Varsa yoksa seçimler!

CTP, 19 Nisan seçimlerinden dersini almamış olacak ki yine aynı hataları Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de vizyona koymaya hazırlanıyor.

Bu kafayla giderlerse Talat'ın Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kaybetmesinin baş aktörü olmaya aday görünüyorlar.

19 Nisan seçimlerine çok az bir süre kala siyasi çizgisinde büyük bir değişiklik yapan Kıbrıs gazetesinin üstüne gittiler.

Bunu siyasi çizgi değişmeden yapsalardı bu toplum onları alkışlar, bunun da meyvelerini seçimlerde toplarlardı. Bu olay ellerinde patladı.

Sonra Ergenekon olayını KKTC'ye taşıdılar, bu da ellerinde patladı.

Şimdi de anladığımız kadar Ergenekon olayıyla yeni bir senaryoyu Cumhurbaşkanlığı seçimlerine taşıyacaklar ve Talat'a seçim kaybettirecekler.

Türkiye'de, Sabah, Star ve Yeni Şafak gibi gazetelerin kimlere hizmet ettiği belliyken, bu yayın organlarını iktibas ederek KKTC'ye taşımak istedikleri olay bu kez Cumhurbaşkanlığı seçimlerini de etkileyecek ve ters tepki yaparak bu kez Talat'a büyük zarar verecekler.

Ayrıca seçimlere bağımsız aday olarak katılacağı kesinleşen Talat ile CTP'nin bu kadar içli dışlı olması da bağımsızlığa gölge düşüren bir unsur olacaktır.

…

Dün gelen telefonların yarısından fazlasında konu bereketli yağmurlardan dolayı yaşanan sıkıntılardı.

Siyasetçisi de aradı, sivil toplum örgüt temsilcisi de, diğer okurlar da.
ÖRP Genel Başkanı Turgay Avcı, telefonda çok kızgındı.

Herkes Cumhurbaşkanlığı seçimlerine düştü halkı düşünen yok diye resmen isyan etti.

Minicik ilk okul öğrencilerinin dizlerine kadar yağmur suyu altında görünce haklı olarak tepkisini dile getirdi.

Haksız da değildi yani! Hoş kendisi de bir siyasetçi özüm de onların işi ama, bizim siyasiler halkın sorunlarından o kadar soyutlamışlar ki kendilerini, vatandaş dışarıda ne gibi sıkıntılar yaşıyor, kimsenin umurunda bile değil.
Yine, Aydınlık Yarınlar Hareketi'nin dinamik başkanı Anıl Kaya da Mağusa yolunda biriken sular yüzünden yoldan çıkmış neredeyse tarlaya uçuyormuş, 'böyle memleket olur mu…' diye başladı yöneticileri haşlamaya!

Haksız da değiller. Ama bu ülkenin yöneticileri halkın gerçek sorunlarıyla değil de, rant peşinde koştukları müddetçe, yakın bir gelecekte bir hiçbir sorunun çözümleneceğine inanmıyoruz.

…

Önümüzde Cumhurbaşkanlığı seçimleri var, belki bu arada tepeden inme bir referandum bile gündeme gelebilir. Sonra da yerel seçimler.

Bu da demektir ki, en azından bir altı ay daha ülke gündeminden, vatandaşın çilelerinden çok seçimler, tahminler, adaylar ve vaatler konuşulacak, partiler birbirlerini tuş etmek için türlü yollar deneyeceklerdir.

Elbette ki seçimler demokrasinin vazgeçilmez sınavlarından biridir ama, siyasilerin ülke gündeminden kopuk olarak sırf ihtirasları uğruna akıl almaz seçim hazırlıklarının hepsi de toplumsal barışı torpillemekten öteye gidememektedir.

Coşar: Maceraya niyetim yok!

Adı bir süredir Cumhurbaşkanlığı seçimleri için 'ortak aday' olarak anılan deneyimli politikacı eski DP Genel Başkanı Salih Coşar, adaylık konusunda açıklamalar yaparak böyle bir niyetinin olmadığını, maceraya girmek istemediğini söyledi.

Dün sabah telefonda bir süre görüştüğümüz Coşar, kendisinin sağda işbirliği ve ortak bir adaydan yana olduğunu, ancak UBP'nin bu işbirliğine yanaşmadığını belirtti.

Aslanköy kavşağına dikkat!

Ülke genelinde yaşanan yağışlı havalar çiftçinin yüzünü güldürürken, ana yollarda biriken yağmur suları sürücülere tehlikeli anlar yaşatıyor.

Aslanköy kavşağı başta olmak üzere Lefkoşa-Mağusa yolundaki bir çok bölgede yağmur suları asfaltı kaplarken, trafik kazalarında beraberinde geliyor.

Yıllardan beridir bu soruna çözüm bulunmadığını söyleyen vatandaşlar, yetkilileri sert dille eleştiriyor ve vurdumduymazlıkları nedeniyle protesto ediyor.

"Sertoğlu'na yakışmadı!"

K.Kaymaklı Spor Kulübü Başkanı, İşadamı Hasan Sertoğlu'nun dün bu sayfada mahkumlar için söyledikleri sözlere mahkum ailelerinden ve vatandaştan tepki geldi.

Mahkum ailesi olduğun söyleyen bir okur, söylenenleri okuyunca gözlerine inanamadığını söylerken, bir başka okur da belediye başkanlığına hazırlanan bir adayın böyle acemice açıklamalarına anlam veremediğini belirtti.

Yine bir siyasimiz de bu sözlerin doğru olması halinde bir skandal teşkil edeceğini, kader mahkumları için bu tarz konuşmaların hoş olmadığını ifade etti.

Günün Fıkrası

Cennetin anahtarları…

Peder ve Bahadır ölürler ve cennetin kapısına giderler. Kapıda bir melek beklemektedir. Melek Pedere sorar ;

Hiç günahın var mı ? Peder ;

- Aziz melek ben rahiptim , tüm hayatım boyunca tanrıma dua ettim, karıma ve çocuklarıma sadık kaldım , insanlara ve hayvanlara hep yardım ettim.
Melek " Çok iyi bunları biliyorduk zaten al sana cennetin gümüş anahtarı. "der ve sonra Baha'ya döner. " Senin hiç günahın var mı Baha? "

Baha; " Ben de her zaman hayvanlara ve insanlara iyilik yapardım ama tanrıya çok dua etmedim açıkçası birde günahım var çok sert ve hızlı araba kullanırdım"

Melek Bahadır'a döner ve ; " Bunu da biliyoruz . çok iyi al sana cennetin altın anahtarı "

Peder bu olaya sinirlenir;" Ben hayatımı insanlara, Tanrıya adadım sizde gidip bu adamı cennette benden üstün tutuyorsunuz "

Melek gülerek ; " Oğlum , sen vaaz verirken herkes uyuyordu , ama bahadır araba kullanırken herkes dua ediyordu "

MESAJ KUTUSU >>