KIB-TEK özelleşmeli...

Yayın Tarihi: 06/09/19 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

EL-SEN'in bugün eylemi ve grevi var. Nedir mesele peki? Hükümet dört tane jeneratör alsın ve Aksa'ya muhtaç kalınmasın. Haklı bir istek mi? Bu şartlarda haklı bir istek. Buna diyeceğim bir şey yok. Peki bu durum, yani her yıl KIB-TEK ile ilgili ve her hükümet döneminde bu kurumla ilgili yaşanan sorunlar, krizler yetmedi mi artık?

Kaç işadamı zengin oldu bu kurum üstünden ya da kaç bürokrat kendine menfaatler sağladı, hiç düşündünüz mü?

Uzun yıllardır ve bugün, KKTC ekonomisinin can çekişmesinin ardında yatan asıl nedenin devletin sırtında kambur gibi duran memur ordusu olduğunu hepimiz biliyoruz.

Koskoca KKTC devletinin bütçesinin neredeyse tamamı memur maaşlarına gidiyor ve bu yüzden hükümet her yıl adeta Türkiye'den para dileniyor ve gelin görün ki Türkiye'den neredeyse iki yıla yakın bir süredir bir kuruş para gelmedi. O sebepten ya da bu sebepten.

Her ne kadar bugün bir miktar kaynak aktarımı yapılacak olsa dahi devlet olarak artık bu ülkenin Türkiye'nin de sırtında kambur olmaktan kurtulması lazım.

Bir devlet eğer öz sermayesini, gelirlerini binlerce insanın maaşına ödemeye ayırırsa işte böyle batar.

KIB-TEK özelleşmeli

KIB-TEK'in de durumu farklı değil. Dünyanın hiçbir yerinde devlet bu tür işletmelerin içinde değil artık. Bir komünist rejimle yönetilmiyoruz. Liberal ekonomi kurallarının uygulandığı bir ülke de devletin sırtında bu kadar maddi yükün olması söz konusu olamaz.

KIB-TEK hem borç batağının içinde yüzüyor hem de çalışanları aşırı ayrıcalıklara sahipler. Odacı Başbakan kadar maaş alıyor.

Hayatım boyunca ne kimsenin kazandığı ne maaşı kıskandım ne de sürdüğü arabayı. Her zaman her insanın en iyi hayatı yaşaması gerektiğine inanmışımdır. Arkadaşlarım bir araba bile alacakları zaman onların en iyi arabayı sürmelerini arzulamışımdır.

Gelin görün ki oldukça zor bir dönemden geçiyoruz. Tek kelimeyle para yok hem de bu sefer gerçekten yok. Aşırı pahalılaşan gıda tüketimi üç kuruş parayla geçinmeye çalışan fakir vatandaşın yatak ta bucakta sakladığı o azıcık parayı da kullanmasına neden oldu. Adeta herkes kuruş kuruş durumu idare etmeye çalışıyor.

Toplum olarak biz insanca da yaşayamadık bu ülke de. Annan Planı sonrasında yaşanan ganimet furyasının yarattığı zenginlik çok uzun sürmedi ve tekrardan fakirleşme başladı. Şu an tek kelimeyle herkes denizin dibini görmek üzere.

Rum'un malını satan satıp yedi yemesine ama mal yerine lük araçlar alınınca tenekeleri de yenmiyor ne yazık ki.

İfade ettiğim gibi kimsenin aldığı iyi maaştan rahatsızlık duymam ama burada önemli bir çelişki var. Ortada gün gibi açık bir gerçek var ki KIB-TEK yönetimi gerek Maliye Bakanlığı'ndan alamadığı alacakları nedeniyle gerekse yüksek gider nedeniyle bu ülkenin vatandaşına okkalı bir kazık atmıştır.

Bu atılan kazığın ağrısı daha geçmeden KIB-TEK'de Toplu İş Sözleşmesi yapıldı ve çalışanlara ciddi menfaatler sağlandı. Peki, yapılmasın mı? Yapılsın efendim yapılmasına da bunun doğru zamanı bu dönem miydi?

Yani KIB-TEK sade vatandaşın anasını yüksek ve yanlış uygulamalı faturalarla ağlatacak ama kendi personeline menfaat sağlayacak. Toplum vicdanında bu hiçbir şekilde kabul görmez bunu net olarak söyleyim.

Şu an için ne KIB-TEK yönetimi ne de EL-SEN pozitif bir algıya sahip değiller.

KIB-TEK sürekli borçlanıyor

KIB-TEK'le ilgili bir başka önemli soru ise bu; KIB-TEK de sürekli bir borçlanma var ve bu borçlanma öyle üç Lira beş Lira değil. UBP Hükümeti döneminde KIB-TEK 75 milyon Lira borca sahipti. Bu borcun şu sıralar Hükümet gizlediğinden ötürü ne kadar olduğu bilinmese de 350 milyonun ya da 500 milyonun üzerinde olduğu iddia ediliyor. En azından 350 milyonun üzerinde olduğu bir gerçek.

Peki, neden yönetim kurulu sürekli bir borçlanmaya gidiyor. Bununla ilgili bazı dedikodular da yok değil ama şimdilik bunlara girmeyeceğim. Yanlış işler yapılmamalı, bunu da net olarak bir kez daha söylemek lazım.

Maliye'nin KIB-TEK'e borcu ne kadar?

Bir başka önemli bilgi ise bu; Maliye Bakanlığı KIB-TEK'e 120 milyon Lira ödemesi gerekiyor ancak maliyenin bu parayı ödeme imkânı olmadığı için KIB-TEK Yönetimi de borçlanmak yerine bu borcu halktan tahsil etme yoluna gitmiş.

Aralık ayı faturalarının bu nedenli yüksek gelmesinin en önemli nedeni olarak bu gösteriliyor. Hatırlayacağınız üzere 64 bin abone bu durumdan mağdur olmuştu.

Anlayacağınız Hükümet KIB-TEK'e kazık atıyor KIB-TEK de vatandaşa kazık atıyor aynen durum bu.

Bir de şöyle düşünelim. Petrol varil fiyatı 85 Dolardan 50 Dolara düşmüş; buna dayanarak sen ucuzlat elektriği. 87 kuruşlardan çek 60 kuruşlara, akaryakıtı da ucuzlat, cebinde marketten alış veriş yapacak parası kalmayan vatandaşa bir el ver sonra KIB-TEK personeliyle istediğin toplu iş sözleşmesini yap.

O zaman kimsenin bir tepkisi olmaz.

Yarın günü geldiğinde ve KIB-TEK'in özelleştirilmesi gündeme gelecek adınız gibi emin olun hem toplum hem de medya buna gereken desteği sonuna kadar verecektir. Ve en önemlisi bu süreçte ne halk ne de medya ne KIB-TEK'in ne de EL-SEN'in yanında olmayacaktır.

Yirmi yıllık meslek hayatımda aynı kurumları ve aynı insanları eylem ve grevlerde görmekten bıktık usandık.

Umarım sağlıklı bir şekilde ve hızlıca devlet dünyada bu işler nasıl oluyorsa doğru olanını bu ülke de yapar.

Yazık hem de çok yazık ediliyor bu ülkeye.

***************

Günün Sözü

Asla aşk acısı çeken birine aşık olmayın. O kişi yaralıdır ve yara bandı olarak sizi kullanır.

Pablo Neruda

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları