Trafik kimlere emanet!

Gariplikler ülkesiyiz ya…

Hemen her konuda tel tel dökülüyoruz!

Trafik konularında da öyle…

Trafikte insanların can güvenliğinden daha ziyade bu işin içinde olanlar, insanların ehliyet alması için yetkili şoför okulları bile bundan nasibini alıyor!

Hem de onun bunun değil devletin makamları tarafından…

Trafikte her yıl onlarca insan kaybederken biz işin derinine inmek bir yana tamamen olaya yüzeysel bakıyoruz…

Bir genç sürüş ehliyeti aldı mı aldı?

Ama nasıl aldı?

Onların sürüş ehliyeti almasında kimler etken oldu?

Bu ülkede sürüş ehliyeti vermek artık eften püften iş haline dönüştü…

Yasalar bir yana konularak!

…

Örnek mi istersiniz buyurun o zaman;

Örneğin G.Mağusa'da M.T. Şoför okulu…

Az değil tam 5 yıldır şoför okulu çalıştırma ruhsatı yok!

Yok ama başka işletme üzerinden kurs vermeye devam ediyor…

Çünkü denetleyen yok, kontrol eden yok, hesap soran yine yok!

Böyle olunca da insanlar denetimsizlik var diye yüzsüzleşiyor ve yasa dışı yollardan ehliyet vermeye devam ediyor…

Çünkü denetleme makamı neredeyse çökmüş!

Kim kime dum duma bir sektör…

İyi de burada denetleyici konumda olan makamlar niye ortada yok!

Onun cevabını da artık onlar versin…

…

Alın size başka örnek…

Lefkoşa'da C.A. isimli şoför okulu sahibi ve eğitmeni…

Devletin resmi belgeleri diyor ki;

Bu arkadaşın eğitmenliği alkollü araç kullandığından dolayı iptal edilmiştir…

Düşünebiliyor musunuz, bir şoför okulu sahibi ve eğitmeni alkollü araç kullanmış ve bu raporlara geçmiş!

İyi de kimin umurunda?

Adamın eğitmenlik belgesi önce iptal edilmiş ama…

İlgili birim sanki de bunlardan haberi yokmuş gibi eğitmenlik belgesini tazelemiş!

İnanılır gibi değil…

İnsanlara kurs verip sürüş ehliyeti sağlayanlar alkollü araç kullanmaktan ceza alıyorlar, eğitmen belgeleri iptal ediliyor ama bu konuda en hassa olması gereken devletin birimleri sanki de bir ödül gibi eğitmenlik belgesini tazeliyorlar!

Nerede görülmüş duyulmuş böyle bir şey…

…

Artık kimse kusura bakmasın lütfen…

Görevini layıkıyla yapan devletin makamlarını bir yana koyuyoruz…

Ama bazıları artık iyice görevlerini ihmal etmeye ve torpil düzeni yaratmaya devam ediyor!

Alkollü araç kullanmaktan yakalanan bir eğitmen öğrencisine nasıl sağlıklı bir eğitim verebilir ki?

Buna, o başka bu başka da diyemezsiniz!

Bu laçka ve denetimsiz, tamamen adam kayırmacılığa yönelik olan bir düzende trafiğe gencecik canlar verirken ve arkalarından göz yaşı dökerken bunlara kimlerin sebep olduklarını da aklımızdan çıkarmayalım lütfen…

88 YAŞINDA AMA ŞOFÖR!

Hazır konu trafikten açılmışken bir başka çelişkili konu;

Geçtiğimiz gün 88 yaşındaki bir amca araç sürerken beyin kanaması geçirdi ve yoldan çıkarak kenardaki levhalara çarpıp ağır yaralandı kendisine acil şifalar dileriz!

Burada elbette yaşını başını tartışacak durumumuz yok ama bizde öyle bir yöntem var ki, o sürüş ehliyetini bir kere al ve sonra ölünceye kadar kullan…

Tamamen sağlıksız bir sistem!

Yaşlılık, hastalık ve diğer önemli konularda kesinlikle denetim yok…

Şimdi sormak gerek

Bu yaşlı amca sürüş halinde bir başka araç ile çarpışsa ve ölümlü bir kaza olsa bunun hesabını kim verecekti!

Konu çağdaş ülkeler normlarında araştırılmalı ve kesinlikle belirli aralıklarla sağlık kontrolleri getirilmelidir…

TAŞKENT ŞEHİTLİĞİ'NDE DEVLET OLMAYINCA…

Önceki gün Taşkent Şehitlerini anma töreni vardı…

Genelde şehitlikler bu günlerde dolup taşar ama bu kez devlet yeteri ilgi göstermeyince bölge insanı da tepkisini bir şekilde koydu!

İşte onlardan sadece bir tanesi…