İrsen Küçük'ün kulakları çınlasın...

Yayın Tarihi: 01/03/19 07:52
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

Oysa toplum olarak ne kadar çok eleştirmiştik kendisini…

Bir Başbakan olarak KKTC nüfusunu tam olarak bilmediği için!

Yerden yere vurduk kendisini…

Hakaretler ettik, alaya aldık!

Oysa doğruyu söylemişti…

Bilmediği bir şeyi bilir gibi nasıl yapacaktı ki!

Konu yıllar sonra bir kez daha gündeme geldi…

Bu kez Serdar Denktaş öyle bir açıklama yaptı ki!

Çek artık nereye çekersen çek…

800 bin nüfusumuz var diyor şimdi Maliye Bakanı!

Ama daha önce 300 değil de 500 bin nüfusumuz var diyenler ağır bir şekilde eleştirilirken şimdi bir devlet yetkilisi söylüyor nüfusun 800 bin olduğu…

…

Olay artık tamamen bir komediye dönüşmüştür…

Nereden bakarsanız artık!

Kimi buna komedi derken kimi de çok rahatlıkla dram diyebilir…

Ortada çünkü nüfusu belli olmayan bir ülke var!

Vatandaşı hadi geçtik…

Bu ülkenin nüfusunu ne Cumhurbaşkanı biliyor, ne Başbakan ne de Maliye Bakanı!

Gülerler adama bu durumlarda…

Ve sorarlar;

Madem yöneticisi olduğunuz ülkenin nüfusunu bile tam olarak bilmiyorsunuz o koltuklarda ne işiniz var, diye!

Yalan mı?

Bu ülkenin nüfusunu bilmeyen o ülke için hangi projeyi üretebilir ki?

Boşa kürek çeker, dostlar alışverişte görsün diye gününü gün eder sadece…

…

Daha da vahimi var aslında bu konuda…

Ülke nüfusu neden bilinmiyor!

Çünkü nüfus sayımı yapılmıyor…

Peki niye yapılmıyor?

Maddi sıkıntılar nedeniyle…

Kaynak yokmuş bunun için!

Peki bu kez de bu iş için niye kaynak ayırmadınız bütçede diye sormazlar mı adama?

Ama işte bizim ülkede böyle hayati konuları sorgulamak, hesap sormak filan kimin haddine…

Hoş sorsan ne olacak diye başka bir soru çıkar karşına!

Çünkü en büyük özelliğimiz umursuzluğumuz…

Sorgulama özelliğimizin olmaması!

Hesap sormayınca da doğal olarak hesap veren de olmuyor…

Basiretsizlik çıkıyor ortaya!

Ama günü gelince bunu kimse kabul etmiyor…

Nüfusu bilmeyince yüzü bile kızarmıyor!

…

Devletin de bu devleti yönetenlerin de ayıbıdır nüfusu bilmemek…

Bu ülkenin yıllık bütçesinin yüzde 85'i maaşlara gidiyor!

Bu yetmiyor her yıl bir de 150 milyon TL ek mesailere ödeniyor…

Çünkü bunlara kaynak ayrılıyor!

Ama nüfus sayımına gelince para yok şikayetleri başlıyor…

Para yoksa sayım da yok!

Sayım olmayınca planlı yapılanma yok, sağlıkta eğitimde sağlıklı proje yok, yok oğlu yok…

Nasıl sıkıya girince bankalara borçlanıyorsunuz!

Alın size bir borçlanma sebebi daha…

Kapın parayı yapın sayımı!

Yok hala şikayete devam ederseniz, ve ele güne karşı bu ülkeyi komik duruma düşürürseniz o da çok ayrı bir muamma…

Onun için İrsen Küçük'ün kulakları çınlasın!

Ama zamanında onunda dalga geçerken, eğer şimdi bu devleti yönetiyor ve hiçbir şey değişmemişse İrsen Küçük'e bir özür borçları olduğunu unutmasınlar…

"Eşitlendik mi?"

"Güney'in nüfusu 840 bin civarı, Serdar'a ve Tufan'a göre KKTC nüfusu 800 bin. Yani eşitlendik. Öte yandan Ayşegül Baybars nüfusu bilmediğinden dolayı utanç duyuyor. Ama ona göre sadece KKTC vatandaşların sayısı 350 bin. Bütün bunlar da bize ne kadar gayrı ciddi bir hükümetçilik oyunu içerisinde olduğumuzu gösteriyor. Akademisyenler hükümeti ancak bu kadar bilimsellikten uzak olabilirdi. Yazıklar olsun..."

(Mete HATAY)

"Anlayan varsa…"

"KIB-TEK'de değişen ne? Ahmet gitti Muharrem geldi... Elektrik Mühendisi gitti... Emekli Koop İşleri Dairesi Müdürü geldi İşi bilen mesleği olan yöneten gitti yerine para ve muhasebeden anlayan geldi Yönetim Kurulu üyeleri aynı kaldı. Bakanın şikâyetçi olduğu kararlarda imzası olanlardan Sadece Başkan gitti. Bu değişimi anlayan varsa anlatsın…"

(Arif ALASYA)

"Koltuk için…"

"Berova daha 2 gün önce "UBP TMT'nin siyasal uzantısıdır" diye haddini fazlası ile aşan bir cümle kurmuştu. Birisi o vekil efendiye TMT'nin neden kurulduğunu ve neferlerinin neden can verdiğini bir kere daha anlatsın ve kafasına kazısın. Koltuk için kıvrananlardan TMT'ci olmaz! 6 bakanlık alacaksınız diye ülkenin altını daha ne kadar oyacaksınız bakalım?"

(Aktaç ATAİ)

Sadece Merak İşte?

Sağlıkta tasarruf olunca!

Devlet Hastanelerinde artık kâğıt tasarrufu başlatıldı…

Bundan böyle tahlil sonuçları filan kâğıda çıkarılmıyor!

Tasarruf fikri iyi güzel de…

Bu sağlık konularında olunca insanın içi acıyor!

Biraz akıllı olsalar ve tahlil için gelen hastalardan birer top A4 kâğıdı isteseler vermeyen olur mu acaba?

BRT, TRT'leşiyor mu?

Anlaşılan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, ekranlara çıkmama kararından vazgeçti…

Oysa Rum Lider Anastasiadis ile bu konuda anlaşmışlardı, vardır bir hikmeti muhakkak!

Ancak Akıncı'nın dün akşam ki programda gazeteci olarak devletin iki kurumu olan BRT ve TAK müdürünü muhatap alması yanlıştır, düşündürücüdür…

Özel sektörde çalışan gazetecileri de dışlamaktır!

BRT de artık TRT'ye benzetilmeye çalışıyorsa o da daha da vahim bir durumdur…

Xanax uyutur mu?

Son günlerde duyunca en üzüldüğüm konuların başında geliyor…

Bazı tanıdığımız, sevdiğimiz insanların bir takım sorunları nedeniyle xanax adlı ilaca sarılması!

Kimi buhrandayım diyor kimi uyuyamıyorum…

Al xanaxı vur kafayı!

Ne yazık ki bazı meslektaşlarımız da artık bu illet ilaca başvuruyor…

1 tane yetmez 2 tane diyenler de var!

Yapmayın Allah aşkına…

Hastane reklamları devam!

Bizde hastane ve hekim reklamları yasak…

Genelde bu konuya uyulur ama!

YDÜ Hastanesi belli ki kendini devletin üzerinde gördüğü için yasa delmeye devam ediyor…

Yok şu hastalığı iyi etmişler yok şu adamı hayata döndürmüşler!

Reklamlar geçidi hala devam ediyor…

Ve ne yazıktır ki buna müdahale edecek tek bir cesaretli makam da yok!

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları