Maksut Serim de konuşsun…

Ercan olayı artık tam bir arapsaçına döndü…

Olaya karışan isimler de artmaya başladı!

Dün Ercan'ın denetleme işi verilen Ömer Elmas sorgulandı basında…

Herkes şimdi onun kim olduğunu araştırıyor!

Çünkü bu iş artık esrarengiz bir örtüye bürünmüş durumda…

Tahsin Ertuğruloğlu'na bu ismi kim verdi?

Az buz bir rakam değil ayda 250 bin euroluk bir iş bu…

Dün de belirttik, bir denetleme işi bu kadar mı pahalı olur diye!

Bunu bir kenara not olarak yazıyoruz ama asıl gün yüzüne çıkması gereken başka konular var artık…

Son yıllarda KKTC'ye hayli ilgisi olan ve yatırımlar yapmaya başlayan Maksut Serim'in de adı anılmaya başlandı!

Bu ismi biraz araştırdığınızda geçmişte Türkiye'de hem Cumhurbaşkanlığı hem de Başbakanlığın örtülü ödeneğinin başında olduğu ve sonra da dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu tarafından bu görevden alındığı biliniyor!

Türkiye'de yaptığı göreler bizi çok ilgilendirmez, elbette vardır bir özelliği ki böyle önemli makamlarda bulunmuştur.

Ama KKTC bağlantıları ve burada yaptığı yatırımlar tabiî ki bizim için önemli, temiz, düzgün bir iş insanı ise başımızın üstünde yeri vardır.

Ercan konusunda bizim kulağımıza fısıldananlara göre asıl konuşması gereken kişi oymuş!

Bunu duyunca doğal olarak daha fazla merak duymaya başladık…

Kendisi ile şimdiye kadar bir bağlantımız olmadığı için görüşmüşlümüz olmadığından buradan kendisine sorma ihtiyacı hissettik!

Burada bazı iş insanları ile ortak projeler yürüttüğünü biliyoruz ama asıl öğrenmek istediğimiz Ercan ile olan bağlantısı…

Ya da Taşyapı'nın patronu Emrullah Turanlı ile!

Emrullah Turanlı'nın bu kişi hakkında açıklama yapması isteniyor…

Yapar ya da yapmaz, ama biz önümüzdeki hafta içinde Maksut Serim ile görüşme imkanı bulabilirsek bu olayın önündeki perdeyi biraz daha aralamak istiyoruz…

NOT: Hafta sonunu da fırsat bilerek yazılarımıza kısa bir ara veriyoruz. Önümüzdeki hafta yine bu sayfada buluşmak dileklerimizle (L.Ö.)

Tahsin beyin haberi yokmuş demek!

Taşyapı ile imzalanan ek sözleşme konusunda Tahsin Ertuğruloğlu 'Benim haberim yoktu' diyor…

Buna kesinlikle inanıyoruz!

Haberi olsa şu anda en büyük hasmı olan Emrullah Turanlı'ya bu imtiyazın verilmesine izin vermez, bunun için ortalığı birbirine katardı…

Bu konuda haklıdır çünkü son zamanlarda Bakanlar Kurulu'nda alınan kararlar bakanların bilgisi dışında alınmaktadır.

Örneğin Yavuz Çıkarma Plajı'nın bir işletmeye kiralanması…

Metehan'daki 200 dönümlük askeri bölgenin bir şirkete verilmesi…

Ve dahası!

Bütün bu kararlar hiçbir bakanın haberi olmadan alınmıştır…

O zaman soru şu:

Araziler birilerine verilirken bu kararlardan da haberiniz olmadı…

Tabiî ki basında deşifre olunca kadar!

İşte niçin o zaman sizin bilginiz dışında alınan bu kararlara da şimdiki kadar tepki göstermediniz…

Hadi inandırın Tahsin bey bizi!

Hoş siz pek basını takmaz ve onları küçümsediğiniz için cevap vermezsiniz ama…

kaçak et getirmenin cezası ne kadar!

Geçtiğimiz günlerde Beyarmudu'nda Güney'den kaçak olarak gelen 2.5 ton ete el konulmuş, getirenler ve bunları alanlar için soruşturma başlatılmıştı.

Dün bir gazetemiz bu kişilerin her birine 20'şer bin TL ceza yazıldığını yayınladı.

Bir yetkili aradı ve bu rakamın doğru olmadığını söyledi…

kaçak et getiren kişilere sadece bin 250'şer TL para cezası yazılmış ve salıverilmişler!

Halkın sağlı ile oynayanlara, yasa dışılık yapanlara verilen ceza sadece bu kadarcıkmış…

Öğrenci mi taksici mi?

"Alın size TAXİLER 7.24…

Arkadaşlar havaalanı 50-60 TL, biz taksiciler de ekmeğimiz çalınırken havaya bakalım bunlar bu ülkeye okumaya mı geliyor taksicilik yapmaya mı?

Ekmeğimizi çalıyorlar, meslektaşımız bu aracın önünü kesiyor nedir yaptığın diyor adam zafer işareti yapıyor, bravo düzene bak ya sen Ürdün'den, Nijerya'dan gelecen bu ülkede sivil arabayla kiralık arabayla taksicilik yapacan, o ülkenin vatandaşına da kabadayılık yapacan…

Buradan yetkililere sesleniyorum kaçak tüzüğünü derhal geçirmeniz lazım bu gidişle sonuçları çok kötü olacaktır…"

(Muhammet BİBEROĞLU)

"Bu da suç!"

" Emrullah Turanlı, iddiaları için elinde ses kaydı olduğunu ileri sürmüş...
İşte açık bir SUÇ! Kişilerin bilgisi dışında seslerini kaydetmek suç değil mi?
Bu gibi tartışmalarda sadece RÜŞVET İDDİALARINA odaklanmak aslında para söz konusu olunca başka her şeyi unutmamızı mı sağlıyor?
Tam tersine bu gibi olaylar, davranış normlarımızı yerli yerine oturmak için bir fırsat olmalı...

Turanlı elinde ses kaydı olduğunu iddia etmişse hemen bunun hesabı sorulmalı…"

(Hasan ERÇAKICA)