Napolyon'un kulakları çınlasın!

Yayın Tarihi: 19/08/10 07:49
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Daha bir kaç hafta önceye kadar gündemin tepesindeki konu KTHY idi.
Milli havayolunun elimizden nasıl kayıp gittiği konuşuluyordu.
Zorda olan Atlas Jet'in kurtarılması için KTHY'nin batırıldığı iddia ediliyordu.
KTHY çalışanlarının akıbetinin ne olacağı tartışılıyordu.
Ve bir sihirli değnek dokundu, her kes sus pus oldu.
Şimdi sanki hiç KTHY diye bir şirket yokmuş gibi hareket ediyor herkes.
Ne devlet ne hükümet ne de bakanlık, daha da garibi sendika!
Hep birden sus pus oldular.
Bunun içine basını da koymak gerek!
Basın iyi reklam aldığı şirket aleyhine hiç yayın yapar mı?
Normalde yapması gerek, eğer gerçekten halkın yanındaysa, eğer bağımsızsa, eğer demokrasiden yanaysa...
Napolyon'un kulakları çınlasın, yattığı yer nur olsun.

İlk kurulduğunda büyük heyecan yaratan, ama şimdi ne yaptığı, neye hizmet ettiği belli olmayan, bürokrasiden, formalitelerden şikayetten başka bir icraatı bulunmayan YAGA gazetelere boy boy ilanlar veriyor.
Yeni yatırımcılar aranıyormuş, Bafra'nın bir bölümü daha yatırımcıya açılacakmış.
Ayşe hanım diyor ki, paralı olanlar gelsin bize!
Şaşırmadım desem yalan olur.
Demek ki şimdiye kadar arazi verenler parasız çıkmış.
Öyle ya, iki tanesi dışında kimse oralara temel bile atmadı.
Atan da bunu göstermelik yaptı ve geri çekildi.
Belli ki satmak için yağlı müşteri bekliyorlar.
Peki şimdi Ayşe hanıma sormaz mıyız, yıllar önce orada yatırım yapmalaır için arazi verilen kuruluşlardan hesap sorulmazken, yeni bölgeler açmak niye?
Eski bölgeleri mamur ettik de yenileri mi eksikti?

Ülkenin tanınmış simalarından Özkul Özyiğit, geçenlerde bir basın toplantısı düzenleyerek, tekelci zihniyete isyan etti.
Haksız rekabetten dem vurdu, önlem alınmazsa tek bir firma uğruna, onlarca küçük üreticinin heba olacağı, dükkan kapatacağı, işçi durdurucağının altını çizdi.
Bunları dedi de ne oldu yani?
Özkul bey ve diğer küçük çaptaki üreticilerin, tekelci firma kadar parası mı var da gazetelere tam sayfa ilanlar verip, basını sustursunlar?
Napolyon'un yattığı yer nur olsun!..

Okur Görüşü
"Lefkoşa Belediyesi'nin dikkatine!..

"Sevgili Levent bey,
Lefkoşa Girne istikametinde ilerlerken, Göçmenköy'e doğru yönelerek Efruz'un Apartmanı'nı sol kolunuza alıp yaklaşık yüz metre ilerlediğinizde, sol tarafta bir otobüs durağı görürsünüz. O durağın arkasındaki alanda 1974'den önce tiyatro oyunu sahnelendiğini hatırlayan kaç kişi kaldı? Bel Kola'yı dönüş noktasında referans olarak kullanacaktım; işe yaramayacak diye vaz geçtim. Zaman çok şeyi unutturuyor.

Tıpkı 20 Temmuz 1974'e sayılı günler kala, Girne Kapısı'nda Kuğulu Park! olarak da bilinen 10. Yıl Parkı'nda, bir efgallitto ağacından büyük bir dalın koparak altındaki oturma bankında oturan yaşlı bir bayan yurttaşımızın ölümüne neden olduğunun unutulması gibi...

Yukarıda sözünü ettiğim, benim o zamanlar Türkiye'den gelen Devlet Tüyatroları Topluluğu'nun yanılmıyorsam "Cadı Kazanı" isimli oyununu izlediğim, şimdi boş olan bu alandan uzayıp, sözünü ettiğim durağın üzerinden ana yola doğru, fizik kurallarını zorlayan bir efgalitto ağacının benzer bir faciaya yol açabileceğinden korkarım. Bu piyango sana da çıkabilir, bana da Allah korusun! Kaç zamandır fotoğraflarını çektim, haberini hazırladım, ancak yayınlamak kısmet olmadı.

Senden ricam bu yazıyı yayınlayarak Sn. Cemal Bulutoğluları'nı bu konuda uyarmandır. İnan bana bir saat bile gecikmek geç olabilir!.."
(Mehmet BARIŞSEVER)

Barış MAMALI

Avukat

9

Milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını isteyip halkın duygularına tercüman olduğu için

Enis GÜRYEL

Ortopedi Uzmanı

9

Avrupa Ordopedi Federasyon Başkanı olup Kıbrıs Türkünün sesini Avrupa7da duyurduğu için

Oktay KAYALP

Mağusa Bld. Bşk.

8

Belediyelerin düzenlediği festivallerde tartışmasız en başarılı başkan olduğu için

DAÜ-SEN

3

Üniversitelerin sorunları konusunda sadece eleştiri yöneltip alternatif çözümler üretmediği için

Necdet NUMAN

Milletvekili

1

İlgili daire müdürüne baskı yaparak yasal olmayan bölgelerden arazi temin etmek isteği için

Reçete

Hanımın biri eczaaneye gitmiş ve yüksek sesle 'bana en güçlüsünden bir şişe siyanür ver'demiş

Eczacı 'aman hanım siyanürü ne yapacaksın o bir zehirdir 'demiş

Kadın:iyi ben da onun için istiyorum kocamı zehirleyeceğim diye cevaplamış.

Eczacı: Ben sana bu zehiri veremem hem senin başın derde girer hem de benim ,seni hapse atarlar,benimde lisansımı iptal ederler belki de hapse atarlar, demiş.

Kadın:Çantasından bir resim çıkarmış ve eczacıya göstermiş,resimde eczacının hanımı ile kadının kocası uygunsuz vaziyette.

Eczacı:Hanımmm demiş, reçeten olduğunu neden en başta söylemedin.

MESAJ KUTUSU

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları