"CTP Türkiye'ye karşı gelmenin bedelini ödedi"

Bir dönem daha kapandı.

İstikrarsızlık, öngörüsüzlük, ülkeden çok kendi önceliklerini sahiplenme yine galip geldi.

CTP-UBP hükümetinin, başarısız olmasına ve sonlanmasına gerçekten üzüldüm.

Oysa bu ülkede bir ilk olacaktı, ciddi sıkıntılar yaşayan bu halk güçlü bir hükümet modeliyle, iyi organize olmuş, planlı, programlı bir stratejiyle her anlamda rahatlayacaktı.

Kıbrıs sorunu müzakere süreci devam ederken, hem çözüm olasılığı, hem de çözümsüzlük belirsizliğine karşı, toplumsal yaşamın daha kaliteli, kurumsal varlıkların daha güçlü, daha hızlı ve güvenilir bir yapının ilk adımları atılabilirdi.

CTP-UBP koalisyonu ilk gündeme geldiğinde siyasi istikrarın sağlanması için destek vermiş ve şunları yazmıştım;

"Artık bu ülkeye siyasi istikrar gelmeli, çağ dışı kalmış, hantal kamu kurumlarının, ağır bürokrasinin, başıboş özel sektörün, sağlıktan, eğitime, yollarından, dağlarına kadar talan edilmiş bu memleket, sen, ben, o, onlar kavgasına daha fazla direnemez.

CTP ile UBP koalisyon ortağı olacak, olabilir, ne var ki bunda?

İdeolojiler uymuyormuş, biri ak biri karaymış, aslında birbirlerinin aynısıymış, bugüne kadar denendi mi?

Hayır, peki nasıl olacağı nereden biliniyor?

Ya da başka seçenek var mı veya başka bir alternatif?

CTP-DP mi, son iki yıldır hangi iktidar var, memnun muyuz, o da yok.

UBP-DP sayısal olarak yeterli mi, TDP destekler mi, o da yok.

Ne o zaman, başka bir alternatif, erken seçim mi, bu toplum bir erken seçimi kaldıracak durumda değil."

Evet, denendi ve sonuçlandı.

Tam bir fiyasko, elbette kurulmasının da, sonlanmasının da sebepleri vardır.

Beni ilgilendiren bozulma sebepleri, bunları halkın bilme hakkı var.

CTP' ye düşen görev bunları halka şeffaf bir şekilde açıklamaktır.

Su konusunda UBP tavrını biliyoruz.

Ekonomik protokol konusunda yarım yamalak, kulaktan dolma söylemler söz konusu.

Tam olarak hedeflenen nedir? Müzakere edilen, tartışılan, hazırlanan ne var?

Başbakan Ömer Kalyoncu "Elektrik ve yargı konusunda anlaşmazlıklar var" derken anlatmak istediği nedir?

UBP hükümeti bitirme gerekçelerini neden açıkça ortaya koymuyor?

Yoksa Genel Başkan Hüseyin Özgürgün bu hükümete, sadece kurultaya hükümette girmek için mi ortak oldu?

UBP'nin karar ürettiği toplantı sonrası milletvekillerinden görüşler aldım.

UBP'li bir vekil "CTP Türkiye'ye karşı gelmenin bedelini ödedi" dedi.

Bu kadar basit mi, esas sebep bu mu?

Soru çok, bunları herkesin bilmesi gerek, ben vatandaş olarak öğrenmek istiyorum.

Çünkü kandırıldım, bu ülkenin her türlü sorununu, herkes gibi yaşıyorum.

Kimin iktidarı, kimin Bakanlığı, kimin müdür, müsteşarlığı beni ilgilendirmiyor.

Artık meclisin üretmediği, hükümetin sorumluluk almadığı, vekillerin parti parti dolaştığı, Bakanlıkların çocuk oyuncağı gibi el değiştirdiği bir siyasi tabloyu görmek istemiyorum.

Daha ağır yazardım, buna hakkım da var, ama inanın midem kaldırmıyor.

Seçim hükümeti, geçici hükümet hikâye, eğreti bir oluşumla hiçbir anlaşmaya, karara veya uygulamaya imza atmayın, buna hakkınız yok.

Bu meclis artık iradesini, inandırıcılığını, motivasyonunu kaybetti.

Hedef gerçekten halkın refahıysa koltuklara alternatif aramayın, bir an önce erken seçim kararı alın ve son sözü halka bırakın.

Bırakın ki iradenin gerçek sahibi kararını versin.