Bir doktorun inatlaşma lüksü yoktur!
Olayın başlangıcı tam bir ay öncesine dayanıyor;
Gazetelere de yansıyan olayda Meral Koruk adlı genç kadın Mağusa Devlet Hastanesi'ne şiddetli boyun ağrısı ile gider ve tedavi sonrası baygınlık geçirir aynı gün acil servise tekrar giderek tedavi altına alınır
İddia yanlış teşhis ve yanlış yapılan iğnedir!
Konu aile tarafından basına yansıtılınca olanlar olur ve ilgili doktor ile aile arasında ciddi bir sürtüşme başlar
Söz konusu Doktor Mağusa Devlet Hastanesi Nöroloji servisinden Emine Akçin'dir
Dün sabah önce baba Fikret Koruk aradı ve şikayetlerini dile getirdi
Sonra kızı Meral Koruk'un telefonunu verdi ve onunla görüşmemin daha doğru olacağını söyledi
Ben de öyle yaptım
Şikayet şu;
Meral Konuk adlı kadın bir ay öncesinden MR çekilmesi için randevu alır, dün de randevu günüdür
Ancak hastane yetkilileri MR kaydının olduğunu ama bu konuda imzalı kağıdın olmadığını söylerler
Yani ilgili kağıt hastanede kaybolmuştur!
İlgili doktora gider ve kağıt yazılmasını ister ama ters tepki alır;
Doktor "Ben sana kağıt imzalayamam, gidin gazeteye şikayet edin" tepkisini verince sinirler gerilir.
Tartışma büyür ve bu sefer doktor şu yanlış ifadeyi kullanır;
"Bu çirkefi başımdan alın!"
İşi daha da ilginç hale getiren bir başka konu;
Meral Koruk tam bir haftadır hastanede yatmaktadır ama bu hastane kayıtlarında gözükmemektedir
Dr. Emine Akçın'ı dün telefonla aradım ve görüşlerini öğrenmek istedim, ulaşamadım, telefonuma cevap vermedi
Zararı yok, umarım bu yazıyı okuduktan sonra kendisi beni arar ve suçlamalara yanıt verir
Belli ki hastanede yaşanan olayın basına yansıtılması üzerine gereksiz bir tepki göstermiş ve hastaya karşı ön yargılı olmuştur
Kendisine empati yapmasını öneririm;
Yanlış tedavi, yanlış iğne ve hastalığın ciddi bir boyuta yükselmesi bir vatandaş olarak kendi bayına gelseydi ne yapardı?
Eminim ki o da konu sağlık olduğu için bir basın yayın kuruluşuna derdini anlatır ve bunun deşifre edilmesini sağlardı
Konusunda çok da başarılı bir doktor olduğunu öğrendik ve sevindik de
Ama onun iyi doktor olması hastalarına konu ne olursa olsun kötü davranma lüksünü vermez!
Hele de inatlaşarak olayın çığırından çıkması kesinlikle kabul edilemez
Dileğimiz odur ki hatasını kısa bir sürede anlar ve tüm hastalarımıza yaptığı gibi Meral kardeşimizi de bağrına basar ve olay da tatlılıkla kapanır gider!
Berova: Yanlışlık oldu!
Ustalık ve kalfalık sınavlarında sahtekarlık konulu dünkü yazımızdan sonda yine dün sabahın ilk saatlerinden itibaren yazıda isimleri geçen yetkililerden telefon aldık ve görüşlerini açıkladılar.
Eski Milli Eğitim Bakanı Dr.Özdemir Berova, yanlışlığın olduğunu doğruladı ve suçlamalarımız için 'dağlar kadar fark' olduğunu söyledi.
Berova bir sürü insanın da zan altında bırakıldığını ifade etti
Ataöv: Hata oldu!
Halen Milli Eğitim Bakanlığı müsteşarlık görevinde bulunan ve Rauf Ataöv de yaptığı açıklamada konunun kendileri ile ilgili olmadığını ilgili müdürün kontrol etmeden sonuçları siteye koymasından dolayı böyle bir sorun yaşandığını ve hatanın görülmesinden sonra düzeltildiğini söyledi.
Ataöv, bundan böyle bu konularda daha hassa olacaklarını da ifade etti
Fırıncıoğlu: Torpil değil yanlış yaptık!
Bakanlık Mesleki Eğitim Dairesi müdürü Hüseyin Frıncıoğlu, uygulama sınav sonuçlarının 13 Temmuz tarihinde bakanlığın internet sitesinde yayınladıklarını ancak hatalarını görüp 22 Temmuz'da sınav sonuçlarının düzeltilip konulduğunu söyledi.
Dikkatsizlik yaptıklarını kabul eden Fırıncıoğlu, bunu kabul ettiklerini ama kesinlikle bir torpilin söz konusu olmadığını belirtti.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.