Meclis'te içki aleminde başka kimler vardı?

Yayın Tarihi: 15/02/18 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Bu yazı aslında Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay için de kaleme alınmıştır…

Hoşgörülü, ılımlı ve biraz da yavaş olduğunu bilmeyen yok!

Sevilen ve sayılan bir kişilik…

Ama sorumluluğu o kadar büyük ki!

Bu ülkenin en üst makamı Cumhurbaşkanlığı ise ikinci makam ise Meclis Başkanlığıdır…

Yeri geldiğinde Cumhurbaşkanına vekalet eder!

KKTC'yi yurt dışı ziyaretlerde temsil eder…

Yurt dışından gelen üst düzey yöneticileri karşılar!

Hem Cumhuriyet Meclisi'nin hem de Kıbrıs Türk insanının vitrinidir…

Ama en önemli özelliği de Meclis'i layıkıyla yönetmesidir!

Halkın iradesinin yansımasıdır çünkü o kutsal mekan…

…

İki gündür Meclis'teki içki alemini tartışıyoruz…

Hedef tahtası olarak da Doğuş Derya seçildi belli ki!

İddia içti ve açtı ağzını yumdu gözünü…

Bütün eleştiriler onun üstüne yapılıyor!

İçti ya da içmedi, kimse gözleriyle görmedi çünkü…

Ama asıl soru şu olmalıdır;

Doğuş Derya Meclis içerisinde bir mekanda içti…

Bu mekan kimindi?

Hangi başka milletvekilinin?

Meclis'e içkileri kim soktu?

Daha da önemlisi;

İçki aleminde kimler vardı?

…

Bütün bunlar cevaplanmazsa bu sorun hiçbir zaman çözülmez…

Doğuş Derya, kamuoyunun gözünde hep ayaş milletvekili olarak anılacaktır!

Günahı boynuna tabi ki…

Ama ya diğerleri?

İçki olayından dolayı Derya'yı yerden yere vurabilir, ya da bu konuda siyaset yapabilirsiniz…

Ama bu çok doğru olmaz!

Çünkü perde gerisinde olayın çok başka bir boyutu var…

Söz konusu içkiler bir başka vekil tarafından odasına sokuldu ve içenler arasında başka vekiller de vardı!

Onlar ise yaşananlardan sonra sindi kaldı…

Ağızlarını bıçak bile açmıyor şimdi!

Çünkü bir tane günah keçisi yaratıldı ya…

Sözümüz onlara;

Delikanlıysanız çıkarsınız ortaya 'biz de içtik' dersiniz!

Var mı bu cesaretiniz…

O isimleri de çok iyi biliyoruz, kimin odasında içildiğini de!

…

Onun içindir olaya kişiler üzerinden bakarsak yanılırız, kamuoyunu da yanlış bilgilendiririz…

Bunun adı da çirkin siyaset olur!

Onun için bu yazıyı Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay'a ithaf etmek istedik…

Bu ülkede bir takım bakanlıklarda, dairelerde içki alemi yapıldığını herkes çok iyi bilir!

Bunların görüntüleri de geçmişte yayınlanmış, deşifre edilmiştir…

Ama Cumhuriyet Meclisi'nde böyle bir rezalet yaşanmasını kabul etmek, içimize sindirmek, ya da unutulup gitmesini beklemeyi kimse bizden beklemesin!

Uzun ve yorucu geçen meclis oturumlar da dahil…

Hele böyle kargaşa ve tartışması bol bir mecliste bazı vekillerin alkol alması, ileride çok daha vahim olayların yaşanmasına neden olabilir ve bunun da altından kimse kalkamaz!

Sayın Uluçay;

Lütfen bu olayın kapatılmasına izin vermeyin…

Adımızdan emin olduğumuz gibi bundan da eminiz ki siz de içkileri kim getirdi, kimin odasında içildi, kimler içti bu bilgilere sahipsinizdir!

Bir daha olmaması, yeni bir rezalet yaşanmaması adına bu olayın peşini bırakmayın deriz…

İster vekil, ister bakan kim olursa olsun, Cumhuriyet Meclisi gibi çok önemli bir kurumun saygınlığını ayaklar altına alma hakkı yoktur, eğer alırsa da bunun bedelini mutlaka ödemelidir!

Kıbrıs sorunu bitti mi?

Hükümet programının en önemli eksikliği…

Hepsini geçtik ama Kıbrıs sorunu konusunda bir yol haritasının olmaması biz de büyük eksikliktir!

Tabi ki bu konuda hükümet olan 4 parti aynı düşünmüyor…

Ama sırf hükümet olsunlar diye de bunun programa dahil edilmemesi çok önemli bir konunun önemsizleştirilmesinden başka bir şey değildir!

Hükümetler sadece iç konularda değil dış konularda da politika üretmek mecburiyetindedirler…

Sadece Merak İşte?

Teknecik ve kanser!

Geçmiş hükümetler bir türlü beceremedi…

Devletin malı olan Teknecik'te hala filtre yok ve zehir saçmaya devam ediyor!

Geçen sene ilk defa kar eden Kıb-Tek nasıl olur da hala paraya kıyıp da şu filtreyi takmaz insanın aklı almıyor…

Halkın sağlığının bu kadar önemsiz gibi davranılması ve gerekenin yapılmaması kanser hastalıklarını daha da artıracaktır ve bunun hesabını da kimse veremeyecektir!

Halkla ile birlikte hükümet olacağını söyleyenler;

Halkı zehirleyen şu zehri artık ortadan kaldırın!

İstifa çözüm mü?

Yeni Erenköy Belediyesi Meclis Üyeleri dün belediyenin anahtarını bakanlığa teslim ederek havlu attılar…

Top artık bakanlıkta!

İyi de istifa bir çözüm müydü yani?

Bu belediyeyi kim batırdı, nasıl batırdı, bunu hesabı kimden sorulacak ya da meclis üyelerinin bunda payları ne, konu kapandı mı şimdi!

Çeler başaracak mı?

Lapta Huzurevi…

Her ilgili bakanın yaptığı gibi Zeki Çeler de yaşlıları ziyaret etti ve yeni binanın yapılması için girişim başlatılacağını açıkladı!

Göreve iyi aşlayan ve farkını gösteren Bakan Çeler için çok büyük bir imtihan olacak burası…

Çünkü artık buradaki yaşlılarımız yılın birkaç gününde sahte gülücükler atan ve sırt sıvazlayan yetkilileri değil, yeni ve çağdaş binalarına kavuşmak istiyorlar!

Orman çalışanları sahipsiz mi?

Kaçak odun kesimleri…

Şömine mevsimi ya!

Bazı kurnazlar ormanlardan kaçak olarak kestikleri ağaçları vatandaşa satıyorlar…

Tek kuruş sermaye koymadan!

Bu arada orman çalışanları da tehdit ediliyor…

Demek ki bunlar da orman mafyası olmayı kafalarına koymuşlar!

İyi de bizim orman çalışanlarını kim koruyacak?

Dağın tepesinde başlarına bir şey gelse bunun hesabını kim verecek?

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları