KTOEÖS aileleri karşısına almaya hazırlanıyor

Sendikal anlamda ülkemizdeki sendikalar oldukça zor bir sınav veriyor. Yakın zamanda gerçekleştiği için atıfda bulunmak istiyorum bakınız El-Sen sendikal sınav konusunda başarısız olmuştur. Haklı pozisyonunu haksıza düşürmüştür. Eminim ki bu grev sürecinden Sn Tuluy Kalyoncu tecrübesine tecrübe katmıştır. Her ne kadar bana kırgın da olsa ben inandıklarımın da ötesinde halktan bana gelen şikayetler doğrultusunda şekillendirdim yazılarımı.

KTOEÖS, Haspolat Meslek Lisesi'nde ilahiyat bölümü açılması ve bakanlığın "yasadışı" diye nitelediği icraatlarına karşı eylem kararlarının artarak süreceğini; bu çerçevede 31 Ocak Salı günü öğrencilere dönem sonu karnelerinin verilmeyeceğini açıkladı.

Şimdi hiç olmaması gereken bir yanlışı KTOEÖS Başkanı Tahir Gökçebel yapmaya hazırlanıyor. Milli Eğitim Bakanlığı ile sendikanın yaşamış olduğu sıkıntılar vesilesiyle çocukların karnelerini vermeyecekler. Şimdi bu tür bir eylemin akıl ve mantıkla ne birlikteliği var? Anlamıyorum sendika başkanlarını. Eylemler kamuoyunu, vatandaşları yanına alarak yapıldığı zaman ses getirir. Kamuoyunu kızdıracak, mağdur edecek eylemlere başvurulduğunda bu tür eylemler kesinlikle başarısız olur. Tahir hoca aklı başında bir sendikacıdır, ben kendisini öyle tanırım; Eğitim Bakanı Kemal Dürüst ile ne tür sorun yaşarsa yaşasın farklı eylem ve grev yollarını tercih edebilir. Dün birçok gazetenin manşetindeydi; ailelerin karne verilmemesi konusuna tepkili oldukları.

Şimdi diyelim ki KTOEÖS karne günü çocuklara karnelerini vermedi. Okul aile birlikleri ile ailelr toğlanıp gidip KTOEÖS'ün kapısı önünde eylem yaparsa o zaman KTOEÖS'ün Sendikal tarihine kara bir gün olarak geçmeyecek mi?

Haspolattaki ilahiyat bölümü için gereken hassasiyeti sendika göstermedi mi? Bu gösterdiği tepkilerde iyi de kamuoyu aldı yanına. Ya da okullardaki eksiklikler konusunda, bakanın hataları konusunda ortaya konan tüm tepkiler kamuoyu tarafından desteklendi. Ancak öğrenciyi mağdur edecek bir eylem ters tepecek. Tahir hocam bunu göremiyorsa yanındakiler O'na bunu hatırlatmalı.

KTOEÖS'ÜN EYLEMİNİ ÖĞRETMENLERİN KENDİSİ KIRACAK

Çabuk unutulduysa hatırlatmakta fayda var. Üç Yüz'ü aşkın KTOEÖS üyesi öğretmen istifa için hazırda bekliyor. Yine zaman zaman KTOEÖS'ten istifalar da yaşanıyor. Yani sendikanın sürekli bir kan kaybı var. Bu da KTOEÖS'e üye öğretmenlerin Sendikanın yönetiminden duyduğu rahatsızlığı gösteriyor bize. Hal böyle de olunca Sendika her ne kadar karne vermeme eylemini uygulamaya kalksa da bu eyleme uymama ihtimali olan yüzlerce öğretmen var. Sendika Yönetimi bu gerçeğin farkında değil mi?

Ben sendikacı değilim, kimseye de sendikacılık öğretecek halim yok, haddime de düşmez ama kitlelerin nasıl doğru ya da yanlış yönlendirilebileceğini çok iyi bildiğimi söyleyebilirim. Umarım KTOEÖS, El-Sen'in düştüğü duruma düşmez. Karşınızda bu işi çok iyi oynayan bir Kemal Dürüst var, bile bile LADES olmayın derim!!!

***

TDP ÇAKICI'YLA TAM GAZ. AMA!

TDP'nin dün kurultayı vardı ve Mehmet Çakıcı tek aday olarak yeniden başkanlığa seçildi. Hayırlısı olsun öncelikle ve sonrasında TDP'yi zor bir hafta ve ondan sonraki süreçte zor bir yol bekliyor. Her geçen gün için TDP'nin toplumda daha önemli bir yer kazandığını biliyoruz, oylarını da artırıyor. Bu güzel bir durum olmasıyla beraber tehlikeli bir durum aynı zamanda. Çünkü güçlenen bir partiye hükmetmek isteyen çok olur. Başkan Çakıcı bu sözümden bir pay alsın derim. Parti'nin belli kesimlerinde Çakıcı partiden fazla ön plana çıkıyor diye bazı eleştiriler duyuyorum; bu doğal, sonuçta Sn Çakıcı'nın başkan olmasından kaynaklanıyor; ancak asıl önemli olan durum Parti'nin Genel Sekreterliğini kimin kazanacağı sorusu? Bildiğim kadarıyla TDP Lefkoşa İlçe Başkanı Cemal Yiğitler aday olacak. Cemal Başkan kazanırsa, TDP istikrarlı bir şekilde yola devam edecek yani kavgasız ama bilidiğim kadarıyla başka bir genel sekreter adayı daha var ki eğer O kazanırsa Çakıcı için bol münakaşalı günlerde başlamış olacak. Sonuç olarak Her ne olursa olsun TDP büyüyen bir ivme kazanmış durumda ve bunun çok iyi yönetilmesi gerekiyor.

***

SARAY İLE HÜKÜMET ARASINDA YENİ BİR KRİZ ÇIKAR MI?

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu'nun, Hükümetin Oy çokluğu ile kabul edip onay için Cumhurbaşkanlığına gönderdiği Faiz Yasası, Eroğlu'ndon veto aldı ve tekrardan meclise geri geldi. Yasa zaten Haziran ayı sonunda geçerliliğini yitirecekti. Bu durumla ilgili olarak Hükümetin nasıl bir değişiklik yapacağı ya da nasıl bir tepki göstereceği doğrusu kamuoyunda oldukça merak ediliyor. Bazı çevreler uzun zamandır sakinleşen Saray ile Hükümet gerginliğinin tekrardan artabileceğini iddia ediyor. Öte yandan bir gerçek var ki Hapiste yatan onlarca insan umudunu bu yasaya bağlamış durumda. Yine bazı çevrelerin görüşü de bu yasanın hapiste yatanları kurtarmayacağı yönünde. Ancak faiz yasasının birçok mağduriyeti de gidereceğini biliyoruz.