"Müreffeh bir KKTC idealini benimsedik"

Yayın Tarihi: 05/03/12 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

"Bu kutlu günde bir kez daha hatırlıyoruz ki Türkiye'nin kaderiyle, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kaderi birdir, beraberdir. KKTC'nin güvende olmadığı bir ortamda Türkiye de kendini güvende hissedemez. Kıbrıs Türk Halkının huzur ve refah içinde olmadığı bir durumda, Türk Halkı da huzur ve refah içinde yaşayamaz. AK Parti hükümeti olarak 9 yıldan bu yana adadaki dengeleri Türk tarafı lehine geliştirme noktasında önemli mesafeler kat ettik. Çözümsüzlük çözümdür anlayışını terk ederek, Kıbrıs sorununda bütün parametrelerin de değişmesini, ezberlerin bozulmasını sağladık.

Kendi ayakları üzerinde durabilen, özgür, bağımsız ve müreffeh bir KKTC idealini benimsedik. Bir yanda haklı Kıbrıs davamızı tüm dünyaya anlattık, bir yandan da Kıbrıs'ı siyasi ve iktisadi alanda ileri noktalara taşımanın gayreti içinde olduk. Adada devam eden ve çözümü hedefleyen bütün süreçleri de destekleyerek kimin çözümden yan, kimin çözüm karşısında yer aldığını bütün dünyaya gösterdik. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Türk tarafı her zaman barıştan yana olan taraf olmuştur. 15 Kasım 1983'te Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin bağımsızlık bildirisinde de bu dostluk ve barış vizyonu aynen şu ifadelerle yer alıyordu; "Bu tarihi günde bir defa daha, Kıbrıs Rum halkına barış ve dostluk elimizi uzatıyoruz".

Orada yer alan bir başka tarihi gerçekte şuydu; "Hür ve bağımsız yaşamak Kıbrıs Rumları kadar Kıbrıs Türk halkının da hakkıdır".

Bu hakkı elde edebilmek için Mehmetçiklerimizle Mücahitler kahramanca bir mücadele sergilediler. Biz onların kahramanlığını asla unutmayacağımız gibi, bu kahramanlıklara dayanan ortak mirasımıza halel getirilmesine de izin vermeyeceğiz. Tutulmayan sözlerin, atılmayan adımların, cevabı verilmeyen soruların bedelini artık Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin ödemeyeceğini herkesin bilmesi ve bu saikle hareket etmesi gerekir. Türkiye'nin Avrupa Birliğine adaylık sürecindeki mevcut engellerin aşılmasının bedeli, hiçbir şekilde Kıbrıs Türklerinin yalnız bırakılması olamaz. Maalesef Kıbrıs meselesinde çözümsüzlüğü tercih eden Rum tarafını ödüllendiren bir Avrupa Birliği bu sorunun faillerinden biri haline gelmiştir. Aday ülkesinin tanımadığı bir ülkeyi dönem başkanı yapmanın bedelini Avrupa Birliği ne Kıbrıs Türk halkına, ne de kendi tarihine anlatabilir. Küçücük bir adanın, Rum kesiminin kendileri arkasına saklayacak kadar büyük olduğunu düşünenler, gerçekten de o küçücük toprak parçasının arkasına saklanacak kadar küçülmüş demektir. Bulunduğumuz noktadan daha geriye gitmemiz söz konusu değildir. Kıbrıs'ın bir barış, huzur ve refah adası haline gelmesi, eğitimde ve turizmde dünyanın en önemli merkezlerinden biri olması, Akdeniz coğrafyasının olduğu gibi bütün dünyanın da çıkarınadır. Artık tünelin ucunda ışığın olduğuna inanmak istiyor ve BM Genel Sekreteri'nin himayesinde devam eden görüşmelerin artık adada çözüme giden yolu açmasını ümit ediyoruz.

KKTC'nin 28. Kuruluş yıldönümünde Kıbrıs Türk Halkının Cumhuriyet Bayramını bir kez daha tebrik ediyor, Kuzey Kıbrıs'ın bağımsızlığı uğruna canlarını feda eden tüm şehitlerimizi rahmetle anıyoruz."

Türkiye'nin Avrupa Birliği Bakanı ve Baş müzakerecisi Sayın Egemen Bağış KKTC'nin 28. Kuruluş yıldönümü sebebiyle bu mesajı yayınlıyordu. Bundan yaklaşık dört ay önce.

Bugünlerde yeni bir mesajı daha var Sayın Bağış'ın; "KKTC Türkiye'ye bağlanabilir."

Peki dört ayda değişen nedir?

Türkiye ve Kıbrıs Türk tarafının Kıbrıs sorunundaki çözümsüzlük sürecinin devamı karşısındaki "B" planı bu mu? Sayın Bağış'ın bu söylemleri Türkiye hükümetinin Kıbrıs planı mı, bu düşünce bir hükümet politikası mı? KKTC makamları neden suskun? KKTC sonsuza kadar yaşatılacak düşüncesini ilke edinenler neden bihaber? Kendi evimizin efendisi olmak için görüşme süreciyle ilgili olarak referanduma gidilsin diyenler fikriniz nedir?

İşin en ilginç tarafı; KKTC ilen edilirken ağladım diyen Sayın Mehmet Ali Talat'ın Cumhurbaşkanı seçildiği parti, Cumhuriyetçi Türk Partisi bu konuda tepki veren tek siyasi parti.

Ve Sayın Bağış; Böyle bir açıklamayı blöf olsun diye mi yaptınız, bu halkın fikrine, düşüncesine, iradesine bu kadar mı önem veriyorsunuz?

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları