Devletin olmadığı ölüm yolu!

Yayın Tarihi: 30/11/16 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+
Bizim için o yolun adı ölüm yoludur…

Ben severim doğası bakımından ama ev halkı korkar hep!

Hele de gece karanlığında…

Virajı döndüğünüzde ansızın karşınızda dev bir kamyon ya da tırla karşılaşırsınız!

Onlar rahattır koca araçlarıyla çoğu kez yolun ortasından gitmeyi tercih ederler…

Adam gibi sürücüleri bir yana koyuyoruz tabi ki ama!

Üstünüze sürüp bir de pis pis gülenler var ya…

Sadece tepeden bakmazlar size!

Azrail olduklarını hissettirirler…

Hele de taş ocaklarının bulunduğu mıcır dolu yollar!

Başka bir Azraildir onlar, yeter ki biraz dikkatiniz dağılsın, direksiyon hakimiyetinizi kaybedin…

Kendinizi anında uçurumun içinde bulursunuz!

…

Ateş düştüğü yeri yakarmış, doğru…

Ama bu kez sanki bambaşka oldu üç canın aramızdan ayrılışı!

Dün sabahın erken saatlerinde duyulan kaza, hele de ölenler minik yavrular olunca…

Eminim hiç eksiksiz hepimizin içine kor gibi düştü!

İçimizden bir parça koptu gitti sanki…

Moraller bozuktu çünkü hele bir de giden can gencecik fidanlar olunca!

Bugün senin, yarın benim çocuğum diye içinden geçirdi birçoğu ben de dahil…

İsyan sesleri yankılandı dünkü karanlık günde!

Yağmur beklerken kimi dışarı, kimi içine akıttı gözyaşlarını…

Yine de ateş düştüğü yakıyor, bir ömür geçiyor bu acıyla ailelerde!

…

En çok da neye kızdım bilir misiniz…

Acı haberin yayılmasından sonra devlet erkanının ansızın hastaneye akın etmesine!

İkisi gencecik fidan üç hayat sönmüş o katil yolda…

Sizin işiniz ne hastane koridorlarında!

Hastaneye değil siz asıl o ölüm yoluna gidip kuracaktınız masaları yolun kenarına…

Hangi ülkede böyle şeytani bir yol olur diye başınızı iki elinizin arasına alıp düşünecektiniz!

Yetmedi mi o yolda pisi pisine can verenler diye de kendinizi yargılayacaktınız…

Ama yapmadınız gidip objektiflere poz vermeyi tercih ettiniz!

Sanki de gidenleri geri getirebilecek gibi…

Şimdi sorarım size:
Hangi birini hayata geri döndürdünüz!

…

Sevgili okuyucular…

O yol şimdi değil yıllardır vatandaşlar arasında ölüm yolu diye bilinir!

Belki dağların arasından giderken mutlu olursunuz ama hep insanın içinde bir korku vardır daima…

Ve gelmiş geçmiş hiçbir makam burasına yeteri kadar önem vermemiş, kamyonların, tırların kaderine terk edilmiştir bu yol denen ucube yol bozuntusu!

İnce uzun bir yol gün gelir Azrailiniz olur ve sonra da akan gözyaşları…

Evet içimize kor düştü, ama bir de ateşin düştüğü yeri tahmin edin bir!

Devletin olmadığı, kendini hissettirmediği bu yolda nice canlar gitti, daha bakalım nice canlar daha gidecek…

Hepimizin başı sağ olsun, analara babalara, acılı kardeşlere Allah sabırlar versin!

Birkaç soru!

"Bugün dağ yolunda yaşanan kazadaki her türlü ihmali veya hatayı inceler; daha sonra gerekli düzenleme ve denetimleri yaparsak vicdanımız BELKİ rahatlar.
İŞTE BİRKAÇ SORU:
Bu büyüklükteki kamyonların adamızda iş yapması uygun mu?
Öğrencileri taşıyan araçlar için belirlenmiş kurallar var mı? Kazadaki minibüs bu kurallara uygun mu?
Dağ yolu, trafiğe açık olabilecek nitelikte mi?
Trafik güvenliği için yapılacakları biliyor muyuz?
Trafik güvenliği için harcanacak paramız var mı? Yoksa nereden keserek bu kaynağı yaratacağımızı hiç düşündük mü?.."

(Hasan ERÇAKICA)

"Mesai saatleri değişmelidir!"

"9 Eylül 2016 tarihinde bir paylaşımda bulunmuş ve saatlerin Türkiye ile aynı olması kararını değerlendirmiştik...

Türkiye, artık saatleri ileri ya da geri almamaya karar verdi. KKTC hükümeti de aynı kararı aldı.

Buraya kadar tamam...

Ancak Türkiye'nin farklı bölgelerinde mesai saatleri mevsime göre değişkenlik arz etmektedir. Havanın aydınlanma veya kararmasına bağlı olarak valilikler mesai başlangıç ve bitiş saatlerini ayarlayabiliyorlar.
Buna istinaden bazı illerde mesai sabah saat 8.30'da bazılarında sabah saat 9.00'da başlamaktadır...

KKTC 'de mesai sabah saat 8.00'da başlamaktadır. İçinde bulunduğumuz mevsimde hava sabah saat 7.00 gibi aydınlanmaya başlıyor.

Uyanıp güne hazırlanma esnasında hava henüz karanlık oluyor. Bu durumun fiziksel olarak sağlıklı olmadığı, enerji tüketimi bakımından da ekonomik olmadığı kanaatindeyim...

KKTC hükümetinin bu durumu değerlendirmesi ve kış mesai başlangıç saatini sabah 8.30 veya 9.00'a almasının yararlı olacağını düşünüyorum...

(Enver ÖZTÜRK-26 Kasım 2016)


"Otorite olmayınca!"

"Suçlu bellidir, aramayın...

Mesele, ülkede "OTORİTE OLMAMASI"dır.

Otorite olmayınca ne yol yapan olur ne trafiği denetleyen ne de...
Yasaları takan...

Bu kadar basit…"

(Ülker FAHRİ)

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları