Meclis'te ajan mı var?

Yayın Tarihi: 30/12/16 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+
Bir yıl daha geride kalıyor.

2016 çok da iyi bir yıl olmadı, aslında geçen sadece zaman, bizler bu zamanı bölümlere ayırarak, umutları, beklentileri besliyor, yeniliyoruz.

En önemli kaynağı, zamanı harcıyoruz.

Sanırım 2016 yılının en önemli olayları;

Kıbrıs konusuyla geçen süreç, zirveler, görüşmeler, yurt dışı toplantıları.

İçte ise Türkiye'den su gelmesi, yasa dışı kürtaj olayı ve trafik kazaları olabilir.

Tabi ki hükümet değişikliği de siyasete dair bir gelişmeydi.

Bunun yanında siyasi partilerden istifalar, yeni siyasi partiler kurulması da siyasi gelişmelerden.

Grevler, eylemler de yılsonuna doğru günlerce konuşuldu.

Görüldüğü gibi geride kalan 2016 yılı genel olarak çok da güzel gelişmeleri getirmedi.

2017 yılı umarım sorunların daha da azaldığı, istikrar ve toplumsal kazanımın üst noktalara ulaştığı, belirsizliğin bittiği, yeni başlangıçların yaşandığı bir yıl olur.

Belki Kıbrıs konusuyla ilgili bir referandum olayı gündeme gelebilir.

Kıbrıs konusu olumsuz yönlere giderse, KKTC'yi bir erken seçim süreci bekleyebilir.

Günlük yaşamda değişiklik beklenen bir şey değil, ama özellikle Kıbrıs konusunda gelinecek süreç, 2017 yılının nasıl geçeceğine dair ipuçları verecek.

Gerek ekonomik, gerek siyasi, gerekse sosyal anlam da zor bir yıl bizi bekliyor.

Kıbrıslı Türkler için verilecek vaat, söylenecek söz kalmadı.

Hepsi daha önceki yıllarda tüketildi, boş, gereksiz, sahipsiz kaldı.

Kabul edelim memleketin her tarafı çöktü, iflas etti.

Son günlerde erken seçim sözünü sıkça duyuyorum.

Gündem değiştirme mi, siyasi taktik mi?

Hepsi mümkün, bu ülkede gündem çok çabuk tüketiliyor.

Maliye Bakanı Serdar Denktaş'ın eski KTHY çalışanlarının sosyal haklarının düzenlenmesi ile ilgili Meclis'te yaptığı konuşma ve salonu terk etmesi "hükümet krizi" olarak bir algı yaratı.

Bu algıya karşılık bir de "erken seçim" algısı oluşturuldu.

Maliye Bakanı Denktaş;

"Komitede KTHY çalışanları ile ilgili durumun mali disipline uygun olmadığını dile getirdik. Tasarı bu şekli ile geçerse 2017'de bir tek istihdam yapamayız ve mali protokolü deleriz ve katkıyı da alamayız. Öneri geçerse darmadağın oluruz, onaylamam mümkün değil" dedi.

Bütçede kaynak var mı, popülizm mi, göç yasasıyla kamuya giren diğer çalışanlar için emsal olur mu, asgari ücretli özel sektör çalışanı nasıl bakar?

Bu sorular elbette sorulacak.

Fakat başka bir konu daha var.

Maliye Bakanı Denktaş belki kendi açısından haklı, bir başka şikâyeti daha var.

Meclis içinden bir vekilin, konuyu Türkiye yetkililerine ilettiği ve ekonomik protokolün dışına çıkıldığı uyarısının yapıldığı ile ilgili.

Nitekim Ankara'nın, mali protokolün dışına çıkıldığı ile ilgili uyarısını dün "Kıbrıs Postası" gündeme getirdi.

Serdar bey biri şikâyet ediyor ve uyarılıyoruz diyor.

Bağımsız Milletvekili Hasan Taçoy "bu açıklama ile hepimiz zan altında kaldık" diyor.

CTP Milletvekili Birikim Özgür ise " KTHY çalışanları ile ilgili bütçede kaynak yok. Biri niye şikayet etsin. Ankara zaten KKTC'nin mali durumunu takip ediyor. Bu konuda görevli bir ofis var. Mali disiplin teknik bir meseledir. Ya uyarsınız, ya da uymazsınız. Ucuz siyaset" diyor.

Geriye birtek soru kaldı, onu da ben sorayım;

Meclis'te ajan mı var?

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları