Ambargoları yıkmanın bir diğer yolu

Sürekli söylüyorum...

Biraz gaile, biraz vizyon, biraz da akıl olduktan sonra, bu ülkenin hiç birşeye, hiç kimseye ihtiyacı yoktur...

Yeter ki neler yapabileceğimizi bilelim...

Yeter ki hem ülkenin, hem de ülke insanın değerinin farkına varalım...

Bakın size bir örnek...

Bilun Elmacıoğlu, Uluslararası Deniz Hukuku alanında çalışmalar yürüten bir avukat...

Ne yaptı Elmacıoğlu?

Yaptığı başvuru sayesinde, "AB Komisyonunun, KKTC limanlarına dönük bir ticari ambargo kararı olmadığını teyit etti"...

Elmacıoğlu "Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin KKTC limanlarına giren gemiler ile kaptanlara para ve hapis cezası vermesi, hukuk dışıdır" dedi...

Yani bu ne demek?

Bu demektir ki, KKTC güzargahında 260 büyük boy (3700 ve üstü yolcu alan) ve 600'e yakın küçük ve orta boy yolcu gemisi adamızı, limanlarımızı ziyaret edebilir demektir...

Her şirketin ortalama her ay 3 gemisi bulunmaktadır...

Bu gemilerden başlangıç olarak ay da 120,000 turist ziyaret etse adamızı...

Ortalama 100 Euro para bıraktıklarını düşünün piyasaya...

Üstelik gemi personeli dahil değil bu rakamlara...

Daha da önemlisi ne biliyormusunuz?

Bu turistler çarşıya akın edecekler...

Plajlara koşacaklar...

Öyle otellere kapanıp...

Kumar oynamayacaklar...

Veya herşey dahil sistemi ile otelde kalmayacaklar sürekli...

Hep sokakta olacaklar...

Alişveriş yapacaklar...

Yeyip içecekler...

Plaj partilerine katılacaklar...

Belki talepleri doğrultusunda özel organizasyonlar düzenlenecek onlar için...

Eğlenecekler...

Para harcayıp...

Ülkeye para bırakıp gidecekler...

İşte size, bize fırsat...

Sayın Elmacıoğlu gibi, ülkesi adına bazı adımlar atan insanlarımız var...

Arkasını getirmek de bizim siyasilerimize düşüyor...

Türkiye Turizm Bakanı Sayın Ersoy, bu sektörden gelen...

Çok başarılı bir iş insanı...

Şirketlerinin bu "Cruise" işi yaptığını da biliyorum...

Hemen, şimdi, Sayın Üstel, Sayın Ersoy ile iletişime geçerek bu işi başlatmalı...

Sayın Elmacıoğlu'nun yapmış olduğu bu çalışma...

Ülke turizmi için çok büyük fırsatlara gebe...

Bunun devamını getirmek de siyasilere, turizimcilere bağlı...

Kimse bana bu gemiler çok büyüktür...

Bizim limanlarımıza yanaşamaz...

Yanaşsa bile o bölgeye bu kadar turist nere çıkacak gibi palavralar uydurmasın...

Hepisinin çözümü vardır...

Büyük gemileri gerekirse açıkta demirletin...

Özel dubalar ile, daha küçük gemiler ile bu insanlar adanın değişik bölümlerine, yapacakları aktivite ve oragnizasyona göre dağıtılsın...

Yapacak, yapabilecek o kadar çok alternatif var ki...

Hayal bile edemezsiniz...

2 sene, bilemediniz 3 sene içerisinde...

Alternatif turizm ve "Cruise" turizmi sayesinde...

Bu ülke Akdenizin en zengin adası olur..

Ve üstelik de, kimseye gebe kalmadan...

Kimsenin kapısında dilenmeden...

Kimsenin nazını, niyazını çekmek zorunda kalmadan...

Evet bir kapı var açılabilecek...

İşte size hem fırsat hem de alternatif...

Hada siyasiler...

Hükümet edenler...

Turizimciler...

Ve toplum...

Gösterin kendinizi...

Sonra ağlayıp durmayın...

Bu işin devamını getirmeyenlere de cezasını kesin...