Kamu kambur olduğu müddetçe…

Yayın Tarihi: 16/07/18 07:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

Hükümet bunu ilk kez yapıyor…

Bugün Bakanlar Kurulu toplanıp bir basın toplantısıyla alınan ve alınacak olan ekonomik önlemleri açıklayacak!

Belli ciddi bir çalışma yapıldı ve vatandaş ile paylaşacaklar…

İyi niyetli olacaklarından kuşkumuz yok!

Sonuçta hükümete iddialı geldiler, şanssız bir döneme rastladılar ancak adı üstünde hükümet oldukları için de yaşanan sıkıntılara bir şekilde çözüm üretmeye çalışacaklar…

Umarız vatandaşın önüne bugün eski hükümetleri suçlayarak değil radikal önlemlerle çıkarlar!

Sonuçta sıkıntı çeken bu ülkenin vatandaşlarıdır, çözüm üretecek olanlar da yine buranın hükümetidir…

Çare müessesesi onlardır artık!

…

Şu sıralar evlerin genelinde klima kavgası yaşanıyor…

Hali vakti olanlar tamam da olmayanlar için sıkıntı büyük!

Yeni faturalar artık yüzde 30 daha pahalı gelecek…

Dar gelirli için büyük sıkıntıdır bu!

Diyelim ki Türkiye'den kablo ile elektrik getirilmesi için karar aldılar…

Şimdi bu kararı alsalar ve çalışmalar başlasa deniz altından elektrik iki seneden önce gelmez!

Uzun vade için iyi de kısa vade için hastaya derman olmaz…

KDV de indirime gidebilirler mi?

Bir rahatlama olur ama ya devletin gelirleri!

Ya da katkı payı…

Bu da kurumun gelirlerini alt üst eder!

Peki kurumun çalışanlarına ödenen elektrik katkısı?

Elbette sendika kalkar oturur!

Herkesin elini taşın altına sokacağı bir çözüm nasıl bulunur bu da onların işi…

…

Biz genelde vatandaşın ekonomik zamlardan aldığı nasibi dile getiriyoruz…

Tamam vatandaşın sıkıntısı büyük ama ya iş dünyası ve esnaf?

Onun için reçete yazarken daha geniş ekrandan bakmak lazım olaya…

Sonuçta özellikle özel sektör de bir şekilde desteklenmelidir!

Özellikle elektrikte otellere verilen yüzde 10'luk teşvik son zamla eridi gitti…

Ülkeye hem turist getiriyorlar hem de istihdam alanları açıyorlar!

Yatırımcı düşmanı olacak halimiz yok ya…

Yapılan zamlardan sadece vatandaş değil tüm kesimler etkileniyor!

Onun için hükümetin işi öyle görüldüğü gibi kolay değildir…

Her şey kaynak meselesi!

Kaynak yoksa kim nasıl önlem alacak ki?

…

Bizde en büyük sıkıntı kaynakların genelde özele değil kamuya akıtılmasıdır…

Bütçenin yüzde 85'inden yukarısı maaşlara gidiyorsa özele kim el atacak?

Ne yazıktır ki şimdiye kadar gelmiş geçmiş hükümetlerin hiçbiri orta dengeyi sağlayamamış, biraz da siyasi rant meselesi yüzünden ağırlığı kamuya vermiştir!

Kamu harcamaları bir yana…

Bir yılda devlette 120 Milyon TL'lik ek mesai mi olurmuş?

Bu da kamu çalışanlarına sağlanan katmerli kıyaklardan birisidir…

Onun için gençler hem de haklı olarak özele değil kamuya kapağı atmak için yarış içindedirler!

Bu bir sırtını devlete yaslama yarışından başka bir şey değildir…

Diyeceğimiz şudur;

Muhakkak ki hükümet olanakları çerçevesinde bugün aldığı kararları açıklayacaktır…

Ama önemli olan artık kamunun devletin sırtında kambur olmasından kurtarılması meselesidir!

Kamu devletin sırtında yük olmaktan çıkarılmadığı sürece de alınan önlemler günü kurtarmaktan öteye geçemeyecektir…

Sahte raporlar devam!

Bir hekim arkadaşla kliniğinde kahve sohbetindeyiz…

Kendisine gelen telefonlardan sürekli sohbetimiz bölünüyor!

Randevu isteyenler var, hal hatır soranlar ver, reçete isteyenler var…

Ama en çok istenen ne bilir misiniz?

Hasta raporu!

-Doktor benim hasta raporu tamam mı?

-Perşembe ve Cuma yaz ki hafta sonu ile tatil uzasın!

-Bizim hanımın kini unutma lütfen…

Hekim arkadaş bunları samimiyetle aktarıyor bize!

Haliyle soruyoruz;

Hepsine de hasta olmadıkları halde rapor yazıyor musun diye!

Biraz duraksıyor ama itiraf ediyor…

"Ben yazmasam başka doktora yazdıracak…" diye…

Sonra ekliyor;

"Hasta raporlarını para karşılığı olarak yazanlar bile var"

Aslında yazmaması gerek, yasa dışı bir imza bu ama…

Özelde de genelde sistem böyle yürüyor!

Al gülüm-ver gülüm meselesi…

Kamunun kaytarıcıları kendilerine sahte rapor yazmayan hekimleri anında değiştiriyor, muayenelerde başkalarına kaçıyormuş!

Bu ülkenin en büyük ihtiyacıdır, Kamu Reformu'nu daha fazla bekletmeden yürürlüğe koymak…

Sadece Merak İşte?

Terör Yasası niye geçmiyor?

Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi basın toplantısında çok önemli mesajlar verdi…

Hatta FETÖ konusunda hükümet edenlere de ciddi sitemde bulundu!

Teröristler hem kamuda hem de özelde cirit atıyor ama yasa olmadığı için bunlara dokunulmuyor…

Akıl tutulması gibi bir şey bu!

Hükümetler bu yasayı geçirmekten niçin çekiniyorlar?

Gocundukları bir şeyler mi var acaba!

İnternet karın doyurur mu?

Hükümetin bazı bakanları icraat yapmaya çalışıyor ama yine de muhaliflere yaranamıyorlar…

İnternetin ucuzlatılıp hızının artırılmasını bile beğenmediler!

Diyorlar ki;

İnternet karın mı doyurur?

Ve Süpanallah yani…

Memleket 7'den 70'e internet bağımlısı olmuş, bunların söylediklerine bakın siz…

Birkaç saat internete girmesinler de görelim kendilerini!

Bakanlık niye suskun?

Öğrencilerin Çanakkale ziyaretleri yine gündemde…

Bu ziyaretlere şiddetle karşı çıkanlar var!

Şimdi de öğrencilere şort götürmemeleri konusunda uyarı yapıldığını ortaya atıyorlar…

Aslında olayı çarpıtıyorlar!

Böyle bir çağrı var ama başka türlü…

Yetkililer öğrencilere şort uyarısı yapıyor ama bunu da şehitlerin kabirlerine yapılan ziyaretlerde istiyorlar!

Bu arada Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı'nın bu konularda suskunluğunu da anlamak çok güç…

Polis sayısı yetersizdir!

Geçenlerde polis teşkilatına 80 istihdam için münhal açıldı sevindik…

Zira polisimiz çok zor şartlarda büyük özverilerle çalışıyor!

Ama sonra öğrendik ki bu rakam da öyle abartılacak bir rakam değil…

80'den daha fazla emekliye çıkan varmış!

Yani elde var sıfır olayı…

Oysa polis açığının bine yakın olduğu da biliniyor!

Konu güvenlik ise kaynak sorununu filan öne atmayın lütfen…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları