Bazılarının birlik, beraberlik anlayışı

Yayın Tarihi: 01/04/18 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Dünyaya at gözlükleri ile bakmak, altın yumurtlayan tavuk masalı, kendini kaf dağında veya dev aynasında görmek, küçük hesaplar peşinde koşmak.


İsteksiz, büyük bir hüzünle yazmaya başladığım yazımla ilgili yukarıdaki sözler takıldı aklıma.

Vizyon sahibi olmamak insanın en büyük eksikliği, en büyük tehlikesidir. Vizyondan yoksun toplumlar hiçbir zaman ileriye gidemezler. Mehter takımı sendromu ile boğuşurlar hep.

İşte bu sendromdan muztarip, vizyon özürlü sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri de sırf küçük hesaplar yüzünden, sırf hep ön planda görünmek hırsından, sözde hizmet ettikleri toplumlarına en büyük kötülüğü yaparlar. Bencillikleri, narsisistlikleri yüzünden.

Yaşamımızın her safhasında rastlarız bu tür "ben"lik batağına saplanıp "biz"lik düzlüğüne çıkmayı beceremeyen insanlara.

Bunlar daima sessizce, özveri ile çalışmalar yapan fedakar insanların iyi niyetinden yararlanarak hakları olmadığı halde başarılardan kendilerine en büyük payı çıkaranlardır.

Bunlar, yapılan çalışmalarda genel toplumsal çıkarlardan çok kendi bencil egolarını tatmin etme uğraşında olan zavallılardır.

Bir süre sonra arkalarında büyük bir enkaz bırakarak çekip giderler. Kısa bir süre sonra, kimse onları hatırlamaz.

Şunu da söylemek gerekir ki bahsettiğim tür insanların etrafındakiler ne kadar iyi niyetli olursa olsunlar, onların yıkıcı çalışmalarını frenlemedikleri için eşit derecede suçludurlar.

*******************************************


Geçen yıl Haziran ayında Londra'da başarılı sayılabilecek bir festival yapıldı.

Eksiklikleri yok muydu? Vardı. Hatalar yapılmadı mı? Yapıldı. En büyük hata siyasetçilerin festivali alet olarak kullanmalarına izin verilmesiydi.

Bu köşeden organizatörleri hem eleştirdim hem de övdüm. Çünkü Sezar'ın hakkını Sezar'a vermek gerekirdi.

Birçoklarımızın beklentisi festivalin bu yıl da eksiklikleri, hataları giderilerek daha güzel, daha organizeli bir şekilde yapılarak geleneksel bir etkinkiğe dönüştürülmesiydi. Çünkü ilerisi nesillerimizin kültürlerini tanıyıp yaşatmaları gerekiyordu. Bunun temeli atılmalıydı.

Bu yolda İngiltere'nin en köklü iki örgütü Konsey ile biraraya gelerek çalışmalar başlatınca çok sevindik.

Toplumumuz yıllardan sonra görüş ayrılıkları bir kenara itilerek birliktelik yolunda bir adım atmışlardı.

Ancak bu birliktelik uzun sürmedi. Sağlam tabanı olmayan, birçok üyesi ıvır zıvır sözde derneklerden oluşan Konsey, ısrarla kontrolü bırakmak istemedi ve birlikteliği dinamitledi.

Konsey için festivalin esas amacı olan Kıbrıs Türk kültünü tanıtmak ve yaşatmak ikinci plandaydı çünkü. Sonradan, esas amacın Konsey için devamlı gelir sağlamak olduğu anlaşıldı.

Dörtlü komiteden oluşan örgütlerden ikisi, Kıbrıs Türk Toplum Merkezi ve Türk Toplumu Futbol Federasyonu çok makul bir ortaklık protokolu önerdiler.

Protokola göre bu yıl için Festivalden elde edilecek gelir yine Koseye kalacak ve Festival Komitesine Konsey başkanlık edecekti. Öneriye göre ilerisi yıllarda ise 4 örgütten oluşan Festival Komitesi adına ayrı, ve bağımsız denetime açık bir banka hesabı açılacak ve festival gelirleri o hesaba yatırılacaktı.

Ancak geçen yılın başarısından başı dönen Konsey yönetimi ısrarla sadece bu yıl için değil, her yıl festivalden elde edilecek gelirin Konsey hesabına yatırılmasında ve festival başkanlığının her zaman Konsey tekelinde olmasında ısrar etti.

Bu arada Konsey Festival Komitesinin geçen yı düzenlenen festival hesaplarını kamu oyuna açıklamadğını belirtmek gerekir.

Şimdi sonuçta ikiye bölünmüş bir toplum görünümü var. Daha doğrusu bölünmüşlüğümüz Konseyin anti demokratik, bencil yaklaşımı yüzünden daha da perçinleşti.

İki festival komitesi, iki festival organize etmek için çalışmalara başladı. Bir tarafta doğru dürüst tabanı olmayan Konsey, diğer tarafta toplumumuzun en köklü, en verimli çalışmalar yapan örgütleri.

Anlayacağınız altın yumurtlayan tavuğun boğazına birileri bıçağı dayadı. Canı çıkarılmak üzere.

Halbuki geçen yılın olumlu etkinliği üzerine birliktelik içerisinde ilerisi için birçok toplumsal başarılar inşa edilebilirdi.

Narsisizmden bahsettim. Artık bazıları tarihin en büyük narsisisti Neron gibi, yüksek bir tepeye çıkıp geride bıraktıkları toplumsal enkazı hayranlıkla izlerler.

Hade kolay gelsin.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Ertanç HİDAYETTİN yazıları