Üreticinin insafına kaldığımızı biliyor muydunuz!
Nam-ı diğer hıyar 10 TL olmuş
Herkes şikayet ediyor!
Umurumda bile değil
Eskiden kış mevsiminde hıyar mı vardı!
Domates de yoktu biber de
Salatayı marul, taze soğan ve havuçtan yapın siz de!
Ne zaman meyve ve sebze zamansız üretilip yenmeye başladı beraberinde kanser vakaları da arttı
Basıyorlar hormonu, erken büyüyüp erken satsınlar diye!
Hıyar çarşıda niye 10 TL oldu biliyor musunuz?
Üretici Rum tarafında daha pahalı diye oraya satıyor da ondan!
Çoğu oraya azı buraya
10 TL de olur, 20 TL de!
Aç gözlülük yani
Hükümet cesur olsa getirir Türkiye'den!
Fiyatlar anında düşer yarıya
Bizim üretici ister Rum'a satsın ister başkasına!
Ama yapamazlar, üreticiyi kızdıramazlar
Oylar başka partilere kaçar diye!
Asıl önemli olan konu şudur
Geçenlerde Devlet Laboratuvarı yandı, işlemler durdu!
Hani şu Tarım Dairesi'nin meyve ve sebze tahlilleri vardı ya
Günlerdir yapılmıyor!
Türkiye'den gelenlerden orada tahlil edilmiş ürün isteniyor
Ama bizim ürünler denetlenemiyor!
Tahliller ne zaman başlayacak o da bilinmiyor
Tahlil sonuçlarını bir hatırlayın; neredeyse her 4 üründen bir tanesinde pestisit kalıntısı var!
Kanser nedeni yani
Peki siz üreticiye güvenir misiniz?
Ben güvenmeyi çok esterdim ama güvenmiyorum işte!
Ürünler tahlil edilirken onca ürün denetimden geçmezken, tahlil edilmediği zaman ne olur acaba
Çünkü insanımız artık eskisi gibi değil!
Para kazanmak için her şeyin mübah olduğu bir süreç yaşıyoruz
İnsanların gözünü para bürümüş!
Vatandaş kanser mi olur, zehirlenir mi kimsenin umuru değil
Elbette tüm üreticileri aynı kefeye koymuyoruz ama
Ya diğerleri!
Kanserde dünya sıralamasında lideriz
Bu kafayla gidersek de dünya şampiyonluğunu kimseye kaptırmayız!
Hiç laboratuvar yandı diye tahliller biter mi
Neyse gereğini anında yapacaksın!
Bu konuda yurt dışından neyse lazım getirmek o kadar mı zor, yeter ki niyet olsun
Sonuçta şu sıralar üreticinin insafına bırakıldık!
İyi de üreticinin insaf limitini bilmiyoruz ki
Ya fırsat bu fırsat deyip ilacı bastırırsa ne olacak halimiz!
Hadi cevap verin bakalım bizi yönetenler
Siz yoksa bizim çarşıdan değil de Güney çarşısından mı alışveriş ediyorsunuz!
Ya da tüketici bu durumda Güney'i tercih ederse haksız mı?
Patates niye yok!
Son bir haftadır çarşıda, marketlerde patates yok
Merak ediyordum, öğrendim!
Havalar biraz fazla yağışlı olunca üretici patates toplamamış
Çamura girmemiş yani!
Demek onlar da artık sosyete üretici oldular
Hava durumuna göre iş yapıyorlar!
Yarından itibaren tarlaya gireceklermiş, şükürler olsun
Ama lütfen dikkat edin!
İki kilo patatesin en az yarım kilosunu çamur olarak alacağız
Onlar da buldu yolunu!
ASGARİ ÜCRET YANLIŞI!
Bizde tartışma konusu çok
O kadar seviyoruz ki tartışmayı genlerimize işlemiş sanki!
Başbakan Özgürgün ağzından attı 'En az 2 bin TL olacak' dedi
Ortalık kalktı oturdu!
Önce işverenler tepki gösterdi, fazla diye
Sonra sendikalar, az diye!
Ortasını düşünen hiç yok
Yıllardır süren yanlıştan dönülmeli artık!
Asgari ücret vasıfsız bir çalışanın aldığı ücrettir
Kademeli ücrete niçin geçmiyorlar bir türlü anlamak mümkün değil!
Hiç iş bilmeyen ve kalifiye elamanın aynı ücreti alması da abesle iştigaldir
GAZETECİLERİ ARTIK RAHAT BIRAKIN!
Ülkede ciddi bir ötekileştirme yoğunlu yaşanıyor
Buna gazetecilerin de dahil edilmesine derecesiz üzülüyoruz!
Zaten son yıllarda bizim meslekte de ciddi bir yozlaşma başladı
Daha da kötü bir sürecin içine girdik!
Sevgisizlik diz boyu
Birbirimizi sahiplenmemiz geren bir zamanda tam aksini yapıyor ve düşmanlık yapıyoruz!
Siyaset ve siyasetçi bunun en büyük nedeni
Her siyasetçinin bir medyacısı olduğu bu dönemde bu kavgalar normal sayılabilir ama nereye kadar!
Lütfen meslektaşlar sadece işini yapsın ve böyle hassas bir dönemde kimsenin maşası olmasın
"EVRAKLARINI GÖREYİM!"
"Bugün başımdan geçen ilginç bir olayı anlatayım size. Trafikte telefonda konuşan bir polis arkadaş gördüm. Park etmesini bekledim ve yanında durdum.
Dedim ki bu arkadaşa "Siz bunu yaparsanız vatandaş sizi nasıl örnek alacak?" Sonra biraz ileriye park ettim.
Yanıma hızlıca gelip kızgın bir ses tonunla "Evraklarını göreyim" dedi. ''Tabii ki'' deyip evrakları verdim.
Tek bir soru sordum bu arkadaşa: "Neden bunu yapıyorsunuz? Sizi araba sürerken telefonda konuşurken görüp uyardığım için mi?''
Cevabı, 'Ben sivil polisim acildi konuştum, konuşurum' dedi.
''Yani acil olunca ben da konuşayım mı?'' dedim. O da ''Konuş'' dedi. Ehliyetimi verdim, dün son günüymüş süresinin.
''Bak'' dedi, ''Ehliyetin bitti.'' ''Evet gördüm şimdi'' dedim. ''İş için yurt dışındaydım çıkaramadım.'' Adımı aldı. ''Seni takip ettireceğim'' dedi. Ben ehliyetimi çıkarırım sorun değil da.
Bu tavrı, bu arabada telefonda konuşma işini ne yapacağız?
Bir yolu varsa söyleyin. Ben çıkamadım işin içinden.
Üzgünüm. Polisten haz etmeyen kötü yorum yapacak, polis olan veya yakın olan arkadaşlar polisi savunacak bana kabahat bulacak şimdi. Nereye gidiyorsun Kuzey Kıbrıs, nereye?"
(Mert BEYSOYDAN)
BEDEL ÖDEMEDEN ÇÖZÜM OLUR MU!
"Bu ülke 5-6 gün sonra Cenevre'de masaya yatırılıyor.
Kim ne kadar katkı yapıyor?
Sorsanız; herkes çözüm istiyor.
Ama
Çok az istisna dışında, büyük çoğunluk, kendisinden hiçbir şey vermeden, hiçbir bedel ödemeden anlaşma ve çözüm istiyor.
Nasıl olacakmış o?
Hiçbir şey vermeden, almak istediklerinizi nasıl alacaksınız?
Karşı tarafla asıl uzlaşacaksınız?
Mümkün mü?
Ama
Biz bunları değil, eften püften şeyleri konuşup, kavgasını yapıyoruz
"
(Ülker FAHRİ)
"HELAL OLMASIN FİKRET!"
"Fikret mutlaka ispiyoncuların sana iletecektir eminim. Ayıplar olsun sana Fikret.
Hiç mi sıkılmıyorsun? Sana yapılanı başkalarına yapmaktan utanmıyor musun hiç?
Nasıl bir insan böyle davranabilir? Ya seni korumak için uğraşan sendikadan bile mi hiç sıkılmadın?
Ekmekle oynamak çok kötü be Fikret. Sen çığırtkan keklik hikayesini biliyor musun? Bilmezsen sor öğren.
Sokakta senin için de yürüyen birisi olarak hakkım olduğunu kabul edersen eğer, sana helal olmasın Fikret.
Sakın bir daha "Merhaba" demek için bile arama.
(Mehmet SEYİS)
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.