Erken seçimden kaçamazsınız!
Mustafa Akıncı'nın zaferiyle sonuçlanan Cumhurbaşkanlığı seçimleri sıradan bir seçim sayılamaz!
Seçim sonrası siyasilerin yaptığı yorumlara baktığımızda kimse KKTC'de artık mevcut siyasi sistemin çöktüğünü söylemedi çünkü işlerine gelmedi!
Bu da demektir ki Cumhurbaşkanı değişti ama siyaset kaldığı yerden devam edecek
Kimse kusura bakmasın siyaset bu anlayışıyla devam edemez, etmemeli de!
Akıncı'ya buyük destek vererek Cumhurbaşkanı yapan halk kitlesi sadece çözüm istencini dile getirmedi, siyasetçiye olan güvensizliğini de ortaya koydu!
Ezber bozan Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçları 'temiz siyaset' özlemininin de tercümanı oldu
2103 Mayıs ayında yapılan genel seçim sonuçlarına bakalım:
CTP-BG yüzde 38.38 ile birinci parti oldu ve 21 vekil çıkardı
UBP yüzde 27.33 oy oranıyla 14 vekil kazandı.
DP-BG yüzde 23.16 ile 12 vekili kadrosuna dahil etti
TDP de 7.41 ile dördüncü oldu ve 3 vekilini soktu meclise.
CTP-BG önce geçen yıl yerel seçimlerde bozguna uğradı ve Lefkoşa, Girne ve Mağusa gibi önemli merkezlerde kaybetti sonra Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde iktidarda olmasına rağmen adayı daha ilk turdan kaybetti ve yüzde 22'lerde bir oy alarak genel seçimlerde aldığı oyların çok aşağısına düştü
Yine, yerel seçimlerle birlikte referanduma sunulan Anayasa değişikliği hem CTP hem de diğer siyasi partiler için skandal bir sonuçla reddedildi
Düşman kardeşler olarak bilinen UBP ve DP-UG de 2013 yılında toplamda yüzde 50.49 oy oranına sahip olarak sağdaki dengeleri korudular ve mecliste 26 vekil sayısına sahip oldular
Genel seçimlerde oyların yarısından çoğunu alan iki parti Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Derviş Eroğlu'na tam destek verdi ama ilk turda yüzde 28.18'de alınan sonuçla yenilginin ilk sinyalini verdiler.
İkinci turda da bu oylar sadece yüzde 39.5'e kadar yükselebildi ve Cumhurbaşkanlığı koltuğunu Mustafa Akıncı'ya teslim ettiler!
Bu da demektir ki UBP ve DP'de büyük yönetim zaafiyetleri yaşandı ve buna bir de partilerin içindeki zıtlaşmalar eklenince zaten Derviş beyin seçim kazanması mucizelere bırakılmıştı!
Genel tabloya baktığımızda hem yerel seçimler hem de Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçları CTP-UBP ve DP'nin büyük yenilgisiyle sonuçlanmıştır
Ama Cumhuriyet Meclisi'ndeki tabloya baktığımızda bu üç partinin toplam vekil sayısı 47'dir!
50 vekil olan mecliste üç büyük partinin vekil sayısının 47 gibi ezici bir çoğunlukta olması artık bu satten sonra absürttür!
Bu arada sözümüz elbette 47 vekile değildir ama bunlardan bir çoğu halkın vekili olmayı layıkıyla yerine getirememektedir
Onun için meclis kimliğinin de artık zaruri bir şekilde değişime ihtiyacı vardır!
Bu andan itibaren hiç kisme kalkıp da yeni bir seçim yapma lüksümüz yoktur demesin!
Aksine madem ki temiz ve dürüst siyaset için şu anda değişim rüzgarları esiyor erken bir genel seçimden kimse kaçamaz!
Er ya da geç
"Oyumu helal etmiyorum!"
Yurt dışında iş kuran bir dostla dün telefonda seçim sohbeti yapıyoruz;
Pazar günü oy kullanmaya gelemedi ama birinci tur seçimleride adadaydı ve "oyumu Kudret'e verdim ve döndüm" dedi
Sonra sordu;
"Özersay parti kurmuyor mu" diye!
"Niyeti yok gibi" diye cevapladım
Cevabı etkileyiciydi;
"Ben de ona oyumu helal etmiyorum"
Gemiler geldi mi sayın Özgürgün!
Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde TC kökenli vatandaşların gemilerle geri gönderileceği safsatasını yazan UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün sadece siyasi rakiplerinden değil kendi partililerinden de büyük tepki almıştı!
Tamamen seçimlere yönelik bir saçmalıktan öteye gitmeyen bu açaklıma sonrası Akıncı'nın Cumhurbaşkanı olmasından sonra vatandaş soruyor;
Gemiler iskeleye yanaştı mı Sayın Özgürgün?
Hadi artık siz valizinizi toplayıp UBP'yi emin ellere teslim edin olur mu?
Uzmanlık sorusu!
"Bazı sağ milletvekillerinin ve belediye başkanlarının perşembe günü devir teslim törenine Akıncı'ın kontenjanından mı yoksa Eroğlu'nun kontenjanından mı katılacağı bugün kafamı en çok meşgul eden soru.."
(Özdemir TOKEL)
Tekzip
Kıbrıs Postası gazetesinin 15.09.2014 tarihli sayısının 11. sayfasında "Serbest Kürsü" isimli köşede "Devlet sizsiniz hanımefendi!" başlığı altında yayınlanan ve Kıbrıs Postası internet haber portalında da iktibas edilen yazıda, Sn. Fazilet Özdenefe kasdedilerek söylenen veya öyle anlaşılan sözlerle ilgili olarak, Sn. Fazilet Özdenefe'nin yayında bahsi geçen kişi veya kuruluşlarla kesinlikle hiçbir ilişkisi olmadığı anlaşıldığından ilgili yayınımızı düzeltir sebep olunan rahatsızlıktan dolayı adı geçen kişiden özür dileriz.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.