BM şemsiyesi altında nufus mübadelesi

Yayın Tarihi: 12/12/08 00:00
okuma süresi: 9 dak.
A- A A+

BM şemsiyesi altında nufus mübadelesi

2 Ağustos 1975 tarihinde Viyana'da Türk ve Rum Temsilci olarak, Sayın Denktaş ve Kleridis arasında imzalanan "Üçüncü Viyana Anlaşması" Viyana'da yapılan Toplumlararası görüşmelerin üçüncü turunun tamamlanmasından sonra yayınlanan bir bildiri ile duyurulmuştu.Süreç 31 Temmuz-2 Ağustos 1975'i kapsıyordu. Burada "Halen güneyde bulunan Kıbrıs'lı Türklerin, talep halinde Kuzeye geçmelerine izin verilmesi; halen adanın kuzeyinde bulunan ve kendi özgür iradeleri ile Güney Kıbrıs'a geçmek isteyen Kıbrıslı Rumlara, Güneye geçmeleri için izin verileceği" karara bağlanmıştı. Bu bir nufus mübadelesidir. Söz konusu anlaşmayı yazımın eki olarak vermek ve tarihi öneme haiz bu belgenin halk tarafından da bilinmesinde ve de geriye kalanların hatıralarını yenilemek için sunmak istiyorum. Metin yazımın sonundadır.

Bunu niçin yapıyorum? Hristofyas yönetimi bir yandan barış perisi kılığında yanaşırken, öte yandan yılan gibi sokmaktadır."Orams davası",Müteahhitlere getirilen davalar ve öteki kişilerin aleyhlerine teker teker açılan davalar, ortada "Barış" isteminin olmadığını, iki devletten geçtik, iki bölgenin-iki kesimin de Rum tezi içinde yer almadığı açıkça görülmektedir. Eski antlaşmalar ise dikkate alınmadığı gibi BM ve AB'de, Rum-Yunan propagandasının esiri konumunda anlaşmalara da aldırmayarak, "işgâlci Rumu" Kıbrıs Cumhuriyeti'nin mal sahibi olarak algılayarak, soruna yaklaşmaktadır. Bununla da her iki kuruluş hata yapmaktadır.

Talat-Hristofyas görüşmeleri sürereken, biz onaylamasak da Talat'a ait olan "İki kesimlilik; ya da iki bölgelilik" bile dikkate alınmamaktadır.Amaç bunu da ortadan kaldırmak ve tüm Kıbrıs'a egemen olmaktır. İşte haber: "Kıbrıs Rum yönetiminin, Kıbrıslı Türklere, Rum tarafında en az 6 ay ikamet etmeleri karşılığında kendi evlerini geri verdiği bildirildi. Rum habwr kaynaklaırna göre, "Kıbrıs(Rum) Cumhuriyeti" yasa dışı "Kıbrıs Türk Malları Vasiliği Birimi" Müdürü Yorgos Theodoru, Rum tarafındaki kendi evleri için başvuruda bulunan Kıbrıslı Türklere ev verilmesinin ön koşullarının bazı kriterlere bağlandığını belirterek, "Kıbrıslı Türkler tarafından bu konuya fazla ilgi gösterildiğini" öne sürdü.

Çok sayıda Kıbrıslı Türk'ün "sahte veri ve beyanlarla" Kıbrıs Rum tarafında mal kullanım ve sahip olma hakkını elde etmek istediğini savunan Theodoru, başvuru sahiplerinin gerçekten malın sahibi veya mirasçısı olması ve bunu kanıtlaması gerektiğini söyledi. Theodoru, başvuru sahibinin ayrıca en az 6 ay Güney Kıbrıs'ta ikamet etmesinin zorunlu olduğunu belirtti".

Aynı haberler arasında başka bir rezalet daha var: "KKTC'den bir "yetkili", kısa süre önce Güney Kıbrıs'ta apartman dairesi satın almak istedi; ancak Rum yönetimi yetkilileri kendisine izin vermedi".

Öte yandan Rumlar KKTC topraklarındaki Rum malları konusunda Güneyde dava açarak, kuzeyde de egemenlik hakları olduğunu tescile çaba harcıyorlar. "Orams davası" bunun başlangıcı oldu.Şimdi bu yayılmak istenmektedir.

Oysa altta okuyacağınız Viyana antlaşması gereği, BM şemsiyesi altında "Nufus mübadelesi" yapıldı ve uygulandı. Buna karşılıklı olarak malların kullanımı da dahil edildi. BM araçları ile kuzeyden ve güneyden,Lefkoşa Uluslararası Havaalanında "resmi nufus mübadelesi" yapıldı. Ben orada idim. Karşılıklı olarak sahip olunan konut ve işyerlerinin kullanılması da antlaşmaya dahil eidlmişti.

Şimdi ise bu antlaşma inkâr edilmekte, BM de olayda hakem rolü oynamamakta ve Rumların, kuzeye yeniden dönüşü ve işgâlci Kıbrıs(Rum)Cumhuriyeti'nin KKTC üzerinde egemenlik hakkı olduğunun tesciline zorlama yapılmaktadır.KKTC yetkilileri ise bu konuda "Orams davasında" görüleceği gibi kesin tutum izlemediklerinden milli davaya zarar vermektedirler.

&&&

VİYANA ANLAŞMASI

"Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik görüşmelerin üçüncü turu 31 Temmuz – 2 Ağustos 1975 tarihleri arasında Viyana'da yapıldı.

Görüşmelerde birinci turda Kıbrıs Rum tarafının masaya koyduğu orijinal önerilerde, 21 Temmuz tarihinde Kıbrıs Türk tarafının sunduğu belgede ve Clerides tarafından bu toplantıda sunulan daha kapsamlı dökümanda yer alan "hükümetin yetki ve görevleri" konusunda ön görüşmeler yapıldı. Görüşmelerin bir sonraki turunda nihai müzakereye zemin hazırlama amacıyla "hükümetin yetki ve görevleri" konusu ile birlikte Kıbrıs sorunu kapsamında yer alan diğer konular da bilahare Lefkoşa'da yapılacak görüşmelerde ele alınacaktır. Toplantıda Denktaş, Clerides tarafından sunulan kapsamlı belgedeki öneriler ile 18 Temmuz tarihinde kendisi tarafından sunulan "ortak bir geçiş hükümeti kurulması" önerisi hakkındaki görüşlerini de dile getirdi. Clerides ise bu konu ile ilgili olarak daha önceki pozisyonuna atıfta bulundu.

Görüşmelerde ayrıca Kıbrıs sorununa ileride bulunacak bir çözümün coğrafik açıdan ortaya çıkaracağı tablo da tartışıldı. Denktaş ve Clerides'in bu konuyu dördüncü tur görüşmelerde ele almaları ancak dördüncü tur görüşmelerden önce bu konuda yeniden özel olarak görüşmeleri ve mevzuyu tartışmaya hazırlamaları hususunda mutabakata varıldı.

Ayrıyeten aşağıdaki konularda da anlaşmaya varıldı:

Halen adanın güneyinde bulunan Kıbrıslı Türkler'in, talep etmeleri halinde, eşyaları ile birlikte organize bir program dahilinde ve UNFICYP'nin yardımları ile Kuzey Kıbrıs'a geçmelerine izin verilecektir.

Denktaş, halen adanın kuzeyinde bulunan Kıbrıslı Rumlar'ın evlerinde kalabilecekleri ve eğitimleri ile ilgili olanakların yanısıra dinlerini özgürce yaşamak için gerekli koşulların da sağlanacağı, kendi doktorları tarafından muayene ve tedavi edilme ile Kuzey'de serbestçe dolaşabilme hakları dahil, normal bir yaşam sürdürebilmeleri için kendilerine her türlü yardımın yapılacağı hususunu bir kez daha teyit etti ve bu konuda da mutabakat sağlandı.

Halen adanın kuzeyinde bulunan ve herhangi bir baskıya maruz kalmadan, kendi özgür iradeleri ile Güney Kıbrıs'a geçmek isteyen Kıbrıslı Rumlar'a Güney'e geçmeleri için izin verilecektir.

UNFICYP Kıbrıslı Rumlar'ın Kuzey Kıbrıs'ta yaşadığı köylere ve ikametgahlara serbestçe ve herhangi bir engelle karşılaşmadan normal bir şekilde girebilecektir.

Yukarıda yer alan anlaşmanın uygulanması safhasında öncelik parçalanmış ailelerin yeniden birleştirilmesine verilecektir. Bu bağlamda halen Güney Kıbrıs'ta bulunan bazı Kıbrıslı Rumlar'ın Kuzey Kıbrıs'a transferi de söz konusu olabilecektir.

Bu arada taraflar evlerini terketmek durumunda kalan kişiler konusunu da yeniden incelemişlerdir.

Her iki taraf da kendi bilgileri dışında ellerinde deklare edilmemiş savaş esirleri veya başka tutuklular bulunmadığını yeniden teyit etmekle birlikte taraflar, taraflardan herhangi birinin vereceği bilgiler ışığında, kayıp kişilerin bulunabilmesi için ellerindeki tüm imkanları seferber ederek arama yapma hususunda mutabakata varmışlardır.

Her iki taraf da görüşmelerin birinci turunda varılan anlaşmaya uygun olarak tamir edilen Lefkoşa Uluslarası Havaalanı'nın bir "ilk adım" olarak Birleşmiş Milletler tarafından kendi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyle kullanılabileceğini deklare etmişlerdir.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Genel Kurul hazırlıklarına yönelik önceden programlanan çalışmaları nedeniyle dördüncü tur görüşmeler 8-9 Eylül 1975 tarihinde Birleşmiş Milletler'in New York'ta bulunan merkezinde yapılacaktır.2 Ağustos 1975"

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.