Döviz ve ekonomik sıkıntılardan kurtulmanın çaresi

Son günlerde dövizdeki beklenmeyen ani yükseliş, anavatanda olduğu gibi ülkemizde de önemli olumsuzluklara ve sıkıntılara zemin hazırlamaktadır.

Hükümetimizinsavurganca ve popülist harcamalara son vermesi ve bazı düzenlemeler yaparak,ekonomide biraz ferahlama sağlaması mümkündür. Ancak döviz bunalımının atlatılabilmesi için,mutlaka anavatanın yardımına muhtacız.

Bazı kişiler, döviz sorununun çözümü için Euro'ya geçişi öneriyor.Ancak teknik engeller yanında,bize karşılıksız maddi yardımda bulunan anavatandan, bir de ulusal parası yerine döviz vermesini istemek şık değildir.

Bazı kişiler de sanki bizi davet eden varmış gibi ,sorundan çıkış yolunun Kıbrıs cumhuriyetine dönmemiz olduğu masalını anlatmaktadır.Bu öneriyi yapanların da ya olup biteni bilmedikleri, ya da art niyetli oldukları görüşündeyim. Çünkü halen Rum yetkililerinin yaptıkları açıklamalar, tek başlarına yararlandıkları Kıbrıs Cumhuriyeti yetkisini bizimle paylaşmayı akıllarının ucundan bile geçirmediğini göstermektedir.

Yarım asırdan beri federasyona saplanıp kalan ve bozuk plak gibi federasyonu her derde deva gösterenler ise, ekonomik sıkıntılardan kurtulabilmenin tek çaresinin de federal çözüm olduğunu savunmaktadır. Ancak federal çözümden sonra Rumların aniden değişeceği ve bizimle samimi işbirliği yapabileceğini düşünmek aşırı saflıktır.

Bu görüşte olan kişilerin, 1960 ortaklık cumhuriyetinde Rumların bizimle samimi işbirliği içinde olmadığını, aksine ekonomik bakımdan bizi çökertmek için her yola başvurduğunu öğrenmeleri gerekir. Ayrıca en son KKTC'den mozaik ve patates alan Rum iş adamlarının ölümle tehdit edilmesi, Rumların bize karşı olan duygularının değişmediğinin kanıtıdır.

Medyada, sıkıntıların hafifletilmesi amacı ile alınması gereken önlemlerle ilgili olarak çeşitli görüşler ortaya konulmaktadır.Bir çok kişinin,özellikle üretim üzerinde odaklandığı dikkati çekiyor.

Kuşkusuz teorik olarak ekonomik kalkınmak için, üretim ile yatırımların teşviki ve artırılmasının sağlanması gerekir.

Ancak haksız ve dayanaksız ambargo nedeniyle üreteceğimizi yabancı ülkelere pazarlama olanaklarımız, çok sınırlıdır.

Ayrıca geleceği henüz belli olmayan ülkemize, yabancıların yatırım yapması olasılığı oldukça düşüktür.

İşte bu nedenle kişisel görüşüme göre ekonomik kalkınmamızın ve özel olarak da dövizdeki yükselişin sebep olduğu sıkıntıların ortadan kaldırılabilmesinin en etkin ve tek çaresi, anavatan ile ekonomik entegrasyondur.

Ekonomik entegrasyon sayesinde, anavatandan ithal edilmekte olan ürünlerden gümrük vergisi alınmayacağı için, yaşam ucuzlayacak. Hatta güneydeki tüketiciler bile KKTC piyasasından alış veriş etmeyi tercih edecek. Böylece hem esnafın hem de devletin vergi geliri artacak;

Entegrasyon sayesinde Anavatan ile KKTC arasındaki uçuşlar, iç hat sayılacağı için seyahat ucuzlayacak. Böyleceülkemize daha çok öğrenci ve turist gelmesi özendirilecek ve KKTC ekonomisini ayakta tutan Turizm ile Üniversite kesiminin gelirleri artacak;

Ayrıca ürettiklerimizi 80 milyonluk pazara ihraç edilme olanağına kavuşacağız. Böylece tarım ve diğer üretim kesimleri, olağanüstü rahatlatılacak ve gelişecektir.

Hele Türkiye'den elektrik temini durumunda, hem ekonomik sektörler hem de vatandaşlar, fahiş enerji harcamalarından kurtarılacak ve rahatlatılacak.