CTP - UBP hükümet krizi yakında!

Yayın Tarihi: 15/09/15 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Bir grup gazeteci meslektaşımla CTP-BG genel merkezinde genel başkan Talat ile yaptığımız sohbet toplantısında ilk gözlemim Sayın Talat'ın gereğinden fazla rahat görünür olmasıydı…

Eğer rol yapmadıysa gerçekten de kendinden çok emindi, hoşgörülü ve ılımlıydı…

Sadece bizim bilmemiz gerekenleri de söyledi kamuoyunun bilmesi gerekenleri de!

Gördüğüm kadarıyla bizim meslektaşların tümü de sözlerinde durdular ve şimdilik gizli olan bazı bilgileri kimse paylaşmadı, biz de öyle yapacağız!

Ama sohbette öyle bir ayrıntı verdi ki en azından ben içimden 'işte kriz geliyor' dedim…

Talat bu söyleminin ardında gerçekten durursa CTP-UBP hükümet krizi çok yakındır derim!

Biraz da kurultay kaygısı ile UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün ne diyor;

"CTP'nin işten attığı 88 gencimizi yeniden istihdam edeceğiz!"

Özgürgün bu kadar çok kişiyi nasıl ve nereye istihdam edeceğini söylemiyor ama CTP-BG Genel Başkanı'nın bu konudaki görüşleri de epey net ve kesin;

"Artık o dönem geride kaldı nereye olursa olsun istihdamlar sınav ve mülakatla yapılacak kimseye ayrıcalık gösterilmeyecek…"

Eğer Hüseyin Özgürgün bir kez daha UBP genel başkanı olur ve bu sözünde durursa, aynı şekilde sayın Talat da sözünden dönmezse bu hükümetin kaderi şimdiden belli olmuş demektir…

Sayın Talat'a özellikle sordum;

"Nisan ayında yapılacak olan kurultayda bir kez daha genel başkanlığa aday olacak mısınız?" diye!

Cevabını yadırgadım doğrusu aynen şöyle dedi;

"Önce tüzük kurultayı sonra kurultay, genel başkanlığı o zaman düşünürüz!"

Yadırgadım çünkü sallanmakta olan CTP'yi toparlayıp ayağa kaldırmak için büyük bir özveri gösteren Talat nasıl olur da soru karşısında bu kadar esnek bir cevap verir diye!

Ona 'Ömer Kalyoncu genel başkan olacak diyorlar' diye bana gelen duyumları aktarınca 'kendisi ile bir sorunum yok' diye kısa bir cevap verdi!

Ama bana göre öyle değil…

Önce hükümet sonra da parti içi krizler çok yakın derim, hem de ısrarla!

Bu arada şunu da belirtmekte yarar görüyorum, sayın Talat hükümetin icraatlarını çok yakından takip ediyor ve program da şimdilik gayet iyi işliyor…

"Sınavlar bilgiye göre mi yapılıyor?"

"Levent bey selamlar,

Ben bir veliyim. Öğretmenlik sınav sisteminde bir anormallik olduğuna inanıyorum. Sınavda birinci gelenlerin bile müthiş yanlışları çıkmış durumda. Bu öğrenciler kendi dallarında üniversite bitirmiş, belirli seviyede kişilerdirler. Bu öğrencilerin hepsinin de kötü gitmesi mümkün değil. Demek ki sınav sisteminde bir hata var.

Geçen öğrenciler arasından da bir veya iki kişi alıyorlar. Oysa ülkemizde bayağı bir öğrenci sayısı bulunmakta ve derslerin boş geçtiğini biliyoruz. Sınıflar da çok kalabalık. Neden yeterli sayıda okullarımıza öğretmen alınmıyor. Eğer alınmayacaksa bu öğretmen adaylarına önceden duyurulmalı ve o dallarda okumaları engellenmeliydi.

Sonunda da bir sınava sokularak sözde bilgileri sınanmakta. Bu sınavlarla bilgilerin sınanmadığına inanıyorum. Bu sınavlara özel okullarda başarıyla öğretmenlik yapanlar hatta üniversitelerde öğretim görevlisi olanlar girmekte. Bu sınavlar gerçekten bilgiye göre mi yoksa başka şeylere göre mi değerlendirilmekte? Kafamızda gerçek anlamda soru işaretleri doğmakta.
Alınan öğretmen sayısı da birçok dalda zaten bir tane. O halde diğer gençler atıl durumda kalmakta. Örneğin lisan derlerini ele alalım; Dünyanın gelişimi çok lisan bilmekten geçmekte. Yurt dışına çıkanlar başka ülke insanlarının 3-4 dilli olduklarını görmekte. Bizde ise Fransızca ve Almanca'ya hiç önem verilmemekte. Bu dallarda mezun olan öğrenciler, her yıl bir kişi alındığından dolayı belki de hiç bir zaman işe girip öğretmenlik görevlerini yapamayacaklar.

Bence lisan, bırakın ortaokulu ilkokuldan başlanarak lise sona kadar kesintisiz okutulmalı. Oysa Fransızca ve Almanca seçen çocukların bu derslerinin öğretmensizlikten dolayı boş geçtiğini biliyoruz. Bu durumda hem çocuklarımıza yazık olmakta hem de işsiz olarak yıllarını harcamış olan öğretmen adaylarımıza yazık olmakta. Önümüzdeki dönemde buna değer verilmesi en büyük dileğim…"

(A.K.)

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları