"Başhekimin korkusu ne?"

Yayın Tarihi: 27/10/14 07:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

"Sayın ÖZADAM,

Gazimağusa Hastanesi'nde basına da yansıyan yolsuzluk olayı ile ilgili önce şunu söyleyeyim, bu gibi usulsüzlüklerin ortaya çıkarılması için canla başla mücadele eden bizzat benim ama gelin görün ki öyle ayak oyunları ile çamuru bize bile sıçratabiliyorlar ama hep söyledim Maliye Müfettişleri ve polisin olaya el attığı gün dedim ki inşallah Türkiye'de Sayın Recep Tayip Erdoğan'ın Başbakanlık döneminde yaptığı gibi bu devlet içerisinde bu gibi çetelerin temizlenmesi olacağının ilk adımı sandım ama gördüm ki çok yanıldım…

Öyle bir yerden düğmeye basılıyor ki bir anda ayak oyunları ile hedef haline geliyorsun ne acı ki bu ayak oyunlarına polisimizi de alet ediyorlar!

Bu olayın yaşandığı ilk günden itibaren Polis Müdürlüğü'ne çağrıldığım ilk günden itibaren öyle bir tezgah senaryo hazırlanmış ki filmin başı ve sonunun nasıl biteceği daha ilk dakikalardan belli olmuştu!

Paraları zimmetine geçiren ve suçunu kabul eden Murat Yalın'ın bunun yanında polise yalan ifade veren Edip Özbal'ın ifadeleri nasıl olurda önce hastane idaresine gitmeden başhekime verilir ve Başhekim tarafından polise verilir komplonun nasıl başladığını ortaya çıktı!

Kaldı ki ben her iki ifadenin içeriğinin daha polise ifade verilmeden biliyordum, ama bu iki şahıstan polis sadece gönüllü ifade aldı bana polis sorduğunda bu yalanın nasıl ortaya çıkarılacağı konusunda bazı çok kolay ip uçları verdim ama hiç üzerine gidilmedi, çünkü hedef paraları yiyen değil Ergün Yahat idi!

Ama unutulan bir kısım poliste suçunu kabul bir kişinin başkası hakkında verdiği ifadenin geçerliliğini yitirdiği tahkikatı yürüten memur tarafından bilinmiyor mu?

Çünkü Yahat, gerek CTP, gerek UBP, gerekse diğer partili kişiler ile arasındaki iyi ilişkiler her geçen gün artırıyordu bu da bazı kişileri rahatsız ediyordu!

Özellikle CTP İçerisinde önemli yerlerde olan bazı kişilerin hastanede bir işleri olduğunu da hemen beni arayıp yardımcı olmamı istemeleri çoğunu rahatsız ediyordu…

Gelelim hastanemizde yaşanan usulsüz işler ile ilgili konulara;

2014 yılının Acil servis kayıt bölümünün, yani Murat Yalın'ın paraları zimnetine geçirdiği bu bölüm kaldı ki bana bağlı olmayan bir bölüm, burada bazı kişiler yaptığım araştırmalarda aylık nöbet listelerinde bazı kişilerin izin bile dolduruşu olmadığı halde bunların isimlerini çizip üzerilerine kendi isimlerini yazdıkları ve haksız yere ek mesai aldıklarını tespit ettim.

Ve dosya halinde bir suret başhekim yardımcılarından birine verdim…

Her şey açık ortada durum açık yolsuzluk ve usulsüzlük net ortada durum polise bildirilmesi gerekirken Başhekim tarafından geçmiş altı aylık izinler doldurularak olayın üstü örtülüyor üstüne ise bir bardak su içiliyor ama bu belgeler bende mevcut tutarım bunları TV programlarına çıkıp göstereceğim.

Daha bunun yanında hastane bütün giriş ve çıkış kapılarında kamera görüntü kayıtları var bazı bölümlerde öyle ayak oyunları ile işe gelmeden ek mesai yazıldığını bilmeyen yok!

Ek mesai alan herkesi demiyorum altını çizeyim bazı kişiler aksini iddia ederlerse ispatlayalım kamera görüntüleri ile ama ben bunların üzerine gittim mi benden kötüsü yok. Bırakacaksın, görmemezlikten geleceksin, öyle istiyorlar, o zaman senden iyisi yok devlet malı deniz yemeyen domuz misali gibi bana son oynana kirli oyun en erken zamanda ortaya çıkacaktır ve bazı kişileri o zaman merak ediyorum ne açıklama yapacak!

Beni, ailemi huzursuz edenlere Allah gereken cezayı verecektir yüce tanrı şimdiden başlamıştır bile!

Şimdi sormak lazım;

Sayın hastane başhekimine odama ben İngiltere'de olduğum bayram boyunca yalancı ifade veren Edip Özbalın odama girdiği ve kamera kayıtlarına yakalanmasına rağmen benim başhekimliğe yazı yazmama rağmen niye hiç bir işlem yapılmadı ve olay görüntüleri ve şikayet yazım polise verilmedi?

Verilseydi yoksa oynanan komplo oyun bozulacak mıydı?

Hastanede polis gözetiminde yattığım sure içersinde Sayın başhekimin korkusu neydi ki yatıran doktorlara baskı uygulayıp beni çıkarmalarını istiyordu ve güvenliği yattığım odaya yollayıp telefon aratıyordu, acaba bu korku bu telaş neydi?

Bu olayların ardından başhekim niye yıllardır kamera görüntülülerinin olduğu kayıt cihazını depolandığı kamera kayıtları şifresini odasına aldırmasının nedeni ne?

Bunların en önemlisi olanını önümüzdeki günlerde açıklayacağım şok olacaksınız devletin nasıl kandırıldığını göreceksiniz bazı kişiler unutmasın bir kişi mahkeme kararı ile suçlu bulunmadığı sürece o insan suçlu sayılamaz.

Geçmişte ek mesaileri yedim diye yine buna benzer yalancı iddialar ile mahkemeye verildim ama anlımın akı ile beraat ettim…

Kaldı ki son günlerde yaşanan bu konu ile benim yakından uzaktan hiç bir ilgim yoktur, yazık günahtır bu devlette 27 yıldır çalışıyorum böyle kirli oyunlar ile insanları lütfen karalamayalım yazdıklarımın arkasındayım gerek Sayıştaylık gerekse Başsavcılık gerekse Başbakanlık tarafından çağrılırsam yaşanan kirli işleri aktarmaya hazırım…

Yazık günahtır insanların onuru guru ile oynamayalım bana oynana her kirli oyunun ardından yargı kararı ile daha güçlü çıkıyorum saygılarımla…"

(Ergün YAHAT)



Şapka

Yaşlı kadın geminin güvertesinde denizi seyrediyormuş... Hava çok rüzgarlıymış ve şapkası uçmasın diye iki eliyle sıkı sıkı tutuyormuş... Derken genç adam teyzemize yaklaşmış..
"Hanımefendi, kabalık etmek istemem ama rüzgardan eteğinizin havalandığını bilmeniz gerek diye düşündüm.."
Teyze hiç oralı olmamış;
"Evet ama ne yapabilirim, bu şapkayı iki elimle ancak tutabiliyorum, yoksa bırakayım uçsun mu?"
"Ama hanımefendi ben demek isterim ki eteğiniz havalandıkça bazı yerleriniz görünüyor..!!"
Teyzemiz adama şöyle bir bakmış ve gülümsemiş;
"Evladım... Eteğimin altından görünen 85 senelik ama ben bu şapkayı dün aldım!

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları