Çok konuşuyor diye tuvalete kilitlediler!

Yayın Tarihi: 26/10/15 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Atatürk Meslek Lisesi'sinde akıllara durgunluk veren bir olay…

Size konuyu aynı okulda öğretmenlik yapan birisinin bize gönderdiği şikayetten mesajından aktaralım;

"Levent bey bir uyarıda bulunmak istemiştim. Atatürk Meslek Lisesi kuaförlük bölümünde okuyan iki öğrenciyi çok konuştukları gerekçesi ile bir hocanım İzzet Direkt ve Hanifi Ergil adlı öğrencileri öğretmenler tuvaletine kilitlemiştir!

Bu cezayı alan öğrencilerin kapı üzerinde anahtarın kırılması ile sansasyona dönüşmüştür… Okul görevlisi muhasebeci Mehmet Aşık kapıyı açarak öğrencileri tuvaletten kurtarmıştır!

Bu nasıl bir cezadır anlayamadık, bu okulda disiplin kurulu yok mudur?.."

Emen belirtelim öğretmen hanımın ismi bizde saklı ama şimdilik…

Bu ismi bu sabah ilgili yerlere vereceğimizden hiç kimsenin kuşkusu olmasın!

Bakanlık bir soruşturma başlatır mı ya da bu soruşturma sonuçlanır da ilgili öğretmene hesap sorulur mu bilemeyiz ama okul yönetiminin böyle insanlık dışı olaylara sessiz kalması, soruşturma açmaması ve kapatılma çalışması da çok ayrı bir zeminde tartışma konusu olmalıdır!

Tabi ki bu cezaya tabi tutulan öğrencilerin velilerinin de sessiz kalmayı tercih etmeleri kabul edilemez bir davranıştır!

Elbette her öğrenci hem öğretmenlerin hem de ailelerin istediği boyutta bir öğrenci olamazlar!

Ama bunun da karşılığı tuvalete kapatmak hiç olamaz!

Ayrıca, bu tür öğrencilere tuvalet cezası vermek kolaycılıktır, onları sindirmeye çalışmaktır ve dolayısıyla eğer sorunlu olsalar da sorunlarına sorun ekleyerek onları dışlamak ve daha büyük suçlara teşvik etmektir!

Çok konuştu diye tuvalete kilitlenen bir öğrenci hızlı bir şekilde toplumdan uzaklaşır ve bunun sonuçları da hiç açıcı olmayabilir!

Milli Eğitim Bakanı Dürüst ve ekibini konuyu enine boyuna araştırmaya ve sonuçları kamuoyuyla paylaşmaya davet ediyoruz!

Güzelyurt'ta yaşamak!

"Güzelyurt'ta yaşıyorsanız hayata iki adım geriden başlamışsınız demektir.

Niye mi?

Tabi ki birinci faktör; ister yatırım anlamında, ister yuva kurma, isterseniz de cenazenizi gömme anlamında her zaman kendinizi bir kaosun içerisinde bulursunuz.

Çünkü bizlerin yaşamakta olduğu bu gerçek ile yüzleşirsiniz. "Güzelyurt verilecek" denir ve karamsar bir şekilde yatağınıza uzanır, sabah gününüze bu gerçekle başlarsınız. Gününüzün nasıl geçeceğini tahmin etmek çokta zor olmasa gerek. 2. Faktör ise yaşamınıza devlet eliyle terör uygulanan, insan yaşamına değer verilmeyen bir "ilçe" de yaşıyor olmanızdır. Neden mi böyle düşünüyorum.

Yaklaşık 2 ay var bu resimde gördüğünüz yolun bir türlü tadilatı yapılmıyor, yapılmadığı yetmezmiş gibi uyarıcı levhalara ışık konmuyor veya refüj arasına yapılan bariyer Güzelyurt girişine yaklaştığınızda sona eriyor. Üstelik her gün bu yolu kullanan bakanlarımız, vekillerimiz olmasına rağmen devlet size her gün bir dostumuzu, bir kardeşimizi kaybedip iki hafta yas tutup tekrardan hayatımıza kaldığımız yerden devam edene kadar ÖLÜMÜ her gün hatırlatmaktadır.

Ta ki başka bir aileye ateş düşüp başka bir dostumuzu kaybedene kadar…

İşte Güzelyurt'ta yaşamak en basit anlatımıyla böyle bir şey…"

(Çağlar GULAMKADİR)

"Bizden ne köy olur ne kasaba!"

"Yok dostlar, YOK!...Bizden ne köy olur ne kasaba!.. Devlet?!.. O hiç olmaz!.. Bir koalisyon hükümetinin sadece bir kanadı,ÜÇ AYLIK BİR SÜRE DÜŞÜNÜLDÜĞÜNDE, sağlık gibi gerçekten çok ciddi bir konuda bile ''Nasıl yani?! Oyun mu oynuyoruz?!'' diye hesap sormamız gerekirken, gençleştirme gibi, saçma, gülünç bir nedenle, üç tane bakanını değiştiriyor, ama biz de sadece, onları ti'ye almaya çalışmaktan başka bir şey yapamıyoruz...Yani bizimle dalga geçenlerle biz de sadece dalga geçmeye çalışıyoruz...Karşılıklı yapabildiğimiz bu!.. Yok dostlar, YOK!.. Bizden ne köy olur ne kasaba!.. Devlet?!. O hiç olmaz!.."

(Taylan KAV)

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları