi.

Yayın Tarihi: 23/01/17 07:45
okuma süresi: 5 dak.
Uzman Psikolog Denizgil: "Çocuğunuza sarılmanız, onu sevdiğinizi söylemeniz en güzel hediyedir"
A- A A+

Kıbrıs Postası – Rüstem Tüccar

Karne hediyesi son yıllarda bir tüketim çılgınlığına dönüşürken, pek çok anne-baba, "Hediye almam doğru mu?" ya da "Hediye almayarak yanlış mı yapıyorum?" şeklinde çelişkiler içinde... Konuyla ilgili olarak Kıbrıs Postası'na konuşan Uzman Psikolog Tuğçe Denizgil, çocuğu olumsuz bir davranışından dolayı ya da başarısızlığından dolayı cezalandırmakla, maddi eder olarak pahalı olmasa dahi bir başarısından ötürü hediye almanın aslında aynı etkiyi yarattığını vurguladı.

"ÖDÜLLENDİRMEK, ÇOCUĞA "OKULDA BAŞARILI OLMAK, KENDİ İÇİNDE DEĞERSİZDİR" MESAJI VERİR"

Çocuğu ödüllendirmenin, "Okulda başarılı olmak, kendi içinde değersizdir" algısı uyandırdığını ifade eden Denizgil, "Bunun akabinde öğrenme; çocukta amaç olma değerini yitirip bir araca dönüşür" dedi.

"ÇOCUĞUNUZA SARILMANIZ, ONU SEVDİĞİNİZİ SÖYLEMENİZ EN GÜZEL HEDİYEDİR"

Denizgil, "Kısaca şöyle özetleyebiliriz; çocuğa karne için vaat edilen hediye; ona ulaşabileceğini düşünen çocuk için görünürde motivasyonu artırır ancak gerçekte çocuk, başarılı olmayı hediyeye tercih etmiş olup gerçek öğrenme arzusu ikinci bir plana atılabilir" diyerek çocuğa sarılmanın, onu ne kadar sevildiğini söylemenin, başarısından dolayı çok mutlu olunduğunu ifade etmenin ya da beraber bir gün tatil planlamanın en güzel hediye olacağını vurguladı.

"NOTLARI DÜŞÜK ÇOCUKLARA OLUMSUZ TEPKİ VERMEK MOTİVASYONLARINI DAHA DA AZALTIR"

Öte yandan notları düşük olan çocukların evde anne babalarının vereceği tepkileri düşünerek kaygı ve stres yaşayabileceklerine de dikkat çeken Denizgil, çocukların "Karnemi anneme-babama nasıl göstereceğim?", "Acaba nasıl bir tepki verecekler?", "Babam kesin beni mahvedecek" gibi önyargılarla dolu düşünceler ve kaygılar yaşayabileceklerini söyledi.

Denizgil, "Bu noktada ailelerin öfkelenmesi, kızması ya da çocuklarına bağırmaları gibi olumsuz yaklaşımların; çocukların baskı altına girmelerine, motivasyonlarının daha da azalmasına, onların da anne-babasına kızgınlık duymalarına neden olabilmekle birlikte kendilerine karşı da öfke biriktirmelerine neden olabilir" diye konuştu.

"BAŞARILI OLAMAYACAĞINÜ DÜŞÜNÜYORSA, DAHA ÖNCE BAŞARILI OLDUĞU DERSLERİNİ ÖRNEK VEREREK ONU RAHATLATIN"

Düşük not alan öğrencilerin ailelerine tavsiyelerde bulunan Denizgil, "Böyle bir durumda, ses tonunu yükseltmeden çocukla birlikte kırık notların nedeni araştırılabilir. Aynı zamanda anne ve baba bu konuda neler yapabilir, o bulunmaya da çalışılabilir. Arkadaş ilişkilerinde herhangi bir problem olup olmadığı ve çalışma sisteminde var olabilecek herhangi bir eksiklik veya hata bulunup bulunmadığı yine çocuk-anne-baba üçlüsü tarafından irdelenebilir. Eğer bilgisayar oyunları ve sosyal medyada fazla vakit geçiriyorsa, bunu tamamen kısıtlamak yerine karşılıklı konuşup bir program oluşturulabilir" diyerek çocuğun eğer başarılı olamayacağı ile ilgili negatif düşünceleri ve tutumları varsa, ailelerin çocuklarına daha önce başarılı olduğu derslerini örnek verip onları rahatlatabileceklerini belirtti.

"BİRAZ TATİL, BİRAZ DERS TEKRARI İLE DENGEYİ KURMAK ÖNEMLİ"

Öğrencilerin yoğun bir eğitim döneminin ardından rahat bir nefes alacakları ve kısa bir tatil yapma fırsatı bulacakları yarı yıl tatillerinin yaklaştığı şu günlerde, çoğu öğrencinin tatil yapacağı için mutluluktan havalara uçtuğunu ancak bazılarının da stres ve kaygı yaşayabildiğini vurgulayan Denizgil, "Tatilde ilk dönemin yorgunluğunu atmak, bedeni dinlendirmek ve zihni biraz olsun rahatlatmak da çalışmak kadar önem taşıyor.

Bu nedenle tatil programına; arkadaşlarla bir araya gelinip ortak aktiviteler yapılması, yakınların ziyaret edilmesi, hobilere daha çok zaman ayrılması gibi zevk alınacak birtakım aktiviteleri de eklemek; ancak tüm bunları yaparken ölçülü davranmak gerekiyor" diyerek tatilde ders çalışmanın da ihmal edilmemesi ve konu tekrarı yapmanın, varsa özellikle eksik konuların üzerinden geçilmesinin de çok önemli olduğunu ifade etti.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.