TÜRKİYE
okuma süresi: 24 dak.

Erdoğan: "Bizim kanımızda sivilleri vurmak yok"

Erdoğan: "Bizim kanımızda sivilleri vurmak yok"

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin yaptığı açıklamada ''Birileri ne diyor, 'sivilleri vuruyorlar.' Vicdansızlar, edepsizler, ahlaksızlar. Bizim kanımızda sivilleri vurmak yok ama sizin kanınızda var'' ifadesini kullandı. Erdoğan, ''Reis bizi Afrin'e götür'' tezahüratları üzerine ise "Sefer görev emri olanlar öncelikle hazır olsunlar. Ama şu anda ihtiyaç yok'' dedi.

Yayın Tarihi: 24/02/18 13:46
okuma süresi: 24 dak.
Erdoğan: "Bizim kanımızda sivilleri vurmak yok"
A- A A+

TC Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş Spor Kompleksi'ndeki salonda düzenlenen partisinin 6. Olağan İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Kahramanmaraş'ta olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, kendisini coşkuyla karşılayanlara teşekkür etti.

"Bu heyecanınız, bu coşkunuz ve buradan Maraş'ın tüm ilçelerindeki ve mahallelerindeki vatandaşlarıma selamlarımı iletiyorum" diyerek kendisini karşılayanları selamlayan Erdoğan, kuruluşundan bugüne kadar AK Parti'nin tüm teşkilatlarında vazife yapanlara teşekkür etti, vefat edenlere de Allah'tan rahmet diledi.

Erdoğan, kongrenin, Kahramanmaraş ile ülke, millet ve demokrasi için hayırlı olmasını temenni etti.

"Kahramanmaraş, siz bir başkasınız. Siz 16 Nisan halk oylamasında yüzde 74'lük 'Evet' oranıyla tüm Türkiye içinde yedinci sırada yer alarak destan yazdınız" ifadesini kullanan Erdoğan, "Şiir yazdığınızı bilirdim, makaleleri de bilirdim. Ama destan yazdığınızı da öğrenmiş oldum. Bu, Maraş'ın son yıllardaki seçimlerde ortaya koyduğu en iyi neticedir" diye konuştu.

Yaklaşık bir yıl önce toplu açılış töreni nedeniyle Kahramanmaraş'a geldiğinde kendisine verdikleri sözü tutan "edelere" teşekkür eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"Büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa etme mücadelemizde Maraş'ın verdiği bu desteği asla unutmayacağız. 2023 hedeflerimiz konusunda bu şehri yine en önde görmek istiyoruz. Bu kutlu şehir, tarihin her döneminde ülkesine, milletine, ezanına, bayrağına, özgürlüğüne, geleceğine her daim sahip çıkmıştır. Maraş'ın kahramanlığı öyle sözde değildir. Bu şehrin insanlarının sözüyle, edasıyla, her halinden kahramanlık akar."

"KAHRAMANLIK UNVANININ VE MADALYASININ BU ŞEHRE ÇOK YAKIŞTIĞI BİR GERÇEK"

"Zafer yolu vardı kara bağrında / Nice canlar helak oldu yolunda / Bütün ülkemizde Anadolu'da / Siftah mermisini yaktı Maraşlı. Eser oldu bu iş tarihte durur. İnsanlar fanidir sonunda ölür / Haksızlık sonunda belasını bulur / Unutulmaz bir iş yaptı Maraşlı" şiirini okuyan Erdoğan, cesaretiyle, gözünün kararlılığıyla, çalışkanlığıyla destanlara konu olan Kahramanmaraş'ın, gönül dünyasının zenginliğiyle de Türkiye'de apayrı bir yere sahip olduğunu belirtti.

Necip Fazıl'dan Abdürrahim Karakoç'a, Cahit Zarifoğlu'ndan Erdem Beyazıt'a, Nuri Pakdil'den Rasim Özdenören'e kadar nice şairin, yazarın, fikir/düşünce adamının bu şehirden çıkmasının bir sebebinin olduğuna dikkati çeken Erdoğan, bunların da durup dururken olmadığını vurgulayarak, "Dertli adam oldukları için yazdılar. Dertli adam oldukları için o şiirleri döktürdüler. Güzel insanların şehri Maraş'ın mümbitliği havasından mıdır, suyundan mıdır bilmiyoruz ama 'kahramanlık' unvanının ve madalyasının bu şehre çok yakıştığı bir gerçektir onu biliyoruz" dedi.

"BIÇAK KEMİĞE DAYANDI"

Erdoğan, Türkiye'nin bugün, Kahramanmaraş'ın 98 yıl önce zaferle neticelendirdiği kahramanlığı tüm güney sınırları boyunca sergilediğinin altını çizerek, şunları söyledi:

"Türkiye, 81 vilayetiyle 81 milyon vatandaşıyla 98 yıl önceki Maraş olup istiklaline ve istikbaline el uzatanlara karşı topyekun kıyama kalkmıştır. Son 4-5 yıldır ülkemize yönelik o kadar çok saldırı oldu ki, artık milletimizin sabrı kalmadı. Bıçak kemiğe dayandı. Sınırlarımız boyunca bir terör koridoru oluşturarak bizi binlerce yıllık komşularından, kardeşlerinden, ayrılmaz bir parçamız olan coğrafyalardan koparmak istiyorlar. Bu uğurda, adını sürekli değiştirmelerine, tüm cilalamalarına rağmen, çabalamalarına rağmen terör örgütleriyle kol kola girmekten çekinmiyorlar. Teröristin yanında poz verdiklerinde Türkiye'yi korkutabileceklerini sanıyorlar. Halbuki bu görüntü sadece onların asırlardır dünyaya empoze ettikleri demokrasi, meşruiyet, hak, özgürlük gibi kavramların içini boşaltıyor. Bize terör örgütleri üzerinden yapılanlar, milletimizin sakalını kesmeye benzer. Halbuki biz harekete geçtiğimizde o teröristleri tümüyle imha ederek, inşası için var güçleriyle çalıştıkları yapının kollarını, kanatlarını kırarız haberleri yok. Kesilen sakal daha gür olarak çıkar. Ama giden kol, kanat geri gelmez."

Erdoğan, Zeytin Dalı Harekatı'nda etkisiz hale getirilen teröristlerin sayısının 1931 olduğunu açıkladı.

"Reis bizi Afrin'e götür" sloganına Erdoğan, "Edeler, 15 Temmuz'da ne dedik? 'Meydanlara' dedik. Siz ne yaptınız, 15 Temmuz'da meydanlara döküldünüz. Şimdi de böyle bir karar aldığımız anda, hemen haberi veririz, önce şahsım sonra da inanıyorum ki edeler ve milletim hep birlikte cepheye yürürüz" karşılığını verdi.

Cuma günü Mehmetçik'in cephede cuma namazı kıldığını ifade eden Erdoğan, "Evde ağlaştık. Elhamdülillah, Mehmedimiz cuma ile beraber cephede görevini yerine getiriyor ve düşmana doğru yürüyor. Bunlar nedir biliyor musunuz? Bunlar bir milletin küllerinden yeniden dirilişidir. Şimdi yeniden diriliyor ve hesabını soruyor millet. Sormaya da devam edeceğiz" şeklinde konuştu.

Erdoğan, terör örgütlerini ve onların arkalarındaki güçleri de eninde sonunda çökerteceklerini, buna tüm kalpleriyle inandıklarını ve iman ettiklerini söyledi. "Rabbim, 'Allah'ın yardımı evelallah yakındır, onu müjdele' diyor. Biz de şimdi müjdeye doğru koşuyoruz" diyen Erdoğan, bu milletin Mehmetleri ile o müjdeye nail olacağını belirtti.

"GERİDE PAÇAVRAYA DÖNMÜŞ İTİBARLAR KALACAKTIR"

Erdoğan, salondakilerin Afrin'e gitme yönündeki talepleri üzerine, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Gitme kararını verdiğimiz zaman biz sizi buralarda bırakmayız. Merak etmeyin, beraber gideriz. Şimdi eğitimli kadrolarımızı gönderiyoruz. Sefer görev emri olanlar öncelikli hazır olsunlar ama şu anda ihtiyaç yok. Karar verildiği anda yola revan oluruz. Geride sadece yaralanmış dostluk, müttefiklik ilişkileri, kıymeti kalmamış kavramlar, kimsenin itibar etmediği sözler, paçavraya dönmüş itibarlar kalacaktır."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşması sırasında, bordo bereli kıyafetiyle asker selamı veren ve ağlayan kız çocuğunu görmesi üzerine, "İşte bizim bordo berelilerimizde de var ama bordo bereli ağlamaz" ifadesini kullandı.

Kız çocuğunu konuştuğu platforma alan Erdoğan, çocuğu öptü ve "Jandarma Özel Harekat. Yarbay. Türk bayrağı da cebinde. Şehit olursa bayrağı da inşallah örtecekler. Her şey hazır" şeklinde konuştu.

"Maraş'tan Bir Haber Geldi" türküsünden dizeler okuyan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bunlar da çok yakında keşke yapmasaydık diyecekler. O zaman belki bu türkü dillerinin ucuna gelecek ama iş işten geçmiş olacaktır. Bu böyle biline. Sahada Türkiye ile baş edemeyeceklerini görenlerin dünya çapında yalana iftiraya, çarpıtmaya dayalı bir propaganda savaşı başlatmaları da işe yaramayacaktır. Hakikatlerin karşısında bu yalanlar tıpkı güneşi gören buz kütlesi gibi eriyip, buharlaşıp gidecektir.

Bu nesil, özellikle de AK Parti teşkilatlarında görev alanlar, partimize gönül verenler tarihi bir sorumlulukla karşı karşıyadır. Biz medeniyetimizin köklerini bulduğumuz Asrı Saadet'ten geleceğe kurulan köprünün tam üzerinde yeni bir inkişafın yeni bir dirilişin arefesinde bulunuyoruz. Çok anlamlı bir nokta. 1071'den 2071'e uzanan coğrafyamızı, vatanımız haline dönüştürme mücadelemizin yeni ve önemli bir safhasını yürütüyoruz. Çağ kapatıp çağ açtığımız 1453'ten 2053'e giden yolda ülkemizi bir üste, seviyeye taşıma imkanına sahibiz. 1923'te kurduğumuz Cumhuriyetimiz 100. yılı olan 2023 yılında dünyanın en büyük ekonomileri arasına sokma hedefini gerçekleştirmek için azimliyiz. Bütün bunları başardığımızda, umudunu bize bağlamış tüm kardeşlerimizin dostlarımızın önünde yepyeni bir dönem başlayacaktır."

Erdoğan, hiçbir zaman elinin ulaşabildiği, gücünün yettiği her yeri sömürüp, tüm zenginlikleri kaynakları kendisi için kullanan bir millet olmadıklarını, olmayacaklarını dile getirdi.

"ÇEKİLEN ACILARA KAYITSIZ KALAMAYIZ"

Hiçbir zaman sadece kendi güvenlikleri ve refahlarını düşünüp, başkalarının acıları, gözyaşları, hatta kanları üzerinden kendilerine suni bir dünya kurmadıklarını, kurmayacaklarını anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"İnsana hak ettiği değerle bakmayan kimsenin, hiçbir anlayışın bizim nezdimizde kıymeti olamaz. Bizim kendimize belirlediğimiz tüm vizyonlar hem tarihi anlamları hem de gelecekteki hedeflerimiz itibarıyla kucaklayıcı, kuşatıcı, inşa edicidir. Dünyayı kimlerin yıktığını, insanları kimlerin değersiz hale getirdiğiniz baktığımızda hep birlikte görüyoruz. Bu çarpık düzene 'dur' demek millet ve devlet olarak boynumuzun borcudur. Suriye'nin, Irak'ın, Filistin'in, Libya'nın ve gönül coğrafyamızdaki diğer bölgelerin yıkık şehirlerine ve yıkıntıların altında yitip giden annelere, yavrulara, ninelere, onların arkasından dökülen gözyaşlarına, çekilen acılara kayıtsız kalamayız. Eğer başkalarının yaptığı gibi bu görüntüleri film sahnesi gibi hissetmeden ve hiddetlenmeden seyredersek çok geçmeden aynı şeyin bizim başımıza gelmesi kaçınılmaz olur. Aylan bebekler ile biz ağladık, onların derdiyle biz dertlendik. Denizlere dökülen yavruları kurtarma mücadelesini bizim askerimiz verdi. Diğerleri sadece seyretti. Allah'ın izniyle kimsenin Türkiye'yi bu hale düşürmesine izin vermeyeceğiz. İnancımız ve vatanınızı kaybettiğimizde geriye bir kuru tenden başka bir şey kalmayacağını biliyoruz."

Erdoğan, konuşmasında, Yunus Emre'nin "Ölür ise ten ölür, canlar ölesi değil." dizelerine de yer verdi.

Erdoğan, partililere hitabında, istiklal ve istikbal uğrunda verilen şehitlere asla ölü nazarıyla bakılmadığını söyledi.

Bakara Suresi'ndeki "Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz, onlar diridirler, siz bilemezsiniz, siz anlamazsınız" ayetini okuyan Erdoğan, "Onlar bizi izliyor, onlar bizi takip ediyor ve hani gidiyorlar ya, düğüne gider gibi gidiyorlar ya. İşte bu bir aşk, bu bir sevda, bu bir inanç. Onun gereğini yapıyorlar. Bu ancak bu millette var" ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Mehmet Akif Ersoy'un, "Çanakkale Şehitlerine" isimli şiirindeki, "Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber. Sana aguşunu açmış duruyor Peygamber" dizesini anımsatarak, "Onların diri olduğunu, sadece bizim göremediğimizi bildiren Rabbimize ram oluyoruz" diye konuştu.

Yıllarca Türkiye'yi yalanlarıyla, vaatleriyle, dalavereleriyle, kifayetsiz ve bir o kadar muhteris yöneticiler eliyle oyalayanların döneminin çoktan sona erdiğini belirten Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Bugün artık yepyeni bir Türkiye var. Bugün artık ekonomiden demokrasiye, her alanda dünya çapında söz sahibi olma kararlılığına sahip bir Türkiye var. Bugün artık tehditleri ve tehlikeleri sınırları içinde değil, sınırlarının ötesinde, kaynağı her neresiyse oradan imha eden bir Türkiye var. Bugün artık vatandaşlarını tüm hak ve özgürlüklere kavuşturmuş, insanlarının refah düzeyini sürekli yükselten bir Türkiye var.

Bugün artık maziden atiye kurduğu köprüyle kim olduğunu bilen, bugün nerede durduğunun farkında, gelecekte nereye gitmek istediğinin şuurunda bir Türkiye vardır. Bize hala dünki Türkiye gözüyle bakan, bu şekilde muamele edenler yavaş yavaş gerçeklerin farkına varmaya başladılar. Türkiye'nin silkinişi ve yeni bir diriliş içine girmesi, bölgemizdeki ve dünyadaki pek çok toplumu da harekete geçirmiştir. Kerameti kendinden menkul olanların devri bitiyor."

"SAYIN BAŞKAN TALİMATI ALDI"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Pazartesi günü Afrika seyahatine çıkacağına değinerek, Afrika'nın asırlar boyunca hem insani hem de doğal zenginlikler bakımından nasıl sömürüldüğünün en acı örneklerinin bu ülkelerde görüldüğüne dikkati çekti.

Gençlerle ilgili de belediyeye bir talimatının olduğunu söyleyen Erdoğan, "Senegal'deki Goree Adası'nın dili olsa da bu sömürge dönemini bir anlatsa. Şimdi Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı, bu gençlerimizi alacak, Senegal'e Goree Adası'na götürecek ve o Goree Adası'ndaki nasıl bir insanlık dışı pazar kurulduğunu, insan hayatının ne kadar ucuzlatıldığını orada bizzat görme imkanını bulacaklar ancak bu şekilde bu milletin ne kadar adil, yüce ve güçlü bir millet olduğunu anlama imkanı buluruz. Sayın Başkan talimatı aldı, inşallah en kısa zamanda Senegal Goree Adası" diye konuştu.

Erdoğan, dünyanın başka biçim ve yöntemlerle yeniden sömürge dönemini yaşamasının engellenmesi için her şeyden önce "terör" meselesinin çözülmesi gerektiğine işaret ederek, şunları dile getirdi:

"Orada hücrelerde ayaklarına prangalar bağlı o insanların ufacık hücrelerde nasıl yaşadığını görmek ve oralardan aylarca ta Amerika'ya kadırgalarla onların nasıl götürüldüğünü görmek inanıyorum ki bir şeyi anlamamız bakımından çok önemli.

'Niye bazı ülkeler, terör örgütlerine bu derece destek veriyor?' sorusunun cevabını işte bu sömürge zihniyetinde bulmak mümkündür. Kendileri bilirler. Sömürgecilere gönüllü köle yazılanlar, kendileri bilirler. Ne Türkiye'nin ne de kardeşlerimizin ve dostlarımızın böyle bir niyeti yoktur."

"YENİ TERMİNAL BİNASI YIL SONUNA KADAR HİZMETE GİRECEK"

Dünya ve bölge meseleleriyle uğraşırken şehirleri ve insanları da asla ihmal etmediklerini vurgulayan Erdoğan, son 15 yılda sadece Kahramanmaraş'a yapılan kamu yatırımlarının tutarının 26 milyar lira olduğunu bildirdi.

Erdoğan, 2015 yılında bir milyar 658 milyon liralık, geçen yıl da bu zamanlara gelindiğinde 569 milyon liralık toplu açılış törenlerinin yapıldığını kaydetti.

Eğitimde 5 bin 517 yeni derslik yapıldığını, yükseköğretim yurtlarına 3 bine yakın yatak kapasitesi ilave ettiklerini, sağlıkta birisi 400 yataklı Necip Fazıl Şehir Hastanesi olmak üzere 77 yeni sağlık tesisinin hayata geçirildiğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şimdi de 250 yataklı kadın doğum ve çocuk hastanesiyle, 25 sağlık tesisiyle ilgili çalışmaların sürdüğünü dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hükümete geldiklerinde Maraş'ta sadece 73 kilometre bölünmüş yol olduğunu, bunun üzerine 246 kilometre daha bölünmüş yol ilave ettiklerini söyledi.

Hala inşası devam eden, proje aşamasındaki yollar olduğunu vurgulayan Erdoğan, şehirdeki tüm demir yollarını baştan sona yenilediklerini söyledi.

Erdoğan, Mersin-Adana-Osmaniye-Gaziantep hızlı tren hattının, Nur Dağı'ndan da geçtiğini belirterek, "Nur Dağı ile merkezi birleştirdiğimizde Maraş, kesintisiz bir hızlı tren hattına inşallah kavuşmuş oluyor. Halihazırda bu proje etap etap inşa ediliyor. Tamamlandığında Kahramanmaraş ve Adana arası 1,5 saate inecek. Havalimanımızın yolcu sayısı 2005 yılında 6 bin, bugün 300 bini geçmiş bulunuyor. Zaten kapasite 400 bin, demekki bazı ilaveler yapılması gerekecek. Şehrimize 2 milyon yolcu kapasiteli yeni bir havalimanı, şimdi terminal binası yapılıyor. İnşallah yeni terminal binası yıl sonuna kadar hizmete girecek" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş'ı baraj ve göletlerle donatarak hem 146 bin dekar arazinin sulanabilmesinin sağlandığını hem de içme suyu problemini çözdüklerini söyledi.

Kahramanmaraşlı üreticilere 1,5 milyar liralık tarımsal destek verdiklerini bildiren Erdoğan, mazotta yüzde 50 sübvansiyon sağlanacağını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019'da yeni yönetim sistemiyle birlikte, Türkiye'nin her alanda gerçekleştireceği ilerlemeden, Kahramanmaraş'ın da payına düşeni alacağını belirterek, "Dün hürriyetin kahramanı olan Maraş'ın, önümüzdeki dönemde üretimin, ticaretin, sanayinin, tarımın, eğitimin, kültürün de kahramanı olmayı sürdüreceğine inanıyorum. Kahramanmaraş bugüne kadar beni hiç hayal kırıklığına uğratmadı, inşallah yine uğratmayacak" dedi.

"FIRSATIN KAZASI OLMAZ"

Dünyanın gündeminde yeni İpek Yolu Projesi'nin olduğuna işaret eden Erdoğan şöyle devam etti:

"Dünya ticaretinde yepyeni bir dönemin habercisi olan bu projenin güzergahı üzerinde Kahramanmaraş var. Fırsatları, şehirlerin ve insanların önlerine bu tür büyük projeler çıkarır. Bunu değerlendirmek o şehirlerin ve insanların kendi bilecekleri iştir. Sizin kaçırdığınız her fırsatın müşterisinin hazır olduğunu unutmayın. Fırsatın kazası olmaz. Madem Kahramanmaraş böylesine büyük bir imkanı yakaladı, öyleyse devlet kurumları bir yandan, sizler diğer yandan el ele verip, mümkün olan en iyi neticeye ulaşmanın gayreti içine girmelisiniz."

"TÜM ÇABANIN DEVLETTEN BEKLENDİĞİ YANLIŞ BİR ANLAYIŞ VARDI"

Eskiden Türkiye'de tüm yatırımların, hizmetlerin, çabanın devletten beklendiği yanlış ve yanıltıcı bir anlayış olduğuna dikkat çeken Erdoğan, bu anlayışı kökten değiştirdiklerini söyledi.

Devletin altyapıyı kuracağını, yatırımı ve üretimi işadamlarının yapacağını kaydeden Erdoğan, "Yol var mı, var. Karayolu, tren yolu, havayoluyla tekmili birden var" ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin enerji noktasında gayet iyi bir yerde olduğunu dile getiren Erdoğan, Türkiye'nin her yerine 7 gün 24 saat kesintisiz enerji verebilen bir sistem olduğunu kaydetti.

Şehirlerin yaşanacak hale geldiğini belirten Erdoğan, kamu kurumları, belediyeler, özel sektörün her ihtiyacı karşılayacak bir şehircilik örneğini ortaya koyduklarını söyledi.

Türkiye'de gerek ortaöğretim ve yüksekokul düzeyinde gerek lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde iyi yetişmiş insan potansiyelinin mevcut olduğunu dile getiren Erdoğan, Türkiye'nin üretimden ihracata her konuda bilgi, tecrübe ve potansiyel sahibi olduğunu belirtti.

"ONLAR, YAN GELİP YATARAK PARA KAZANANLARDAN DEĞİL"

En mütevazisinden en büyüğüne kadar çok çalışkan, başarılı azimli bir iş dünyasının mevcut olduğuna işaret eden Erdoğan şöyle devam etti:

"Havaalanından gelirken, elleri paslı, nasırlı, çalışkan, gayretli, Kahramanmaraş'ın kahraman iş dünyasını gördüm. Onlar gayretli. İsim vermeyeceğim, onlar bazı komşularda olduğu gibi yan gelip yatarak para kazananlardan değil. Kir, pas çalışarak kazananlardan. Söz konusu Maraş olduğunda bütün bunları iki, üç, on katıyla çarpmak lazım. Kahramanmaraş'a geldiğim andan itibaren gördüğüm heyecan, coşku, şu anda karşımda duran şu manzara, ülkemizin ve şehrimizin geleceği için bana çok büyük ümit veriyor. Gösterdiğiniz bu samimi ilgi için teşekkür ediyorum."

"BU İNANCI KİMSE ÇÖKERTEMEZ"

Erdoğan, Türkiye'nin kalkınmasındaki sırrın, "tek millet, tek vatan, tek devlet, tek bayrak" anlayışında yattığını vurguladı.

"Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız" ifadelerini kullanan Erdoğan, bu inancı kimsenin çökertemeyeceğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kongredeki konuşması öncesi kendisini karşılayan vatandaşlara hitap etti.

Vatandaşların yola çıktıkları ilk günden itibaren kendilerini yalnız bırakmadığını belirten Erdoğan, "Edeler her zaman bizim yanımızda oldu ve sizlerle güç bulduk ve bu gücümüzü tüm Türkiye'ye yaydık" ifadesini kullandı.

"Uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece. 16 yıldır gündüz gece sizinle yürüyoruz" diyen Erdoğan, vatandaşın heyecanının, coşkusunun kendi heyecanları, coşkuları olduğunu belirtti.

"Reis bizi Afrin'e götür" sloganları üzerine Erdoğan, "İnşallah öyle bir an olduğunda önce şahsım ve 'hadi beraber gidiyoruz' dediğim anda beraber gideceğiz. Hanım kardeşlerim de şuan mavi berelileri görüyorum, bordoluları gördüm" diye konuştu.

Bu sabah itibarıyla 1931 teröristin etkisiz hale getirildiğini aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:

"Dün ne idi? Cuma'ydı. Dün bütün askerlerimizi hamdolsun secdede, rükuda gördüm çünkü onlar 'Şu kopan fırtına Türk ordusudur ya Rabbi. Senin uğrunda ölen ordu budur ya Rabbi. Ta ki yükselsin ezanlarla müeyyed namın. Galip et, çünkü bu son ordusudur İslam'ın' diyerek, yola çıkmışlardır. Geçmişteki o ecdadımızın varisleri olarak evelallah şimdi de yine Mehmet'imiz aynı yolda yürüyor. Bir taraftan SİHA'larımızla bir taraftan F-16'larımızla bir taraftan helikopterlerimiz ile tanklarımız, toplarımız ile evelallah Mehmet'imize saldıranları inlerinde boğduk, boğuyoruz. Birileri ne diyor, 'sivilleri vuruyorlar.' Vicdansızlar, edepsizler, ahlaksızlar. Bizim kanımızda sivilleri vurmak yok ama sizin kanınızda var. Siz Ruanda'da, Mali'de, Libya'da, Korsika'da bunu yaptınız, durmadınız, hala da yapıyorsunuz. Kalkıp da bu noktada, Türk'ü bu şekilde yorumlayamazsınız."

Erdoğan, Mehmetçik'e ve Türkiye'ye, sınırlara saldıranlara bunun hesabını sorduklarını ifade ederek, "Siz, 10 bin kilometreden buralara niçin geliyorsunuz? Bizim 911 kilometre sınırımızda, sınırımızı koruma sorumluluğumuz var. Kimse kalkıp da 'Niçin bu sınırları koruyorsunuz?' diyemez. Korumaya devam edeceğiz. Saldıranlara da hesabını sormaya devam edeceğiz. Şunu kimse unutmasın, bu ülke, millet, asker 'korkaklar ordusu' değildir. 'Korkaklar ülkesi' değildir. Şu anda da bu hesabı onun için soruyoruz." değerlendirmesini yaptı.

Rabia işaretinin anlamının "Tek devlet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet" olduğunu anımsatan Erdoğan, 81 milyonun tek bir devlet olduğunun altını çizdi. Erdoğan, 780 bin kilometrekare ile Türkiye'nin şehit kanlarıyla vatan olduğuna dikkati çekerek, "Biz 780 bin kilometrekarede doğmadık, biz 18 milyon kilometrekareden 780 bin kilometrekareye düştük. Nereden, nereye..." dedi.

Türkiye Cumhuriyeti devletinden başka devlet tanımadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Öyle PYD'ymiş, yok şuymuş, yok buymuş... Ne demiştik? Kovalayacağız. Onlar kaçacak biz kovalayacağız. Bak Pensilvanya'da. Ne işi var orada? Onunla gidenler oldu mu? Oldu. Beraber orada yaşıyorlar, arkalarında kimlerin olduğunu anlayın. Kovalamaya yine devam edeceğiz. Çünkü bunlar ümmeti böldüler, bunlar milleti böldüler. Onun için de bunun hesabını verecekler."

Erdoğan, 2019 seçimlerinin çok önemli olduğuna işaret ederek, "Kapı, kapı dolaşmaya var mıyız?" diye sordu. Alandaki vatandaşlar, Erdoğan'a "evet" cevabını verdi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.