"Pantalonunun içinde don var mı?.."

Bu yazının okurlarına sorarım, özellikle de baylara; Düşünün ki eşiniz, ya da kızınız, ya da kız kardeşiniz bir gün işten çıkıp karşınıza ağlayarak gelir ve size çalıştığı işyerinin müdürünün kendisini taciz ettiğini söylerse ne yaparsınız?

Aklınızdan geçtiğini duyar gibiyim. Asarsınız, kesersiniz, o edepsiz müdüre ortalığı dar edersiniz. Ben de öyle yaparım doğrusu! Bunu özellikle baylara sorduğum için bayanlar kızmasın bana. Biz de erkek milletinin bu konulara duyarlığını çok iyi bildiğim için özellikle onlara sordum. Pek tabi ki bayanlar da genelde bu tür olaylara ağır tepki koyar ve kelleyi koltuğa koyup sonuna kadar gider.

Düşün bir; Bir devlet bankası, bankanın kelli felli müdürlerinden birisi. Daha da ötesi pisliğin teki. Evli barklı, çoluk çocuk sahibi. Aynı bankanın veznesinde çalışan bir bayan çalışana diyor ki; "Pantalonunun içinde don var mı?.."

Evet yanlış okumadınız, kelli felli ve evli bir banka müdürü, hem de bir devlet bankasının müdürü bayan çalışanına 'pantalonunun altında don var mı?' diye soruyor genç bir hanıma! Bunları okuyunca içinizdeki öfkeyi hissediyorum.
Hissediyorum çünkü ben de ilk duyduğumda önce 'inanmıyorum', sonra da 'şerefsiz' diye öfkemi dile getirdim. Hazmedemedim, ve bu işin takibini yapacağımı söyledim. Hem o bayana, hem de o bayanın yakınlarına!

Öfke duyulacak, mide bulandıracak olay tabi ki.. Ama aslında devlet kuruluşlarındaki çürümüşlüğün, laçkalağın ve disiplinsizliğinin de iyi bir göstergesi. Banka müdürünün ismini öğrendik, kafa kağıdını da ortaya çıkardık. Taciz ettiği bayanlardan yüz görmeyince onlara nasıl terfi vermediğini de çok iyi biliyoruz.

Tabi ki burada adını yazacak değiliz, ama inanın ki eğer evli barklı boyunca çocukları olmasa adını burada deşifre eder ve hatta bulur kendisini yüzüne tükürürdüm ama yatsın kalksın çoluğuna çocuğuna dua etsin. Tabi ki bu iğrenç olay bu sayfada yazılıp sonra da unutulmayacak. Bu edepsizin ismi hükümetin en tepesinde olan şahsa verilecek ve sonuna kadar da takip edilecek.

Her şeyimizi kaybetmeye başladığımız bir dönemde namus ve ar duygularının da hızla yok olmaya başladığını görmek, umutlarımızı her geçen biraz daha sondürüyor!

Sümer Aygın'dan adil yönetim bekleniyor!

Girne Belediye Başkanı Sümer Aygın'ın bölge turizm tesislerinde çifte standart uyguladığı ve bu nedenle haksız rekabet ortamının doğduğu iddia ediliyor.

Kendisi ile görüştüğümüz Adress Restorant işletmecisi Muharrem Sancak, çevredeki tüm restorant ve işletmelerin deniz kenarına yaptıkları iskelelere belediye tarafından göz yumulduğu, ancak kendi işletmesine izin verilmeyerek eşitlik ilkesinin berhava edildiği şikayet edildi.

Sancak, Belediye Başkanı Sümer Aygın'ın tüm işletmelere aynı anlayışı göstermesini, böylelikle haksız rekabetin önleneceğini ve bundan da ülke turizminin kazanacağını ifade etti.

Şimdi de pilot ve hosteslerimize taktılar!

KKTC'de havacılık sektöründe yaşanan kaos ortamını fırsat bilen Rum Yönetimi bu kez de Kıbrıslı Türk pilot ve hosteslere iş teklifi götürerek istihdam etme politikası uygulamaya başladılar. Özellikle İngiltere seferlerinde artan Türk yolcuları için Türkçe ve İngilizce konuşabilme özelliği arayan Rum Havayolları'nın yaklaşık 50 civarında Kıbrıslı Türk istihdam edeceği belirtiliyor.

Ercan'da polis kulübelerinde görev yapmak imkansız!

Birinci derecede stratejik öneme sahip Ercan Havaalanı'nda bulunan polis kontrol kulübelerinde polis memurlarının görev yapamayacak şartlarda olduğu ve bu konudaki şikayetlerin her geçen gün arttığı bildiriliyor.

Bundan bir süre önce elektrik hatlarının da kesildiği bildirilen kulübelerde, soğutma sistemiinin de olmayışı polis memurlarının çok ağır şartlarda görev yapmasına neden olurken, Bayındırlık ve Ulaştırma bakanlığı ile Polis teşkilatımızı buralarda acil önlem almaya çağırıyoruz.

Zil sesi

Kasabanın saygın papazı, bir akşam meyhaneye gider.
Yemeğini yerken şarabını da o kalabalık meyhanede yudumlamaktadır.
Saatler sonra tuvaleti gelir ve tuvalete gider. Çıktığında,
meyhanedeki o kalabalık kahkahalarla gülmekte ve birbirlerini dürtüp işaret parmaklarıyla papazı göstererek kahkahalarına devam etmektedirler. Buna anlam veremeyen papaz, meyhaneciyi çağırarak neler olduğunu sorar.
Meyhaneci der ki:
- Papaz efendi bizim tuvalette pisuarın üstünde belden aşağısı bir kağıda kapanmış, üstü çırılçıplak bir kadın resmi vardır, zaten görmüşsünüzdür.
- Eeee, der papaz.
Meyhaneci:
- İşte o kağıdı kaldırınca bizim bu tarafta bütün ziller çalar da ondan gülüyorlar."

MESAJ KUTUSU