Akıncı birilerine söz mü verdi?

Yayın Tarihi: 19/09/17 07:30
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Din İşleri Dairesi Talip Atalay'dan 'pes' dedirten açıklamalar…

Hem de Rum basınına!

Basının Rumu da Türkü de fark etmez de…

Açıklaması biraz da denize düşen yılana sarılır misalinden oldu!

Mensubu olduğu ülkenin önemli bir makamında oturuyor ama, ülkesini kötülüyor Rum medyasına…

Sözde çözüm yanlısıymış!

Hrisostomos ile birlikte gayet iyi bir şekilde dinler arası diyaloğu sürdürüyormuş…

Bu diyaloglarda Kıbrıs Türkü için ufacık bir şey elde etmiş mi ondan bahsetmiyor!

Belli ki Güney'de kendini iyi pazarlamış…

Rum basınının gözüne girmiş!

Kıbrıs Türkünü kötüleyen orada göze giriyor ya…

Bir de bu şansını denemek istemiş!

Adam burada Din İşleri Başkanı ama…

Onun derdi dinler arası diyalog!

Nasıl bir diyalogsa artık bu kimsenin bir şey bildiği yok…

Burada da din adamları aralarında parça olmuşlar!

Birbirini gammazlayan gammazlayana…

Kendi camiasının durumu umurunda değil!

Varsa yoksa dinler arası diyalog…

Müzakere sürecinde pek de ahbap olduğu Hrisostomos onlarca kez açıklama yaptı…

Kıbrıs Türklerini yerden yere vurdu!

Sürekli olarak müzakerelerin bitirilmesini istedi…

Nasıl çözüm yanlısıyla artık!

Bizimkinden tek bir açıklama bile çıkmadı…

Oysa başka biri olsa, Hrisostomos'a ağzının payını çoktan verir, sözünü geri aldırıncaya kadar da yüzlerce kez gittiği görüşmeleri sona erdirirdi!

Atalay sadece susmayı yeğledi…

Hrisostomos çözümü baltalayıcı açıklamalar yaparken bizimkisi deve kuşu gibi başını kuma gömdü!

Hala papazı savunmaya devam ediyor…

Kıbrıs Türk basınına değil, Rum basınına!

Aslında perde gerisinde yaşananlar da su yüzüne çıkmaya başladı.

Hükümet Atalay'ın görevden alınmasını isteyen yazı yazdı!

Cumhurbaşkanı ise bunu kabul etmeyerek 'gerekçe' istedi…

Akıncı'ya birileri rica etti, Atalay'ı görevden almasın diye söylentiler çıktığında inanmamıştık ama!

Meğerse ateş olmayan yerden duman çıkmaz sözünü kim söylediyse doğru söylemiş…

İşte Akıncı için iyi bir gerekçe!

Görevden almadığı, kanatları altına almaya çalıştığı Atalay orada Kıbrıs Türküne hakaretler yağdırıyor…

Belli ki bildiği bir şey var!

Bu bile görevden alınması için geçerli bir sebeptir…

Alır mı?

Onu da New York dönüşünde göreceğiz artık…

Birilerine söz verdi mi vermedi mi?

BUNU DA GÖRDÜK YA!

Yeni eğitim yılına hazırdık hazır değildik tartışması…

Sendikalar başka bakanlık hep başka telden çaldı!

Hadi onların atışmasına alışkınız da…

KKTC eğitim tarihinde bir ilk yaşandı ve dün penceresiz eğitimi de görmüş olduk!

Çünkü yaz boyunca yapılması gereken şeyler son bir iki haftaya sığdırılmak istendi…

Devlet okullarında dün başlayan eğitim yılında eğer bazı binalarda pencere yoksa aslında en anlamlı cevap budur bizce…

DOKTORLAR ÖDENDİ!

Çoğu emekli ve devlet hastanelerinde hizmet alımı şeklinde alınan hekimler…

Sistemsizlik nedeniyle tam 5 aydır ödenmiyorlardı!

Nihayet dün hepsi ödendi…

Olayın kötü yanı; devlet ciddiyetsizliğidir!

İyi yanı da; birikmiş olan 5 aylık birden ödenince ellerine toplu para geçmiş oldu…

Bardağın iyi tarafından bakmak gerek!

"SÖYLENMEKTEN ÖTE GEÇMEZ…"

"Yeni yapılan dersliklerin yapılış şeklini konuşuyoruz ama 23 Nisan İlkokulu mesela 1.000 kişiyi aşmış, bu kadar çocuk bir ilkokul için çok mu değil mi konuşmuyoruz?

Alayköy civarına bırakılan tavuk pisliklerinin yaydığı kokuyu konuşuyoruz ama bu pislik niye bu denli kokuyor, hepimizin tükettiği bu tavuklara ne veriliyor ki böylesine ağır kokuyor?
Antibiyotik?
Bunu konuşmuyoruz!

Okullardaki öğretmen açığını ,inşaatların yetişmediği yönünde muhalefet yapıyoruz da bu nüfus artış hızına yetişmenin mümkün olmadığını konuşmuyoruz!!

Sorunların yarattığı etkiden çok sorunların sebebini konuşmaz isek bu yaptığımız söylenmekten öteye geçmez…"

(Murat ŞENKUL)

SADECE MERAK İŞTE?

YDP YOK MU?

Bazı anket sonuçlarına YDP kurmaylarının tepkisi haklıdır…

Sonuçta YDP adında bir siyasi parti vardır ve seçimlerde ne kadar oy alacaklarına da seçmen karar verecektir!

Ama birtakım anketlerde YDP'nin isminin bile zikredilmemesi buna yapılan eleştirileri de haklı çıkarmaktadır…

15 TL'YE FASULYE OLUR MU?

Vatandaş açık pazarları genelde ucuz olduğu için tercih eder…

Belki eskiden öyleydi ama şimdi değil!

Pazar günü ben de gittim Lefkoşa açık pazarına maşallah 15 TL'den daha düşük taze fasulye göremedim…

Dahası var…

5 TL'den aşağıya meyve de yoktu!

Bunun cevabı da gayet basit:

Açık pazarlarda artık üretici değil aracılar tezgah açıyor!

TRAFİĞE ÇARE VAR MI?

Okulda öğrencisi olanların dün sabah yoğunlaştıkları şikayet okulların eksikliği filan değil trafik karmaşası oldu…

İşte o şikayetlerden birkaçı:

Gönyeli-Ortaköy: 30 dakika…

Kermiya-Okullar Yolu: 40 dakika…

Yenişehir-Metehan: 35 dakika!

Var mı buna bir çareniz?

KAZI-KAZAN'A NE OLDU?

En çok kazı-kazan bileti satanlar soruyor…

Bir seneyi geçti ama biletler hala ortada yok!

Neymiş efendim ihale kargaşası yaşanıyormuş…

İşimiz gücümüz bahaneler üretmek!

Devletin büyük paralar kaybettiği kazı-kazan olayında sanki de perde gerisinde başka şeyler yaşanıyor ve biz de uyuyoruz!

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları