"İnadına Rio'ya gideceğim!.."

Bana göre yerel seçimler yasası değişmeli ve belediye başkanlıkları iki dönem ile kısıtlanmalı.

Çünkü, artık belli ki çok uzun süre bu makamda oturmak, bazı başkanları zıvanadan çıkarıyor.

İskele Belediye Başkanı Halil Orun çok kızmış bize!

Bir dostumuzla da haber göndermiş, selam söyleyip kendisini takip etmemizi istemiş.

Çok yakında yazdıklarımızın inadına Brezilya'da yapılacak olan Rio karnavalına gideceğini de eklemiş.

Oysa biz Halil beyi daha olgun birisi olarak tanımıştık.

Rio'ya değil, isterse fizana gitsin.

Eğer bu yurt dışı gezilerinde İskele halkına bir şeyler katabiliyorsa alkışlarız kendisini.

Hatta şimdiye kadar yurt dışına yaptığı geziler sonucunda İskele halkı ne kazandı, bu geziler nasıl olumlu yansıdı onları anlatsın bize.

Bizi inandırırsa kendisi hakıknda övgüler dolusu yazı yazmaya hazırız.

Ama önce şu tahiti ve Hollywood gezilerinin bir hesabını versin.

Bu geziler İskele Belediyesine kaça mal olmuştur?

Eğer şeffaf bir başkansa, kalem kalem açıklasın hepsini...

Halil bey 4 dönemdir başkanlık ediyor İskele'ye.

İskele Belediyesi, bölgede bulunan akaryakıt tesislerinden aldığı vergiler nedeniyle hayli zengin bir belediye ama, bunun aksine halkı da ülkenin en fakir halkı arasında liste başında bulunuyor.

Gençlerin çoğu işsiz kahve köşelerinde gün geçiriyor.

Partili olmayanlara ne iş ne aş var!

İşte bu şartlar altında bir belediye başkanının milyarlarca lira harcayarak eften püften gezilere kalılmasını kimse içine sindiremez.

Önce bölgesini köy görünümü olmaktan çıkarsın, gençlere istihdam sağlasın, halkının refah seviyesini ülke standartlarına taşısın, ondan sonra isterse Rio'ya gitsin salsa yapsın, isterse Venedik'te gondol keyfi...

Halkı işsizlikten ve geçim derdinden kırılırken, bir belediye başkanının şahsi egolarını tatmin etmek için evliya gibi gezmesi yüzsüzlüktür!

Okur görüşü
"Başbakan devre dışı!"

"Ye Kürküm" isimli yazınız aslında gerçekte hükümette neler döndüğünü bir kez daha ortaya çıkardı.

Bunlar kuşkusuz ilk kez olmuyor ancak bu ekonomik kriz ortamında; KTHY çalışanları ortada kalmış, emekliler sokağa dökülmüş v yeni özelleştirmeler yoldayken yapılması biraz inafsızlık değil mi?

Bana sorarsanız bu hükümet gelmiş geçmiş en zayıf ve en başarısız hükümet olarak tarihe damga vurma yolunda emin adımlarla ilerliyor.

Bir düşünüyorum, "nerede bu devlet, bu hükümet diye?" Cumhurbaşkanı sonu gelemeyen temaslarda, milletvekili rulet masasında.

Bir de Başbakanımız var tabii, e o da ne yapsın Aralık'ın 4 kadar devre dışı durumda.."

(Serap GÖKALP)

Okur şikayetleri

"THY paramızı vermiyor"

Şikayet Paşaköy sakini İsmail Kahya'dan geldi;

Geçtiğimiz günlerde Ercan-Ankara-Erzurum seferi için annesine THY'den 160 TL'yebilet kesmiş.

Ancak annesi uçmamış.

Kural gereği ödediği paranın 72 TL'sini almak için her gittiğinde de Lefkoşa ofisinde sorun çıkarmışlar.

Ödenecek paranın kredi kartına yatırılması gerektiğini ancak kartın bozuk olduğunu iddia etmişler. Gitmiş bankaya araştırmış öyle bir arıza olmadığını öğrenmiş.

Her gittiğinde de bir başka sorun çıkarmışlar.

Yani THY'den 72 TL alacağım derken bunu çok üstünde git gel parası ödemiş.

72 TL için vatandaşı bu kadar üzmek biraz ayıp değil mi?

Hem de THY gibi dünya devi bir kuruluşa yakıştıramadık!

Pegasus'a öfke!

"Merhabalar.

Saat 23:40'taki Pegasus lefkoşa-Sabiha Gökçen seferi önce 1 saat ertelenerek 00:40'a alındı. Daha sonra 01:20'ye ertelendi. Daha sonra uçağa alınarak bekletildik.

Uçak kalktıktan sonra sis bahanesi ile Çorlu'ya indik. Buradan da bütün yolcular otobüsle İstanbul'a gönderildik. İstanbul'a varış saatimiz 09:00'du..."

Alper SUSUZLU Sanatçı	10	Kıbrıs Türk tiyatro sanatına yıllardan beridir yaptığı katkılardan dolayı
AIESEC	10	Yurt dışı etkinlikleri ile Kıbrıs Türkünün sesini dünyaya duyurduğu için
Bakanlar Kurulu	6	Seracıların dolu nedeniyle uğradığı zararın yarısını karşılama kararı aldıkları için
Halil ORUN İskele Bld.Bşk	1	Belediye olanaklarını suistimal edip gereksiz yurt dışı gezilerine çıktığı için
Orman Dairesi	1	Ülkenin çeşitli yerlerinde orman arazileri dağıtılırken sessiz kaldığı için

Aşk nasıl bir şey?

Genç kız annesine sormuş;
-Anne aşk nasıl bir şeydir?
Anne cevaplamış;
-Aşk mı? Şeyyy... Ask şöyle bir şeydir kızım, hani mesela çok zengin ve yakışıklı
bir adama rastlarsın, seni Venedik'e götürür, mehtapta gondolla gezersiniz,
sonra San Marco meydanında güzel bir restoranda harika bir yemek yersiniz, müzik falan ve arkasından en lüks bir otelde sana şahane bir gece yaşatır.Sonra da, ne bileyim işte, sana güzel bir araba alır, bir daire alır, ya da deniz kıyısında sana bir villa satın alır, elmas gerdanlıklar, altın yüzükler hediye eder, mutluluktan uçarsın adeta, işte aşk böyle bir şeydir
kızım..
-Ama anne, peki o heyecanlar, güzel duygular, kalbin küt küt çarpması, ilk buluşma, ilk öpücük.... Bunlar yok mu ?
-Ha onlar mı? Onlara inanma kızım.. Onlar bedava kız götürmek için
komünistlerin uydurmaları...