Politikanın yüzsüzlüğü!

Yayın Tarihi: 11/04/11 12:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Göreve yeni başlayan kabineyi ben de beğenmedim...

Bunu da açıklandığı günkü yazımda belirttim.

Hatta hayal kırıklığı yaşadım ve bu kabinenin ülke sorunlarını çözecek bir kabine olmadığına vurgu yaptım...

Kabineyi çoğu beğenmedi, partili ve partisiz onlarca kişi mesajlarında bizden farklı düşünmediğini iletti.

Kabineyi bakan olamayanlar da beğenmedi!

Ama bizim beklentimiz başka, onların ki başkaydı!

Biz ve bizim gibi düşünenler ülke sorunlarını çözecek yönetimler beklerken, kabine dışı kalanların gaylesini öğrenince politikacılarımızın ne denli yüzsüz ve şahsi menfaat peşinde olduklarını bir kez daha görmüş olduk.

Bir tanesi diyor ki, başbakan haksızlık etti, iyi bir ekip kuramadı!

Yani kendisi kabinenin içinde olsa ekip iyi olacak, olmadığı için tu-kaka!

Başkası Güzelyurt'a haksızlık edildi diyor!

Onun da derdi aslında ne Güzelyurt ne de ülkenin bütünü...

Yeni kabine kendi ismi olsaydı, haksızlık olmayacak, belki de son yılların en iyi kabinesi olarak görecekti...

Girneli bir vekil ise terazinin dengesi kalmadı dedi, rahatsızlığını belirtti...

Oysa Girne'den bir vekil bakan olurken, bir diğeri bakanlıktan gitti...

Bu işe nasıl bir dengesizlik olarak bakıyor anlayamadık...

Ama kabinede kendi ismi olsaydı, en dengeli kabine olacağını düşüneceğinden hiç kuşkumuz yok!

Bu açıklamalar bile ülkemizde artık siyasetin ülke için değil de şahsiyetler ve bölgeler için olduğunu gözler önüne seriyor...

Ülkede yaşanan işsizliği, ekonomideki çöküşü, çek yasaklıları ve hacizleri, tarımda, eğitimde, turizmde politikasızlıkları, kayıt dışı çalışma hayatının sancılarını, Türkiye ve KKTC arasında son zamanlarda baş gösteren gerginliği düşünen bir Allah'ın kulu bile yok!

Yoksa da varsa da bakan olmak!

Ya bölge dengeleri için, ya da şahsi menfaatlerden dolayı...

Siyaset bu ülkede hiç bu kadar ayaklar altına alınmamıştı!

Okur Görüşü

'Partili olarak utanıyorum!'

'Sayın Özadam, ben bir partili olarak utanıyorum artık. Sözde yeni kabinede dikkat çeken ve en çok tartışılan isim Nazım Çavuşoğlu. 19 Nisan 2009 seçimlerinin ardından oluşan Eroğlu hükümetinde Tarım Bakanı oldu,1. İrsen Küçük hükümetinde ise Milli Eğitim Bakanı olarak karşımıza cıktı.

Önceki gün açıklanan kabineye ise İçişleri Bakanı olarak girdi. 2 yılda üç değişik bakanlıkta görev yapan Çavuşoğlu, bu alanda da değişik bir rekorun sahibi oldu. Çavuşoğlu, 2 yılda 3 değişik hükümetle, 3 değişik bakanlığın başına geçen isim oldu.Bir bakan bulunduğu mevkiden alınır başarısız ise. Şimdi sorma hakkımı kullanarak soruyorum, iki yılda don-gömlek değişir gibi aynı adamı bir bakanlıktan öbürüne koymakla bu ülke ne kazanacak?

Cevap mı; kocaman bir sıfır.

Sokaktaki çocuklar bile bu hükümeti takmaz artık.Haksız da değiller yani. Parti içi çıkarlar mı yoksa halkın çıkarları mı daha önemli?
(Zeki-LEFKOŞA)


Okur Görüşü
"Gelen aynı, giden aynı!"

"Ülkede sistem değişmedikçe, hangi vekil bakan olursa olsun, hangi parti hükümete geçerse geçsin bir adım bile ileriye gidemeyiz.
Aylardır yazılarınızı takip ederim iyi ve güzel yazarsınız. Hükümetin adam kayırmalarını deşifre edersiniz. Hangi örgüt başkanının yakınına istihdam yapıldı ortaya çıkarırsınız. Peki sonuçta değişen ne? Gelen aynı giden aynı. Artık yeni politikalar üretecek vizyon sahibi yeni yüzler görmek istiyoruz. Bizim gideceğimiz başka bir ülkemiz yoktur..."
(Canan-GİRNE)


Okur şikayeti
Dershanelerden şikayet!

"Sayın Cemal Bulutoğluları, okullar bölgesinde bu dersaneciler yüzünde huzurumuz kalmadı.

Öğrenciler, bizim avlularda dolaşıyor bahçemiz aşık öğrencilerin buluşma yeri oldu.

Eğitim Bakanlığı ve belediye ile bu işe bir el atın.

Atlas, Dört İşlem , Artı, Yeni Sistem dershane sahipleri, siz para kazanacaksınız diye evimizden soğuduk. Allah sizi bildiği gibi yapsın..."
(Bir vatandaş)

Düşünce tarzı

Sınıfta öğretmen sormuş:
- Dalda üç kuş var, birini vurdum kaç tane kalır?
Çocuk cevaplamış:
- Hiç kalmaz örtmenim.
- Olur mu oğlum, demiş öğretmen,
- 2 tane kalır.
- Olmaz öğretmenim, demiş çocuk,
- Siz birini vurunca diğerleri aptal değil ya sesten ürküp kaçarlar...
Öğretmen şaşırmış ve:
- Aferin oğlum, cevabın yanlış ama düşünce tarzını beğendim, demiş. Sonra çocuk, - Öğretmenim, ben de size bir şey sormak istiyorum. Karşıdan üç tane bayan geliyor, üçü de dondurma yiyor, ama biri yalayarak, biri ısırarak, diğeri de emerek yiyor dondurmayı. Sizce bunlardan hangisi evlidir?
Öğretmen kızmış ama, cevap veremedi dedirtmemek için belli etmemiş.
- Emerek yiyen evlidir, demiş. Çocuk:
- Olur mu öğretmenim ne alakası var, parmağında yüzük olan evlidir. demiş.
- Ama düşünce tarzınızı beğendim.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları