Bu yıl da kendi ülkemizde tatil yapalım!

Yayın Tarihi: 27/05/10 07:29
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

Biz Kıbrıslı Türklerin kendi ülkelerinden sonra en fazla para harcadığı yeri Güney Kıbrıs diye bilirdik. Zira Güney Kıbrıs'ta kredi kartlarıyla ilgili bir banka zaman zaman ülkelerinde kredi kartı ile yapılan harcamaları açıklar ve bizim de dudağımız uçuklardı.

Hatta zaman zaman güneyde alış veriş yapanlara biraz diklenir, ülke ekonomisin güneye kaymasına sitem ederdik. Oysa bildiklerimiz, yazılıp çizilenler biraz abartılıymış.

Zira, Kıbrıs Türkü kredi kartı ile en fazla harcamayı İtalya'da yapıyormuş…
Hatta harcanan bu para Güney Kıbrıs'ta harcananın tam iki katıymış.
Belli ki İtalya'da harcanan paralar tamamen turizme yönelik ve Kıbrıs Türkü özellikle son 10 yılda yaz tatilinin büyük bir bölümünü İtalya'nın çeşitli kentlerinde ve turizm merkezlerinde geçiriyor.

Bunları niye yazdığımıza gelince; Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durum malumunuz…Ekonominin sıkıntılı olması tüm sektörleri doğrudan etkiliyor.
Bundan lokomotif sektör turizm de nasibini alıyor.

İçte yaşanan sıkıntılara bir de küresel kriz eklendi mi bu turizm sezonunda da insanın çok bir şey beklemesi imkansız. Ama pratik bir takım önlemler en azından turizmi, dolayısıyla ona bağlı yan sektörleri biraz olsun ayağa kaldırabilir.

Yukarıda verdiğimiz bir örnek var, Kıbrıs Türkü her türlü kısıtlamayı yaparak yaz tatilini geçirmek için ya Türkiye'yi ya da Avrupa'nın çeşitli ülkelerini tercih ediyor.

Son birkaç yılda ki Adriyatik turu son moda. Kıbrıs'ta yıllardan beridir görüşemeyenler, dev yolcu gemilerinin içinde Adriyatik turunda artık görüşmeye başladılar.

Yani dış gezilere müthiş bir istek ve talep var! Bu talebin bir kısım nedeni dosta komşuya yaz tatilinin yurt dışında yapıldığını anlatabilmek…
Turizm elbette ki evrensel bir olaydır ve herkes tatilini istediği zaman istediği ülkede, istediği kadar para harcayarak geçirebilir. Buna kimse karışamaz ve itirazı olamaz!

Ama hani diyoruz, içinde bulunduğumuz şu ekonomik sıkıntılarını bu seneliğine göz önüne alıp ta bu yıl tatili kendi ülkemizde geçirsek kötü mü olur acaba?

Avrupa'nın her yerini gezenler gayet iyi bilirler. Aslında coğrafi güzellik olsun, denizi kumu güneşi olsun bir çoğundan fazlamız var eksiğimiz yok…
Daha da önemlisi üzerinde yaşadığımız bu topraklar bizim kendi ülkemiz ve iyi ya da kötü bir turizm potansiyelimiz var.

Acaba, Turizm Bakanlığı sektörün ilgili örgütlerini karşısına alıp da Kıbrıs Türkünün bu seneliğine tatilini ülke içinde hem de daha ucuz ve rahat bir şekilde geçirmesini sağlayabilir mi?

Bu bize göre mümkündür. Kıbrıs Türkü gezip tozmayı sever ama eğer ülkede bir sorun varsa ve bu sorunun çözümü biraz da kendi ellerindeyse, niçin bu kez ülkesinde tatil geçirmeyi düşünmesin ki?

Aslında biraz saksıyı çalıştırsak ve paranın dışarıya çıkmaması için bir seferberlik ilan etsek, Kıbrıs Türkünden bir seferlik bir özveri istesek, en azından bunu bir denesek ne kaybımız olur ki?

Ülkemiz çoğu ülkede olmayan eşiz güzelliklere sahip bir ülke. Biz her ne kadar bunun değerini bilemeyip hakkını tam olarak veremesek de sıkıntılı dönemler pek ala ki bunun için bir fırsat olarak değerlendirilebilir.

Bu ülkede her çeşit bütçeye göre tatil imkanı vardır. Herkesin bütçesine göre paket programlar indirimli olarak yerli turiste sunulursa biz inanıyoruz ki, insanımız tatil seçenekleri arasında birinci sırayı kendi ülkesi olarak seçecek ve gereğini de yerine getirecektir.

Turizmde dışarıda harcanan paranın yarısını bu sene içeride tutabilirsek, turizm sektörü ile yan sektörün en azından biraz nefes alması sağlanabilir.
Bizden önermesi…

KTHY'ye, Acapulco-Kaya Artemis talip!

Ülkemizin turizmde başarılı işletmelerinden Acapulco ile Kaya Artemis Otel'in birlikteliğinde KTHY'nin hisselerinin yüzde 51'inin alınması için hükümete ciddi bir teklif yapıldı.

Hükümetin yapılan teklifin en iyi teklif olduğu kanısına vardığı ancak, yine de spekülasyon konusu olmasın diye bu konuda ihale açılacağını, en iyi teklifi verene şirketin yüzde 51 hissesinin devredileceği belirtiliyor.

Okur Görüşü

"İngiltere'de yaşayanların askerlik sorunları çözülmeli"

"İngiltere' den yazan Serpil Hanım' ı tebrik ediyorum, gerçekten yurt dışında yaşayan askerliğini yapmamış/yapamamış insanlarımız ve tabii onların KKTC de yaşayan aileleri için dert olmuş bir konuya değindi.

Bu insanlar şu veya bu sebepten şöyle veya böyle yurt dışına göç etmişler ve hemen hemen hepsinin bir işi, kurulmuş bir düzeni, bir hayatı ve ailesi vardır. KKTC ye gelip de 15 ay askerlik yapmaları asla mümkün değildir ama devletimiz inisiyatifini kullanarak kendi insanı olan bu kişilere bedelli hakkını tanısa hem devlete iyi bir gelir olur hem de tatil ve ailelerini görmek için Güney Kıbrıs a giden bu insanların bıraktığı para KTHY" na ve KKTC ye akar...Var mı bundan daha güzel bir çözüm? Bence yetkililer bunu bir düşünsünler..."


Günün Fıkrası

Güle güle anne…

Süper markette alışveriş yapmakta olan genç adam, kendisini takip
etmekte olan bir hanımı fark eder. Kadını görmezlikten gelse de,kadın
dik dik bakmaya devam eder. Nihayet kasa önünde kuyruğa
gelirler. Kadın adamın birkaç sıra önüne düşmüştür.Kadın der ki:

''Özür dilerim.Böyle dikkatli bakmam sizi rahatsız etmiş olmalı. Üzgünüm
ama geçenlerde ölen oğluma o kadar benziyorsunuz ki…" Adam şöyle
cevap verir;
"Bunu duyduğuma çok üzüldüm. Sizin için yapa bileceğim
Bir şey var mı?"
"Evet yavrum az sonra eşyalarımı alıp çıkarken ne olur
bana güle güle anne diye seslene bilir misin?..."
"Tabi ki" der genç adam.Yaşlı kadın çıkarken genç adam ona el sallar ve güle güle anne diye seslenir.adam birisini mutlu etmenin mutluluğu içinde gülümser
ve ödeme sırası kendine gelince kasanın 150 dolar yazdığını görür
kasiyere sorar bu nasıl olur alt tarafı üç parça eşya aldım der. Kasiyer
gayet sakin cevap verir;
"Anneniz hesabını sizin ödeyeceğinizi söyledi"

MESAJ KUTUSU >>

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları