Ben olsam ne yapardım?

Yayın Tarihi: 04/02/10 08:10
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

Bakan Taçoy yukarıdaki soruyu dün canlı yayında bana sordu?

Sen bakan olsan, KTHY konusunda ne yaparsın diye!

Cevaplamadım, çünkü ben bakan değildim.

Çare müessesesi de biz basın mensupları değiliz!

Ama her alanda çalışanın yanında olduğumuzu kesin bir şekilde söyleyebiliriz.

Konu KTHY çalışanlarının maaş alamama konusuydu.

Sorumlu bakan olsam öncelikle bu ayki maşamı almaz bir kenarda tutardım!

Taksitlerim varsa ödemez, çocuğuna harçlık vermez, kredi kartı borçlarımı yatırmaz, evime bir zırnık masraf yapmazdım.

Böylelikle hiçbir şey yapamıyorsam en azından ayın başında maaş alamayan çalışanın sıkıntılarını ben de yaşar ve onları daha iyi anlamaya çalışırdım.

KTHY'deki sancılı durum artarak devam ediyor.

Bir zamanlar ayrıcalıklı olarak bilinen çalışanlar şimdi hem maaş alamıyor hem de gelecek korkusu yaşıyorlar.

Tabi ki bunda Bakan Taçoy'un sorumluluğu yok ama, topyekun gelmiş geçmiş tüm siyasilerin ve iktidarların ortak suçu var!

Eğer, bu kurum iktidarların istihdam çiftliği haline gelmeseydi, ahbap dost ilişkileri nedeniyle partizanca işe alımlar yapılmasaydı, bir kısım elit çalışana gereğinden fazla yüklü maaş verilmeseydi, gün gelip rakip firmaların da çıkabileceği hesap edilip de geleceğe yatırım yapılsaydı şimdi ki durumlar yaşanmaz, işler tıkırında gider ve bu huzursuzluk yaşanmazdı.

…

KTHY'nin bize göre en büyük sorunu yönetimlerin istikrarsız oluşlarıdır.

Her gelen iktidarın kendi adamlarını yönetime getirmesi, kendi partisine yakın olanları ansızın terfi ettirip maaşları katlaması ve sonra iktidar değişince bunun tam tersinin diğer parti tarafından yapılması kaçınılmaz sonu da beraberinde getirmiştir.

700'e yakın personeliyle 200 kişi çalıştıran rakip firmaların arasındaki bu derin personel sayısı bile bu günlere gelişin nedenini açıkta ortaya koymaktadır.

Örneğin bu kadar bol nüfuslu kurumda adil çalışma sistemi bile yaratılmamış, turizm sezonlarını ortasında Ercan'da 5-10 personelle hizmet verilmeye çalışılırken, genel müdürlük ve ofislerde sayısız elaman ense yapmıştır.

…

KTHY'nin başarıları hepimiz için gurur kaynağıdır.

En güvenli hava yolu şirketi olması da koltuklarımızı kabartmıştır.

Ama bir şirket 'en' güvenli olup da çalışanını ödeyemeyecek noktaya kadar gelmişse, başarıları da hep gölge altında kalacaktır.

Dün akşam saatlerinde çalışanın maaşlarının yarısının hesaplara yattığını öğrendik.

Ayın dördünde maaşların ancak yarısının hesaplara yatırılmasının sorumlusu çalışanın değil, gelmiş geçmiş tüm siyasilerin ve yönetimlerin ayıbıdır!

Ve Sevgili Taçoy, ben olsam ne yapardım bilir misiniz;

KTHY'nin koçanlarını THY'na teslim eder, ben bu işi beceremedim, buyurun sizin olsun derdim!

Sebze ithalatçısı perişan oldu!

Tahlil cihazlarının arızalı olmasından dolayı sebze ithalatçısının iki gündür limanda bekletilen 3 kamyon mal çürümeye terk edildi.

Konu ile ilgili telefon ederek şikayetini dile getiren tüccar, böyle bir uygulamanın sadece ülkemizde görüldüğünü belirterek hiçbir yetkiliden olumlu cevap alamadıklarını iki gündür limanda bekletilen sebze ve meyvenin çürümesiyle milyarlarca liralık zarara uğrayacaklarını söylediler.

Daha önce de tahlilde kullanılan araçların arızalandığını ama mallarının ülkeye sokulduğunu söyleyen öfkeli tüccar 'bu ülkede iş yapmamamız için ellerinden geleni yapıyorlar' ifadesini kullandılar.

Okur görüşü:

Gençler eğlence yasağına tepkili!

"Sn. Levent ÖZADAM,

Bizler başkent Lefkoşa'da yaşayan gençler olarak bir süreden beridir alınan karar uyarınca Lefkoşa Dereboyu Caddesi üzerindeki işletmelere konan yasak yüzünden saat 24'de maalesef kapı dışarı ediliyor ve eğlence hakkımız elimizden alınıyor.

Her fırstatta Güney Kıbrıs'tan alışveriş yapılmamasını isteyen hükümet yetkilililerinin bu konuya bir an önce el atmasını ve ülke gençlerini Güney Kıbrıs'taki barlara ve eğlence yerlerine mahkum etmemesini istiyoruz. Sesimizi duyurabilmek adına size gönderdiğimiz bu yazıyı yayınlarsanız çok mutlu oluruz."

Lefkoşa'dan bir grup genç...

Okur görüşü:


"Eroğlu istenmeyen adam!.."

"UBP Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Derviş Eroğlu'nun Kıbrıs konusundaki politik duruşu AK Parti hükümeti ve hatta TC Milli Güvenlik Kurulu'nun benimsediği politikalarla pek uyumlu olmadığı görülüyor.

TC Milli Güvenlik Kurulu; iki bölgeli, iki devletli, iki demokrasili bir ortaklık devleti şeklinde ifade edilebilen bir politika saptamıştı.

Bu politikada; "iki" şeklinde ifade edilen yapılardan, müzakereler sonucu "bir" şeklinde ifade edilen bir hedefleyen bir anlayış olduğu görülüyor. UBP ve Eroğlu'nun söyleminde ise "iki"li mevcut durumun kalıcılaşması niyeti görülüyor.

Eroğlu bugünlerde kimse tarafından istenmeyen bir aday.

Hele hele de TC MİLLİ GÜVENLİK KURULU' nun desteklemediği bir adayın kazanması çok zor."

(Raif Bey – Mağusa)

Günün Fıkrası

Para birimi

Ukrayna Kiev de öğretmen öğrencilere para birimlerini sormaktadır.
Öğretmen : "Almanya" der.

Öğrenciler hep bir ağızdan: "Euro" der.

Öğretmen : "Amerika" der.

Öğrenciler hep bir ağızdan: "Dolar" der.

Öğretmen : "İngiltere" der.

Öğrenciler hep bir ağızdan "Sterlin" der.

Öğretmen : "Türkiye" der.

Öğrencilerden ses çıkmaz, öğretmen bir daha sorar.

Bu sefer öğrencilerden biri "Kere" der.

Öğretmen şaşırır,

"Oğlum nereden çıkardın onu" der.

Öğrenci; "geçen Sene ablam tatile Türkiye'ye gitti ve geldiğinde iki "KERE" verdim palto aldım, Bir "KERE" verdim çanta aldım, Bir "KERE" verdim pantolon aldım, dört "KERE" verdim dönüş bileti aldım" diyordu.

MESAJ KUTUSU >>

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları