831 bin TL nerede?

Yayın Tarihi: 13/01/11 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

KTHY esik genel müdürü Bilal Ekşi'nin dünkü sayfamızda çıkan açıklamaları KTHY eski çalışanlarını tam manasıyla çileden çıkardı.

Çünkü KTHY eski çalışanlarının maaşlarından yapılan borç kesintilerinin kendi döneminde yapıldığını yazdığımız Bilal Ekşi, bize bunun cevabını vereceğimize, KKTC'de kaldığı sürece nasıl vatan millet aşkı ile çalıştığını açıklamıştı.

Maaşlardan kesilen paraların ilgili kooperatife yatırılmaması ve bunun nerede kullanıldığının açıklanmamasında ısrar edilmesi ile vatan aşkının ne ilgisi var bir anlayamadık ama, dün As TV'de konuğumuz olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Türkay Tokel de bu yöndeki sorumuza, 'maaşlardan kesinti yapıldığı gibi görüülyor ama aslında kesinti yapılmadı' dedi!

Belli ki iyi niyetinden hiç kuşkumuz olmayan Bakan Tokel, KTHY'nin içinde ne olmuş, ne bitmiş haberi bile yok!

Zira, Sayın Tokel'in dünkü canlı yayında yaptığı açıklamalardan sonra, program bittikten sonra yine çalışanlar bizi telefon yağmuruna tutarak maaşlarından kesinti yapıldığını ve borç taksitlerinin ödenmediğini ve bu paraların meçhul olduğunu söyleyerek, bunu bize gönderdikleri bir belge ile ispat ettiler.

Belge, Savaş Atakan Hukuk Bürosu'nun 18.03.2010 tarihinde KTHY Genel Müdürlüğü'ne yazılmış olan bir evrak, hem de noter tastikli.

Avukat Savaş Atakan, müvekkili olduğu Kıbrıs Türk Hava Yolları Çalışanları Kooperatifi (HAY-KOP) dan yetki alarak KTHY genel müdürlüğüne bir ihbarname göndermiş ve toplamda 831 bin TL'nin maaşlardan kesildiği halde müvekkiline ödenmediğini bildirmiş.

Yazının sonunda da bu ödemenin yapılmadığından dolayı şirketin yasal yükümlülüklerini yerine getirmediğini, bu meblağı kanunsuz olarak tasarrufunda bulundurduğunu ifade etmiş.

Sonuçta diyeceğimiz şudur;

Bilal Ekşi'nin vatan millet aşkı bizi hiz mi hiç ilgilendirmemektedir.

Bizim derdimiz genel müdür olarak bulunduğu dönemde şirket çalışanlarıın maşlarından kesinti yapılmış ama bu kesintiler ilgili kooperatife yatırılmayarak, paralar sirkat edilmiştir.

Biz bunun hesabını soruyoruz ve bu paranın nereye kulanıldığının açıklanmasını bekliyoruz.

Bu paranın akıbeti belli olmadıkça, şirket tarafından mantıklı bir açıklama yapılmadıkça, ve şirket çalışanlarını mağduriyeti giderilmedikçe şirketin o dönemki genel müdür, yönetim kurulu ve muhasebe sorumlularını 'sirkat suçlusu' olarak göreceğimizi altını çizerek yineliyoruz!

Ve devletin bağımsız yargısını bu konunun üstüne gitmeye, bunu en erken zamanda yapmaya çağırıyoruz.

Okur Görüşü
"Devlet kapsama alanı dışında!.."

"Sn Özadam, başkentte dilencilikle mücadele edemeyen belediyeye çok not bile vermişsiniz. Bakın size bir olay anlatayım; akşam Mağusa'da tanınmış bir restoranta yemeğe gittim. Bir ara dışarıya çıktım. Elinde bir kova dolusu çiçek, satmaya uğraşan çocuk (ki bu konuyu araştırın Mağusa'da son zamanlarda hangi köşeye baksanız çiçek satan çocuklarla karşılaşıyorsunuz.) Nerelisin diye sordum. Urfalıyım abi dedi. Yaşın kaç? 11. "Yarın okul yok mu? Bu saate dışarıdasın" dedim. Okula gitmiyorum dedi. Neden diye sordum. Ben gitmek istiyorum ama babamın vizesi dolduğu için beni kaydettiremiyor!!! Kısaca babası da anası da varsa kardeşleri de dedesi nenesi ve tek kişiye uygulanan çalışma izniyle buraya gelen yedi sülalesi de kaçak. Peki bu çocuğun günahı ne? Babası bu ülkede 5 sene daha kaçak yaşayacaksa bu çocuk beş sene daha okula gitmeyecek mi?

Şimdi, aziz ve muhterem yöneticiler;

Kapsama alanınız KKTC. Ama sizler çoktan kapsama alanından çıktınız. Sizleri her aradığımızda aradığımız yöndeki kanallar ya dolu, ya ulaşılamaz yada borcunuzdan dolayı kesik. Elinizi varsa vicdanınıza koyup gece yatağa yattığınızda ben bugün ülkem için faydalı ne yaptım diye bir sorun. Yada boşverin sormayın çünkü uykularınız kaçacak. Elyaf yorgancığın altında mışıl mışıl uyumak varken derdi tasası size mi düşer?

Saygıdeğer polis teşkilatı, efgalitto ağaçlarının arkasına saklanıp ceza keseceğinize gece timleri oluşturup bu tip olayları kontrol altına alsanız daha fazla hayır dua alırsınız.

Son olarak da yukarıda kullandığım aziz, muhterem ve saygıdeğer kelimeleri ile haddimi aştım. Tüm halktan özür dilerim"
(Cemal – MAĞUSA)

DAÜ/DAÜ-SEN

10

Ülkede sendikalar ile hükümet arasındaki ilişkiler tamamen koparken onlar uzlaştıkları için

YDÜ Tıp Fakültesi

10

8 kişilik uzman ekibiyle KKTC'de kansere karşı mücadele başlattıkları için

KAYAD

9

Alagadi'de düzenlenecek olan çevre etkinliğine verdiği tam destek nedeniyle

Sağlık Bakanlığı

1

KKTC'deki tüm hastanelerde yapılan tahlillerde büyük yanlışlıklar olduğu halde şimdiye kadar bir açıklama yapmadığı için

Hüseyin BARBET

Muhtarlar Birliği Bşk

1

Bir çok muhtar asgari ücret tutarında maaş isterken, o bunun yarısını kabul ettiği için

(Bazı muhtarlardan gelen istek üzerine)

Mantar

"Heey dostum iyi haberlerini aldım, evlenmişsin!"
"Evet bu 4'ncü oldu"
"Önceki üçüne ne oldu peki?"
"Üçü de öldü.."
"Yapma ya.. Çok üzüldüm.. Nasıl oldu peki?"
"İlk karım yediği mantarlardan zehirlenerek öldü"
"Bu korkunç bir şey.. Peki ya ikincisi?"
"O da mantar zehirlenmesinden öldü"
"Tanrım ne kaderin varmış senin... Ya üçüncüsü? Yoksa o da mı..."
"Hayır hayır.. O boynu kırılarak öldü"
"Anlıyorum.. Kazaydı yani.."
"Hayır... mantarları yemedi.... "

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları