Hellimi de Türkiye'den getirelim o zaman...

Zaman zaman üreticiye kızarız, köpürürüz…

Fiyatların çok yukarılarda olduğundan şikayetçi oluruz!

O kızgınlıkla devletin artık bunlardan elini eteğini çekmesini de söyleyebiliriz…

Sonuçta burada amaç tüketicinin kaliteli ve ucuz ürün almasıdır!

Tabi ki bununu için çok ciddi devlet politikaları gerekiyor…

Sonuçta üreticiye ne versen 'yok' demez!

O çok ayrı bir tartışma konusu…

Ama son yıllarda üretimden hızla kopan bir toplum haline geldiğimiz ya da getirildiğimiz için kendi üreticimize sahip çıkmaktan başka bir alternatifimiz yoktur!

…

Önce Kıbrıs Türk Sanayi Odası sonra da Kıbrıs Türk Ticaret Odası yöneticileri sanki ağız birliği yapmış gibi et ithali konusunda destek açıklamaları yaptılar…

Şaşırdık kaldık doğrusu!

Bu ülkenin iş insanları ülke hayvancılığını sanki de bitirmek için ithal ete destek atışı yapıyorlar…

Hayvancının durumu zaten çok parlak değil!

Et fiyatları tavan yapmış…

Pahalılık kaçakçılığı tetiklemiş!

İnsanlar artık kilo ile değil gramla et almaya başlamış…

İş dünyası çözümü ithalatta görüyor!

Maksat belli;

Hayvancı batsın, iş adamı çıksın…

Buyurun buradan yakın!

…

Bedeli ne olursa olsun…

Kıbrıs'ta üretilen her şey ve dolayısıyla üretici desteklenmek zorundadır!

Hem de bedeli ne olursa olsun…

Zaten girdi ve çıktılara bakıldığında arada derin bir uçurum varken, binlerce kişinin ekmek yediği hayvancılık konusunda da böyle absürt kararlar alınırsa üretimin dibine kezzap suyu dökmekten başka bir şey değildir bu tür açıklamalar!

İyi o zaman…

Bizde hayli pahalı olan hellimi, sütü, tüm süt ürünlerinin ithali için de girişim başlatılsın!

Hele de hellimci işletmeciler ürünlerine son bir yılda yüzde 100 zam yaparken bu ürünlerin Türkiye'den ithal edilmesi hakkı doğmaz mı tüketici için!

…

Ticaret ve Sanayi odaları yöneticilerini, üreticiye darbe anlamına gelen bu açıklamalarından ötürü kınıyoruz…

Siz daha faza cep dolduracaksınız diye hayvancının ekmeğine göz diktiyseniz ne yazık sizlere!

Başında bulundukları kurumları kendi bireysel çıkarları için kullananların bu memlekete bir gram bile faydası olmaz…

"Devlet hastanesinde ücretli bakım olmaz…"

"Devlet hastanelerinde ücretle hasta gören doktor arkadaşlar, daha iyi gidin bir özel hastaneye dahil olun.

Hastanede ücretli bakım olmaz.

Bu uygulama ile devlet hastanesine giden Sosyal Sigortalı ve Güçsüz insanlara verilen zaten çok da kaliteli olmayan ücretsiz hizmetin hiç olmamasına yol açılacak.

Parası olmayanın hizmet alamamasına neden olacak olan
bu hatadan dönün.

Hedefimiz tam ücretsiz ve kaliteli sağlık hizmeti vermek olmalı…"

(Mehmet SEYİS)

"Bizden uyarması…"

"AK Parti yönetimi aklını başına toplayıp Kıbrıs'taki faaliyetlerine ilişkin kendine çekidüzen vermezse kısır tartışma ortamı büyüyecek ve hiç içinden çıkılamaz bir hal alacaktır.

Onuru zedelenen, mağdur durumuna düştüğünü hisseden birey ve toplumların rasyonel tepkilerle meseleleri ele alması beklenemez.

Bizden uyarması…"

(Birikim ÖZGÜR)

Bu resim her şeyi anlatıyor…

Aylardır, yıllardır yazılıp çiziliyor…

Lefkoşa-Güzelyurt yolu üzerindeki Alayköy gece kulüpleri bölgesi!

Tüm eleştirilere rağmen burada ana yolun üzerindeki aydınlatma lambaları bir türlü sağlıklı olarak çalışmıyor…

Dün Yeni Düzen'de yayınlanan bu fotoğraf da her şeyi gözlen önüne seriyor!

Devletin yolları zifiri karanlık…

Gece kulüpleri karnaval alanı gibi ışıl ışıl!

Çarşaf liste çarşafa dolandı!

Seçim ve halk oylaması yasasında önemli bir değişiklik yapıldı…

Ama sanki de yeni yasa kullanılmayacak gibi gözüküyor!

Şu tüm ülkede oy kullanılacak yeni çarşaf liste meselesi…

Ama açıklamaları akılırsa bu yasayı yapanlar günü birlik bir çalışma yaptılar ve memleketin gerçeklerini göz önünde bulundurmadılar!

Durum böyle olunca da çarşaf listenin çarşafa dolanacağına kesin gözüyle bakılıyor…

İnsanların tatiline bari karışmayın!

Doğruluk ve dürüstlük bazen işe yarayamayabiliyor…

Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Özdemir Berova bir haftalığına tatile çıktığını sosyal medyada paylaşınca ortalık kalktı oturdu!

Tecrübesizliğin kurbanı oldu…

Ama belli ki dersini almış!

Tatil resimlerini genelde sosyal medyada paylaşan Berova tepkiler nedeniyle bu kez paylaşımda bulunmadı…

Bu arada;

Bakan ya da kim olursa olsun, her insanın bir özel hayatı, tatil yapma hakkı vardır!

Bunu eleştirmek kimin haddine!

Lüks araçların caka attıklarına aldanmayın!

Seyrüsefer affının uzatılmasına çoğu kesim tepki gösteriyor bunda halkı yönleri de var…

Ödeyenlerin kendini enayi gibi görmesi de doğal!

Ama bir gerçek var ki seyrüsefer harçlarını ödemeyenlerin büyük kesimi lüks araç sahipleri…

Trafiğe yakalanınca ceza makbuzunu ödüyorlar ama yüksek olan haçlarda zorlanıyorlar!

Bir başka gerçek var ki onu da bir banka müdürü arkadaştan ödendik…

Orta halli araç için bankalardan kredi alanlar taksitlerini öderken lüks araç alanlarda büyük ödeme zorlukları yaşanıyormuş!

Hatta bir çoğu hacizlik duruma kadar gelmiş…

Demek ki lüks araçlarla caka satanların durumu tamamen görsellikten ibaret!

Aldanmamak lazım…