İSKELE
okuma süresi: 11 dak.

Devletin unuttuğu köy Sipahi...

Devletin unuttuğu köy Sipahi...

Kıbrıs Postası yıllardan beri Kıbrıslı Rum ve Türklerin ortak yaşam sürdüğü Sipahi'yi ziyaret etti. Sipahi'de Rum - Türk kavgası hiçbir zaman yaşanmadı ancak halk geçinmek için resmen savaş veriyor...

Yayın Tarihi: 23/04/18 07:30
okuma süresi: 11 dak.
Devletin unuttuğu köy Sipahi...
A- A A+
Kıbrıs Postası - Nadire Bahadi

KKTC'nin Doğu'sunda yer alan Agios Trias ya da Sipahi… Agios Trias ismi hala güncel çünkü Sipahi'de Dipkarpaz ve Pile köyleri gibi Rumlarla iç içe yaşıyor. Geçmiş yıllarda Rum ve Türkler yarı yarıya nüfusa sahip olsalar da bölgedeki imkânsızlıklar özellikle Rum gençlerin Güney Kıbrıs'a ya da yurt dışına göç etmesine neden olmuş. Şimdilerde devamlı yerleşik Rum nüfusun yaklaşık 50 civarı olduğu bilinirken, bu sayı yaz aylarında 150 civarına ulaşabiliyor. 50 yılı aşkın bir süredir Rumlarla iç içe yaşayan nüfusun geriye kalanını ise Trabzon göçmenlerimiz oluşturuyor. Sipahi köyü muhtarı Göksal Hacıhasanoğlu ile Sipahi'yi enine boyuna hemen her yönü ile konuştuk. Aslen Trabzonlu olan ancak doğma büyüme Sipahili olduğunu söyleyen muhtar Hacıhasanoğlu en çok hükümetin Karpaz bölgesine üvey evlat muamelesi yaptığından yakınıyor. Tüm imkânların kısıtlı olduğu bölgede ilgisizlik nedeni ile 26 köy muhtarının birlikte hareket ettiğini söyleyen muhtar, bölgedeki imkânsızlıklar nedeni ile Rumların yaşadığını yaşamak istemediklerini belirterek, genç nüfusa önem verdiklerini gençlerin Sipahi'den göç etmemesi için çabaladıklarını dile getirdi.

"BATI'DA AŞILAMAYAN KIBRISLI TÜRK-RUM SORUNUNU BİZ HİÇ YAŞAMADIK"

Kıbrıslı Rum ve Türkler'in geçmişten beri Sipahi'de bir arada yaşadığını bölge halkının bu durumu hiç yadırgamadığını belirten muhtar Göksal Hacıhasanoğlu, Kıbrıs'ın Batı'sında hala bir açılım için uğraş verilen ve aşılamayan Kıbrıslı Türk- Rum sorununu hiç yaşamadıklarını dile getirdi. Sipahi'de doğup büyüdüğünü belirten muhtar, "bizim mahallede tek Türk evi bizim evimizdi. Biz hep birlik olarak büyüdük. Hiç birimiz bir diğerimizi ötekileştirmedi" dedi. Kendi jenerasyonundan olan Rum yaşıtlarının köyün ve bölgenin imkânsızlıkları nedeni ile köyden göç ettiğini söyleyen Hacıhasanoğlu, göç etmelerine rağmen arkadaşları ile zaman zaman telefoniyen konuştuğunu, ziyarete geldiklerinde ise muhakkak görüştüklerini anlatıyor. Köyün bir diğer güzel özelliği ise Rumca ve Türkçe'nin bir arada kullanılması. Köyde yaşayan Türkler'in büyük bir bölümü Rumca'yı iyi derece konuşabiliyor, Rumlar'da Türkçe'yi konuşabiliyor. Muhtar Rumlar'ın göç etme sebebini eğitim ve iş nedeni ile olduğunu belirtiyor.

"GİDECEKLER KORKUSU İLE BİR ÇİVİ BİLE ÇAKMAYA ÇEKİNİYORLAR"

Bölgedeki en büyük sorun olan işsizliğin geçmiş yıllardan günümüze artarak devam ettiğini belirten muhtar Göksal Hacıhasanoğlu, geçmiş yıllarda bazı Kıbrıslı Türk ve Rumlar'ın geçim kaynağının sadece birlikte yaptıkları işler olduğunu belirtti. Muhtar Hacıhasanoğlu, ortak bir yaşam sürülen köyde köyün gençleri için köyde muhtarlık tarafından kurulan spor salonunun işletmeciliğini Kıbrıslı Rum bir spor eğitmeninin yaptığını da kaydetti. Sipahi'de yaşayan Kıbrıslı Türklerin hala devam eden Kıbrıs sorunu nedeni ile gidecekler korkusu ile bir çivi çakmaya çekindiklerini belirten muhtar Hacıhasanoğlu, bu nedenle 5 yıl öncesine kadar Sipahi'nin nasıl buldularsa öyle olduğunu kaydetti. Devletin bölgeye hiç teşvikinin olmadığından yakınan muhtar, imkânların da devlet eliyle yok edildiğini belirtti.

EN BÜYÜK SORUN İSKÂN VE EMİRNAME

Sipahi'de en büyük sorunun iskân olduğunu belirten muhtar Göksal Hacıhasanoğlu, uzaklık nedeni ile çözümlenemeyen iskân sorunları yüzünden köylünün birçoğunun tapu sahibi olamadığını belirtti. Diğer bir sorunun ise sit alanları nedeni ile bulunan emirnameler olduğunu söyleyen muhtar, bölge halkının yatırım yapamadığını, tüm girişimlerde emirnamelerin karşılarına çıktığını kaydetti. Sırf bu nedenle tüm malların bazı iş adamları tarafından ellerinden üç kuruşa alındığını belirten muhtar, "ne hikmetse iş adamları bizim elimizden ucuza aldıkları mallardaki emirnameleri kaldırıp yatırım yapabiliyor" şeklinde konuştu.

"BÜTÜN YASALAR BİR TEK KARPAZ İÇİN GEÇERLİ"

Dünyanın bütün ülkelerinde kırsal kesim nüfusunun göç etmesi önlemek için projelerin yapıldğını belirten Sipahi muhtarı Göksal Hacıhasanoğlu, özel de Sipahi'de genelde bütün bölgede soğuk zincir nedeni ile büyük baş hayvancılığın öldüğünü, küçükbaş hayvancılığın da bitme noktasında olduğunu kaydetti. Bölge halkına iş olanağı sağlaması açısından devlet kurumlarının yok denecek kadar az olduğunu, var olanların teker teker kapatıldığını, özel sektörün olmadığını söyleyen muhtar, bölge halkının kalkınmak amacı ile yaptığı tüm girişimlerde ise bütün yasaların bir tek Karpaz için geçerli, bir tek Karpaz'da uygulandığına dikkat çekti. Turizmin ülke için önemli olduğunu vurgulayan muhtar Hacıhasanoğlu, Girne'de betonlarla denizin içine kadar girildiğinde müdahale edilmediğini, Karpaz'da sahil şeridine inşa edilen tahta bungalovların ise bölge halkının başına yıkıldığını kaydetti. Devlet yetkililerinin Karpaz için planladıklarını açıkça dile getirmelerini isteyen muhtar, "bu insanlar ne yeyip ne içecek? Bunu hiç düşünmüyorlar. Şehir imkânları bu bölgede yok. Yasaklar anında uygulanırken 40 yıldır bölgede icraat yok. Tatil dendi mi akıllarına her türlü doğa güzelliğine sahip Karpaz geliyor ancak bize bu bölgede eşek kadar değerimizin olmadığını hissetiriyorlar" diyerek isyan etti.

"DEVLET BİRAZ EL UZATSA HARİKALAR YARATILABİLİR"

Sipahi köyü muhtarlığının yanında, hem spor kulübü başkanlığı hem de okul aile birliği yöneticiliği de yapan Göksal Hacıhasanoğlu, 4 yıldan buyana bölgede gençlik kampı düzenlenmesi için çabaladıklarını belirtti. Her seçimlerin ardından yetkililerin değiştiğini ve ne kadar ilerleseler de en başa döndüklerini belirten muhtar, devletle bağ kopuklukları olduğunu ve bürokrasinin artık bıktırdığını ifade etti. Muhtar Hacıhasanoğlu Lapta ve Kantara bölgelerinde düzenlenen gençlik kamplarının bölgede de düzenlenmesinin bölge halkına bir can suyu olabileceğini kaydetti. Sadece büyük şehirlerdeki gençlerin kötü alışkanlıklar edinmediğini bu bölgelerde hiçbir uğraşı ve meşguliyeti olmayan gençlerin heyecan arayışı ile kötü alışkanlıklara yöneldiğini belirten muhtar Hacıhasanoğlu, göçün yanında bunların da önlenmesi için gençliğe önem verildiğini yineledi. Bu bağlamda köyün birkaç yıl önce yapılan mevcut halı sahasının yenileneceğini söyleyen muhtar, muhtarlığın imkânları ile çocuklara okuma, araştırma alışkanlığı kazandırmak adına köye kütüphane yapıldığını söyledi. Daha önce cami olarak kullanılan binanın kütüphane olarak değerlendirildiğini belirten muhtar Göksal Hacıhasanoğlu, eğitimin bilgisayar odaklı olması nedeni ile kütüphaneye bilgisayarların kurulma aşamasına geldiklerini belirtti. Köyde her evde bilgisayar olmadığını bilgisayar olsa bile ödevlerin çıktısını almak için printer bulunmadığını söyleyen muhtar, kütüphanede çocukların bu tür ihtiyaçlarını da giderebileceklerini söyledi. Gönüllü öğretmenler yardımı ile çocuklar için etütler düzenlenmesinin planlandığını söyleyen muhtar, "bunlar hep kendi imkânlarımız ile yapmaya çalıştıklarımız. Devlet biraz el uzatsa harikalar yaratılabilir" dedi. Sipahi'de çocuklar için yapılanları anlatmaya devem eden muhtar Hacıhasanoğlu,"eskiden daha çok fakirlik vardı ama biz hep birliktik. Şimdiki çocuklarda ise kopukluk var. Hep bir gruplaşma hâkim. Biz de çocukların birlik olmasını sağlamak amacı ile çocukları sosyal aktivitelerin içine çekmeye çalışıyoruz. Bu bağlamda Temmuz ayında Kıbrıs kültür turlarımızın bu yıl 5'incisini düzenleyeceğiz" dedi. Bu etkinliklerin çocuklar için büyük öneme sahip olduğunu belirten muhtar Hacıhasanoğlu, bu etkinliklerde yaşanan tek sıkıntının katkı ve destek olduğunu kaydetti.

SAVVAS LİASSİ ARGİRU TÜRK-RUM İLİŞKİLERİNİN EN GÜZEL YAŞAYAN ÖRNEĞİ

Sipahi'nin en popüler Kıbrıslı Rum'u ise 88 yaşındaki Savvas Liassi Argiru. Savi olarak anılan Kıbrıslı Rum'un bölgedeki Kıbrıslı Türk ve Rumlar için çok yardımı oldu. 13 Nisan 2015 tarihinde kendisinden 5 yaş büyük olan eşi Marulla Argiru'yu kaybeden Savi Kıbrıs Postası'na kapılarını araladı. Marulla ismi yabancı gelmeyecektir. 2015 yılına geri döndüğümüzde, Kıbrıslı Türk ve Rum'un cenazelerinin karıştığı haberlerini hatırlayacaksınız. Skandal Marulla'nın adetlerine göre defnedilmek istendiğinde Mağusa Devlet Hastanesi Morgu'nda bulunamaması üzerine ortaya çıkmıştı. Savi ve Marulla'nın Hollanda'dan cenaze için gelen kızı annesinin cenazesini morgtan almak isterken cenazelerin bir Kıbrıslı Türk ile karıştığı ve İskele Mezarlığı'na defnedilmiş olduğu anlaşılmıştı. Uzun süre gündemde kalan bu olay için Savi ise Marulla'nın iyilikleri nedeni ile eşi için her iki inanca uygun cenaze töreni düzenlendiğini düşünüyor. Aslen Erenköylü olan Savi, eşi ile evlenerek Sipahi'ye yerleştiğini anlatırken, o dönemlerden beri hem köyde hem de bölgede Kıbrıslı Türk ve Rumların birlik olduğunu söylüyor. O dönemlerde çok fazla araç olmadığını söyleyen Savi, hem Kıbrıslı Türk hem de Kıbrıslı Rumları Mağusa'ya doktora götürerek hasta ve doktor arasında tercümanlık yaptığını anlatıyor. 1974 sonrasında Sipahi'de 2 bini aşkın Rum'un olduğunu söyleyen Savi, 1980'lerin başında yaklaşık 900 Rum göç ettiğini ve bu göçün yıllar içinde devam ettiğini kaydetti. Sipahi'deki tüm Rumların kayıtlarını tutan Savi, şimdilerde köyde olan en yaşlı erkek Rum'un 96 yaşında, kadınların ise 84- 85 yaşlarında olduğunu kaydetti. Gençliğinde Fransızca, İngilizce, Rumca ve Türkçe dillerini bilen Savi artık çok yaşlandığını ve unuttuğunu söylüyor. 3 yıl önce kaybettiği çok sevdiği eşinin rüyasına gelerek neden hala daha gelmediği için kendisine hesap sorduğunu esprili bir dille anlatan Savi, kendisine "nasılsın?" diye soranlara ise "sıramı bekliyorum" şekline cevap veriyor.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.