İÇ HABERLER
okuma süresi: 3 dak.

Kıbrıs TMT Derneği: "İki ayrı egemen idarenin kabulü iki halkın da yararına olacaktır"

Kıbrıs TMT Derneği: "İki ayrı egemen idarenin kabulü iki halkın da yararına olacaktır"

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği, Cenevre'de aklı selimin galip gelerek Türkler ile Rumlardan oluşan iki ayrı bölgede barış ve huzur içinde varlığını sürdüren iki ayrı egemen idarenin kabulünün, hem iki ana vatanın hem de yan yana yaşamakta olan iki halkın yararına olacağını ifade etti.

Yayın Tarihi: 19/06/17 14:12
okuma süresi: 3 dak.
Kıbrıs TMT Derneği: "İki ayrı egemen idarenin kabulü iki halkın da yararına olacaktır"
A- A A+
Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği, Cenevre'de aklı selimin galip gelerek Türkler ile Rumlardan oluşan iki ayrı bölgede barış ve huzur içinde varlığını sürdüren iki ayrı egemen idarenin kabulünün, hem iki ana vatanın hem de yan yana yaşamakta olan iki halkın yararına olacağını ifade etti.

Dernek Başkanı Yılmaz Bora, yaptığı yazılı açıklamada, Cenevre konferansı öncesinde Rumlar ve Yunanların yine gerçeklere aykırı beyanlarını sıklaştırdıklarını ve "içeriden elde ettikleri gafilleri kullanarak lehlerine bir ortam yaratmak için çaba harcadıklarını" iddia etti.

Bora, Kıbrıs'ta iki ayrı egemen devletin varlığının esas alınmasına karşı çıkanların, kendi çıkarlarını düşündüklerini veya kötü niyetli olduklarını öne sürdü.
Bora, Kıbrıs'ta meydana gelen sıkıntı ve sorunların yaratıcısı Yunanistan ile Kıbrıs Rumları olmasına rağmen hep masum ve haklı rolünü ürettikleri yalanlar ve entrikalarla başarılı bir şekilde yürütmekte olduklarını ifade etti.

Bora, 1955'lerde EOKA tedhiş örgütünün açık silahlı eylemleri ile başlayan süreç ve onu takip eden gelişmeler dikkate alındığında karşı tarafın hep Enosis peşinde koştuğunu kaydetti.

Bora, Cenevre'de 28 Haziran'da yapılması tasarlanan görüşmelere gitmeden önce Rumlar ile Yunanların ortaya koydukları görüşlere bakıldığında aynı zihniyetin devam ettiğinin görüldüğünü belirtti.

21Aralık 1963'ten itibaren Kıbrıs'ta iki ayrı halktan iki ayrı idare oluştuğunu vurgulayan Bora, 1977 ve 1979 Doruk Antlaşmaları ile iki bölgelilik ve iki ayrı otonom idarenin varlığının teyit ve kabul edildiğini ifade etti.

Bora, "Özel mülkiyet, dört özgürlük ve serbest dolaşım hakkı ileri sürülerek ve nüfus oranı dört Rum'a karşı Bir Türk ile sabit tutularak, Kıbrıs'ın gerçekleri ile bağdaşmayan tezlerle kalıcı ve yaşayabilir bir çözüme ulaşılamayacağı gibi aynı isteklerde ısrar edilirse bir çözüme ulaşılamayacağı aşikardır" dedi.

Bora, toprak ve mülkiyetin toplu takas ve tazminatlarla hallinin öngörüldüğüne işaret ederek, bir uzmanın tespitlerine göre Kıbrıs'ın yüzde 33'ünün tapulu Türk malı olduğunu, Vakıf mallarının Rumlara nasıl geçtiğinin de herkes tarafından bilinmekte olduğunu kaydetti.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.