Nami "Eroğlu hayal kırıklığı yarattı"

CTP-BG Lefkoşa Milletvekili ve Dışilişkiler Sekreteri Özdil Nami ile dün uzun soluklu bir sohbet yaptık.

Her zaman söylerim Kıbrıs Müzakere sürecini konuşmak istediğinizde bulabileceğiniz insan sayısı iki elin parmak sayısını geçmez.

Bu nedenle Özdil Nami ile yaptığımız sohbetler he zaman faydalı geçer.

"NEWYORK ZİRVESİ BAŞARISIZ OLDU"

Newyork zirvesinden sonra her kesimin farklı farklı açıklamalar yaptığını ve kamuyoyunun bu konuda son derece bilgisiz kaldığını ifade ettim Nami'ye ve "herkes kendince faydalı sonuçlar çıkarıyor ama ortada olup biten bir durum yok" diye yakındım açıkçası.

Özdil Nami Newyork zirvesinin kelime anlamıyla bir yenilgiyle sonuçlandığını ve elde mevcut haklardan da geri gidildiğini öyledi.

Nami "Güç Paylaşımı ve Yönetim" başlığı Talat döneminde son derece yakınlaşma sağlanmış bir konu iken artık "Mülkiyet" ve "Toprak" gibi hemen hemen hiç ilerleme sağlanmamış konular sepetine aktarılmıştır.

"Güç Paylaşımı ve Yönetim" başlığından Türk tarafının önem verdiği "Güç Paylaşımı" ifadesi kullanılmamıştır.

"Vatandaşlık" diye yeni bir "ana alan" olduğu ilan edilmiş ve konu ana müzakere konusu haline gelmiştir.

Talat döneminde Rum tarafı bu başlıkla 7. bir ana başlık olmasını talep etmiş ancak bunda başarı elde edememişdi.

Bu yeni durum ilerde tıkanıklık yaşanmasına neden olacaktır.

Rum tarafı bu konuyu "Toprak", "Mülkiyet" ve diğer ana konu başlıkları gibi çözüm önündeki ana engeller grubuna dahil edilmesini sağlayarak Türkiye'den gelip yerleşen tüm vatandaşlarımızın durumunun müzakere edilmesini daha güçlü şekilde talep edecek ve BM'yi de bu konuda çok daha rahat baskı altına alacaktır.

Türk tarafı doğal olarak buna itiraz edecek ve bu şekilde süreçde önemli bir tıkanıklık daha ortaya çıkacaktır" dedi.

EROĞLU TAVİZ VEREREK GERİ DÖNDÜ

Anlattıklarına baktığımızda oynanan bu satranç oyununda Kıbrıs Müzakere ekibinin Newyork'ta geri dönüşü zor hatalar yaptığı sonucuna varıyorsunuz.

Ne kadar ilginçtir ki Newyorka oldukça umutlu gittiklerini ifade eden Cumhurbaşkanlığı Özel Temsilcisi Kudret Özersay dün yaptığı açıklamasında bundan sonraki sürecin oldukça kritik ve zor geçeceği duyurusunu yapıyor.

Özdil Nami'ninyukardaki değerlendirmelerine baktığınızda ki Cumhurbaşkanlığı eski özel temsilcisi olarak konulara ne kadar hakim olduğunu biliyoruz; Özersay'ın açıklamaları ile birleştirdiğimde sormam gerekiyor Sn Özersay'a "aklınız nerdeydi kardeşim bunlardan taviz verirken".. adeta ortada elde olanları kaybedip gelme var.

Baksanıza Rum Hükümet Sözcüsü Stefanunun açıklamalarına "eskiden AB zemininde bir çözüme işaret ederken dünkü açıklamasında çözüm BM zemininde olacaktır" diyor çünkü Rum tarafının ortaya koyduğu yeni önerileri Türk tarafı tavla teslim kabul etmiş durumda.

Cumhurbaşkanı Eroğlu'nun Müzakere sürecinde pek bilgili olmamasını anlayabilirim ama ne oldu ki Sn Özersay bu hataların yapılmasına izin vermiştir.

Birkaç kezdir Kudret Özersay'a yüklenen yazılar yazıyorum belki ama bunun esas nedeni Görüşmeleri götürenin ne Ankara ne de Eroğlu olduğudur, Yük Özersay'ın sırtındadır.

Ve buradan Özersay'a açıkça belirtmek isterim ki olası bir başarısızlıkta kamuoyu tarafından da kurban edilecek Sn Eroğlu değil, bu imaj dolayısıyla kendisidir…

SARAY'IN KAPILARI KAPALI

Bunun da ötesinde İlerleme var deniyor ama ilerlemenin hangi alanda olduğu hala belirtilmemiştir.

Umarım gerek Cumhurbaşkanı Eroğlu ya da Sn Özersay yakın bir zamanda basını bilgilendiren adam akıllı bir basın toplantısı yaparlar.

Herşeyi güvenilir kaynaklardan öğrenmek zorunda kalmaktan yorulduk.

*****************

DELEGE LİDER KİM TARTIŞMASINDAN RAHATSIZ

Son günlerin popüler konusu bildiğiniz gibi UBP'nin Lideri kim tartışması.

Dün UBP'li delegeleri dinlemekten daral geldi diyebilirim.

En azından burada nakledebileceğim cümleleri paylaşmak istiyorum.

UBP Delegeleri, Örgüt Başkanları da başta olmnak üzere artık UBP'nin kendi içinden bölünme çalışmalarından vazgeçilmesi gerektiğini ve şimdiki UBP Lideri'nin Başbakan İrsen Küçük olduğunu ısrarla yazmamı istediler.

Sürece baktığımızda UBP'nin ilk liderinin Rauf Denktaş olduğunu sonra yaşanan çekişmelerin ardından Denktaş'ın dokuları oluşturup UBP'yi yıpratmaya çalışsada Eroğlu'nun parti liderliğini devralarak yoluna tam gaz devam ettiğini hgepimiz biliriz.

Şimdi de yaşanan farklı bir durum değil.

Sn Eroğlu Cumhurbaşkanı olmasına karşın partideki hakimiyetinin son bulmasını istemiyor ama şu an ki hakimiyet artık İrsen Küçük'te ve yeni lider O.

İrsen beyden sonra da başkası olacak.

Bu devam edecek gidecek.

Dünya düzeni böyle.

Ancak şunu da söylemeden geçemeyceğim; UBP üzerinde oynanan oyunlar UBP'nin kendisinden başkasına zarar vermez; bu heveste olan siyasiler varsa kendi ayaklarına kurşun sıkıyorlar.

Bu arada milletvekillerinin neredeyse hepsi ne UBP'den istifa eder ne de Başbakan'a kafa tutmaya kalkar.

Bu daha önce denendi, yine denenir mi bilemem ama hep söylemişimdir; İrsen bey kılıcı tam vurmadı.

Bence birkaç bakan daha değişmeli.

Kendini ağa zannedip arkadan konuşanlar var.