Teşhis doğru reçete yanlış!

Yayın Tarihi: 03/12/18 07:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

Zaten bu ülkede hiç tartışılmayacak bir karar alınsa ve ülkenin geneli onaylasa şaşardık…

Örneğin emirname kararı da öyle oldu!

Çok fazla tartışmaya açılmadan hükümetin karar verdi…

Ortalık kalktı oturdu!

Her kafadan bir ses çıkıyor şimdi…

Bölge halkı isyan ediyor!

Hükümet geri adım atmıyor…

Yatırımcı isyan ediyor!

Hükümet daha da sertleşiyor…

Sonuç ne olursa olsun, kaybeden ülke iç barışı olacak!

Söylentiler, çamur atmalar ve akıllarda kalacak olan çeşitli şaibe iddiaları da cabası…

…

Naylon poşetlerin fiyatlandırılması da bundan farksız değil!

Turizm ve Çevre Bakanlığı çok da tartışılıp görüşülmeden bir karar adı ve uygulamaya

geçildi…

Kimisi hak verip destekliyor!

Kimisi de ağır eleştirilerde bulunuyor…

Aslına bakarsanız doğru bir karar bu!

Teşhis doğru ama yazılan reçete insanların gücüne gitti sanki…

Konu her ne kadar 25 kuruşmuş gibi yansıdıysa da aslında bambaşka!

İnsanlar sokakta gördükleri kuruşlara bakmazken ne oldu da naylon poşetlerin paralı olmasına bu kadar tepki koyuyor özüne inmek gerek konunun…

En azından kendi adımıza konuşacak olursak 25 kuruştan daha ziyade yöntem yanlış geldi bize de!

…

Dün geleneksel Pazar kahvaltısına hazırlık için simitçideyiz…

Birkaç simit alıp evimize gideceğiz!

4 simit alıp parayı uzattık ve sorduk;

Naylon poşet için de para istiyor musunuz diye…

"Yok, bizde mecburi değil" cevabını aldık!

Simitçinin poşeti öyle incesinden filan da değil…

Üstünde de firmanın ismi cismi var!

Bu arada bir de dip not koymak gerek simitçi konu olmuşken…

Simit geçen yıl 2 TL'den satılıyordu!

Sonra 3 TL oldu…

Döviz uçunca da 4 TL'ye fırladı otomatikman!

Döviz epey inişe geçti ama…

Simit fiyatları geri çekilmedi!

Bunun da mutlaka sorgulanması gerek…

Döviz artışını fırsat bilenlerin tespit edilmesi için önemlidir!

…

Sonra markete uğradık…

Meyve sebze reyonundayız…

Evin siparişlerini koyduk küçük ince poşetlere!

Sonra diğer market alışverişinde sıra…

Daha sonra da kasadayız!

Kasiyer genç arkadaş sordu;

"Ali poşet istiyor musun" diye utana sıkına…

Tabi ki kucağımda taşıyamayacağıma göre ki markette naylon poşet dışında satılan başka bez ya da kâğıt çanta da yokta 4 naylon poşetin de parasını ödedik!

Bütçemiz filan da sarsılmadı öyle…

…

Çünkü burada konu kuruşlar ve onların toplamları filan değil ki!

Dedik ya yöntemde bir sakatlık var…

Simitçide ücretsiz!

Meyve sebze reyonunda ücretsiz…

Ama markete geldi mi ücretli!

Tamam, çevre için, temizlik için, doğanın korunması için naylon poşetlere tamamen karşıyız ve alınan tüm kararları da şiddetle destekleriz ama…

Bu ayırımcılık niye!

Marketler bu çevre seferberliğinin neresinde duracaklar…

Ya da vatandaş öderken onlar haksız ekstra kazanç mı sağlayacaklar!

Doğal olarak da bu sorular geliyor insanın aklına…

Marketteki kasiyer 100 küsur lira ödeme yaptıktan sonra 'poşet ister misiniz' diye sorarsa ve markette başka bir alternatif olmazsa konu 25 kuruş olmaktan çoktan çıkar insan kendisiyle dalga geçildiğini hisseder!

…

Yine de…

Bir başlangıç için naylon poşetlerin para karşılığı satılması iyi bir başlangıç olabilir!

Ama hiç gecikilmeden bunun devamı gelmelidir ki bu da yine bu kararı alanlara düşer…

Örneğin bu ülkede naylon poşetlerin tamamen kaldırılmasını sağlayabilir misiniz?

Biz buna varız ve tam destek veririz…

Yine çok kullanılan plastik pet şişeler!

Bunlar da doğanın düşmanı değil mi?

Hadi bir cesaret lütfen…

Bunlar sadece doğayı katletmiyor, insan sağlığına da büyük zarar veriyor!

Kaldırın onların da kullanımını…

Tamamen sağlık olan cam şişeye neden geçmeyelim ki!

Biraz pahalı olsun ama en azından sağlığımızı tehdit etmesin…

…

Bir kere şunu kabul etmek gerek…

Çevre konusunda biz devlet olarak, toplum olarak sınıfta kalmış bir ülkeyiz!

Yapılan anketler gösteriyor ki ülkemize gelen turistler en fazla çevre kirliliğinden şikâyetçi…

Hele de bir fırtınalı hava olmasın!

Uçuşan poşetler, havaya kalkan toz, ülkenin her köşesinde görülen moloz yığınları ve yeşilin çok az olması…

Bu ayıbı temizlemek yine devlete ve ülkenin tüm bireylerine düşer!

Bunun için de toplumsal bir seferberlik şar olmuştur…

Ama doğru teşhisin yanında doğru reçeteler yazarak!

Aksi hiçbir işe yaramayacaktır…

Toplumsal münakaşalardan öte!

Sadece Merak İşte?

Aileler niye ilgisiz?

Karpaz'da bir okulda 65 öğrenci öğrenim görüyor…

Okul idaresi veli toplantısı düzenliyor!

Katılım sayısı sadece 17 veli oluyor…

Bu sayı çok garibimize gitti doğrusu!

Bu tür toplantılarda okulun ve öğrencilerin durumu tartışılır…

Bu ilgisizlik de beraberinde birçok sorunu birlikte getirir!

Bakanlığın haberi olsun istedik…

Ucuz bilet işi ne oldu?

Bilet fiyatlarının düşmesi için bir önlem kararı açıklanmıştı…

Anadolu Jet, Ercan'da uçağına görev verecek hem seferler rahatlayacak hem de biraz olsun fiyatlar düşecekti!

Bu karar alınalı epey de zaman oldu…

Ama değişen bir şey yok!

Sıkışıklılık hat safhada.

Fiyatlar ona keza!

Defile parası ne oldu?

Bir işletmenin himayelerinde Lefkoşa Devlet Hastanesi Fizik Tedavi Merkezi'nin yenilenmesi için defile gerçekleştirilmişti geçen yıl…

Sonra bir iddia;

Burada toplanan paralar bakanlığa teslim edilmedi!

Bakanlık yetkililerine bildirdik konuyu hassasiyet gösterdiler araştırdılar soruşturdular…

Ama onlar da para konusunda bir bilgiye ulaşamadılar!

İyi de ne oldu bu para, yoğunlaşıp uçup gitti mi?

Takibe devam ediyoruz böyle biline!

Kadının suçu yok mu?

Evli bir kadın ile bir adamın garip ilişkisi…

Adam kadınla konuşurken aynı zamanda cinsel içerikli resimler de çekiyor!

Belli ki kadının itirazı yok…

Sonra ilişki bozuluyor, adam çekilen resimleri kadının ailesine servis etmeye başlıyor!

Durum öğrenilince de adam tutuklanıp kodesi boyluyor…

Kadın da sanki zem zem suyuyla yıkanmış gibi!

Bir tuhaflık var ama…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları