Bir fotoğrafın anlattıkları...

Yayın Tarihi: 08/09/18 09:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

Sosyal medyada paylaşılmış…

Bir vatandaş da bize göndermiş!

Mağusa Perşembe Pazarı'nda çekilmiş fotoğraf…

Altına da bir sürü yorum yapılmış!

Yaşanan ekonomik sıkıntılar insanları ne hale sokmuş diye…

İnsanlar biraz da can havliyle soruyor;

Hepimizin hali sonunda böyle mi olacak acaba diye!

Bir tane gerçek yoruma rastlayamadım ne yazık ki…

Kimse merak etmesin bizde kimsenin sonu böyle olmaz!

Yaşanan sıkıntılar bir şekilde geçecek belki eski rahat günlere dönmesek de pazar yerlerinde bu görüntüler fazlaca yansımayacaktır kamuoyuna…

Vatandaş nerede yanılıyor biliyor musunuz?

Bu görüntüler şimdi değil aslında çok önceden de vardı…

Biz toplum olarak rahat ve refah içinde uzun bir süredir keyif içinde hatta yarını da düşünmeden yaşıyorduk!

Siz hiç açık pazara gittiniz mi bilmem ama…

Ben zaman zaman gider evin siparişlerini buralardan alırım!

İyi de gözlem yaparım doğrusu…

Örneğin sabahın erken saatlerinde gidenler;

Belli bir yaşın üzerinde olanlardır, sıcak bastırmadan özellikle taze meyve ve sebze almak için giderler…

İlerleyen saatlerde daha orta yaşlı ve çocuklu aileler gider!

Önce Pazar yerini gezerler sonra en ucuzunu ve en uygun olanını alıp evlerine dönerler…

Hatta bunların bir çoğu özellikle çocuklarına buralardan giysi de alır!

Çünkü dükkanda satılan bir pantolon burada yarı fiyatına yakındır, dükkan kirası, elektrik parası ödemedikleri için…

Bir de artık pazar kapanmaya yakın gidenler vardır…

Çünkü açık pazarlarda akşam saatlerinde fiyatlar en aza indirilir!

Bir çok tüccar bazen malını geri getirmesin diye indirim yapar, sürümden kazanmak ister…

İşte öyle bir kesim vardır ki;

Eğer fiyatlar iyice düşmüşse birkaç kalem ürün alırlar sonra beklemeye başlarlar!

Satıcı satılmayan, ezik, çürük meyve sebzesini ne zaman dökecek diye…

İşte bu fotoğraf bunun bir göstergesidir!

Hali vakti yerinde olanlar ve orta gelirde olanlar bir yana…

Bu kesim tamamen açlık sınırında yaşayanlardır!

Çünkü onların başka bir alternatifi yoktur, hiçbir zaman da olmayacaktır…

Domatesin ezik ve çürük yerini keserler, diğer kalan yanını yemekte kullanırlar!

Salatalıkta da, patlıcan ve meyvelerde de bu böyledir…

Tamam bu resim yeni çekilmiş olabilir ama…

Bu ülkede kıt kanaat geçinenlerin dramı yeni değildir işte!

Onların hayat mücadelesi çok eskilere dayanır…

Pazar yerlerinde ne kadar ücretsiz meyve ve sebze toplayıp evlerine götürürlerse onlar için kardır!

Bunları duygu sömürüsü olsun diye filan yazmadık…

Hani şu anda toplum olarak yandık-bittik diye feryat ediyoruz ya!

Bu hayatı bir ömür boyu sürdüren ve bu yaşam tarzı kader olmuş kişilerin de bu ülkede var olduğunu göstermek için…



Kayıtlarda karmaşa devam ediyor!

Bu sene eğitimde bir ilk yaşanıyor…

Ya da biz ilk defa duyuyoruz!

Vatandaş okula başlayacak olan çocuğunu kayıt yaptırmak okula gidiyor elinde ikametgah kağıdı ile…

Okul derken adını da verelim Şht. Ertuğrul İlkokulu'ndan bahsediyoruz!

Ama okuldaki görevli, müdürün talimatını açıklıyor onlara:

Bu sene kayıtlara bakanlık karar veriyor diye!

Bakana ya da müsteşara ulaşmak kolay mı?

Ulaşan var ulaşamayan var…

Ama kesin olan bir şey var;

Bu okula kayıt yaptırmak için adresiniz filan yeterli olmuyor…

Okula 100 metre mesafede otursanız da kayıt yapılmıyor!

İlla ki bakanlık onayı…

Yahu Allah aşkına nerede görülmüş böyle bir şey dünyada birisi açıklasın lütfen!

Kayıt yaptırmak da torpil düzeninin bir parçası olmuşsa torpil bulamayanların çocuklarının bu ülkede okuma hakkı yok mu?

Pek muhterem Cemal ve Asım hocalar…

Lütfen bu skandala bir son veriniz!

Allah'ın simidi dememek gerek!

Pazar günlerinin bizim için olmazsa olmazıdır…

Sabahın erken saatinde gider fırından çıkan sıcacık simitleri alır eve götürürüm!

Son olarak 3 TL idi ve ben de merak ediyordum zamlardan nasibini almadı mı diye…

Sonunda onlar da dayanamadı ve zam yapmak zorunda kaldılar!

Fırın sahibi aslında zam yaptığı için çok da mutlu değildi ki…

"Allah'ın simidi bile 4 TL oldu abi" diye utanarak konuştu!

Sonra da ekledi;

Çok büyük ihtimalle haftaya 5 TL olacakmış…

Artık Allah'ın simidi diye geçmemek gerek!



"Hükümet halkın güvenini kaybetti…"

"KKTC'yi çok büyük bir ekonomik kriz, çok kötü bir şekilde vurarak tüm kesimleri etkisi altına almıştır. Mevcut Hükümet, çok iyi niyetli olarak birşeyler yapmak için çırpınıyor, toplumsal seferberlik çağrısı yapıyor, ancak bu büyük ve derin krizin çözülebilmesi, mevcut hükümeti çoktan aşmıştır.

Toplumsal birliğin ve seferberliğin oluşabilmesi için artık Reform Yapabilecek, bu krizi fırsata çevirebilecek çok güçlü ve geniş tabanlı bir hükümetin (en azından UBP, CTP ve HP'nin katılımı ile yeni bir hükümetin) kurulabilmesi kaçınılmaz olmalıdır.

Bu kriz artık tüm KKTC halkını etkilediği için artık partizanlık, adamcılık, kayırmacılık bir yana bırakılmalı ve eğer bu krizin gerçekten üstesinden gelmek isteniyorsa, o zaman çok geniş tabanlı, popülizm ve politik kararlardan uzak, bilgi, tecrübe, donanım, ve liyakata dayalı, her kesimi kucaklayan yeni bir hükümetin kurulması artık kaçınılmaz olmalıdır. Çünkü mevcut hükümet halkın güvenini ve böylece halkın desteğini kaybetmiştir.

Halkın güvenini ve böylece halkın desteğini kaybeden bir hükümetin olumlu icraat yapabilmesi artık imkansızdır. Mevcut durum ile yola devam etmek, daha büyük kaosların olmasına neden olacaktır.

Saygılarımla"

(Suat YELDENER)

Eşler doğum yapınca…

"Gazimağusa Limanı'nda görevli gümrük personelinin ikisinin eşlerinin doğum yapması, diğer ikisinin ise izinli olması geriye kalan üç personelden ikisinin ise raporlu olmasından dolayı limandan ülkeye ithalat yapılamıyor.

Şaka değil bu, gerçek...

Herkesin devlet memuru olduğu bir ülkede memur yok diye kapı kapalı resmen.

Allah muhafaza gümrükçüler hep beraber bir yere giderken kaza geçirip rahmetli olsa ülkeyi kapatacağız herhalde…"

(Özgür AYATA)

Kim kimi tanımıyor!

"Türkiye Cumhuriyeti U21 Milli Futbol Takımı, TANIMADIĞI Kıbrıs Cumhuriyeti U21 Milli Futbol Takımı ile Bu akşam İstanbul'da Resmi maç yapıyor.

UEFA Kurallarına göre, Sahaya, Türkiye ve Kıbrıs Cumhuriyeti Bayrakları çekilecek ve Maçtan önce, Ayağa kalkılarak, Önce, Misafir takımın Devlet Milli Marşı, Arkasından, evsahibi takımın Milli Marşı çalınacak.

Birileri da hala TANIMAZ diye masal anlatsın…"

(Ülker FAHRİ)

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları