Ağzı olan konuşuyor

Ülke çocuk yaştaki iki kızımızın başından geçenlerle çalkalanıyor ya da çalkalandırılıyor. Orta yerde tecavüz yok bildiğim kadarıyla ancak 16 yaşından küçük kızlarla cinsel ilişki var ve bu da suç. Keşke bunlar hiç yaşanmasaydı ama olabiliyormuş demekki. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Şerife Ünverdi ile tüm bakanlık yetkilileri üst düzey alarma geçip elinden gelenin fazlasıyla yaşanan olaya müdahale ettiler. Kızların daha önce de çok vukaatı olmuş bildiğim kadarıyla; bu nedenle Sosyal hizmetler dairesi bu konuda hep diken üstündeydi. Verip veriştirdiler, Bakanı istifaya çağırdılar, kelle almasını istediler, beceriksizlikle suçladılar.

Fena dolmuş ya da doldurulmuş bazıları. Üzülerek izliyorum o kadar. Dibine darı ektim ve bu işin perde gerisini araştırdım. Siz devleti ya da devletin kurumlarını çocuk oyuncağı mı sanıyorsunuz. 15 yaşındaki iki çocuğun o kadar sıkı kontrol altında olmalarına karşın yuvadan kaçıp başlarına iş açtıkları için Bakan istifa edecek ya da görevden alacak birilerini. Sizler insan hayatını oyuncak mı sanıyor sunuz?

Sosyal Hizmetler dairesi Müdürü Cansel Hıdıroğlu ile dün bu konuyu programda konuştum. Hıdıroğlu "biz çocukları hapishane de tutmuyoruz. Her sağlıklı çocuk gibi ve ailelerinin yerini tutamasak dahi en az aileleri kadar iyi bakıyoruz. Harçlıkları veriliyor, elbiseleri alınıyor, sosyal hayata bağlı kalmaları sağlanıyor" dedi.

Lefkoşadaki Çağlayan çocuk yuvasına defalarca kez gittim. Bu çocuklar eğer mutsuz olsa, bakılmasa, şiddet görse yüzlerinden okunur. Aksine hepsinin yüzü gülüyor. İnsanlarla ilgili yargısız infaz yapmak kolaydır. Demagoji yapmak, yalan yanlış yazılşar yazmak kolaydır. Bereket versin bizim elimizde de yazacak çok ama çok şey var.

ÇAĞLAYAN ÇOCUK YUVASINA BİR HEDİYE ALIP UĞRAYIN

Uzaktan gazel okuyanlara tavsiyem kitapçıdan birer kitap alıp Çağlayan Çocuk Yuvasına uğrasınlar. Anne ve babadan uzak O çocukları bir ziyaret etsinler. Yüzlerindeki gülümsemeyi görsünler. Ben gittim dostlar; hepsinin yüzü gülüyordu, bir an empati yaptım ya benim çocuğumda burada olsa dedim; gözlerim ışık hızıyla doldu, ağlamamak için kendimi zor tuttum. İçimi bir hışım kapladı ve çocukların iyi bakılıp bakılmadığını inceledim, sorguladım. Çocuklarla konuştum. Herkes halinden memnundu. Elbette ki en güzeli Aileleriyle olmaları, Allah kimseyi evladından ve ailesinden ayrı kılmasın ama Kader işte.

Bu nedenle uzaktan gazel çalanlar, bir hediye alıp Yuvaya gitsinler. En son Bakan Şerife Ünverdi ile gittim. Çocukların Şerife hanıma sarılışlarını gördüm, her biri bir şey söyledi, kimisi şiir okudu, kimisi yaptığı resmi hediye etti Bakan Ünverdi'ye. Hade diyelim Bakan politika yaptı, hani ya bununla suçlanıyor; Çocukların Şerife hanıma olan sevgisi ve sarılışı da mı politika?

HERKES HADDİNİ BİLECEK

Bizim toplumda her bokologlar çoğaldı. Düşünmeden konuşanlar çoğaldı, ileri geri konuşanlar da çoğaldı. Nacizane tavsiyem herkes saygısını birbirine korusun. Tribünde otururken sahaya inmeyelim!

**************

BAŞBAKAN'A ARKASINDAN KONUŞAN MÜDÜR KİM?

Dün biri beni aradı ve bir kurumun başındaki bir Müdür'ün Başbakanın arkasından ağır cümleler kullandığını ve hiç yakışık olmayan sözler söylediğini anlattı. İsimde verdi. Yazarmın diye sordu karşı taraf. Ses kaydı getir yazayım dedim. Ses kaydı gelirse yayınlarım, kimsenin gözünün yaşına bakmam. Bunu da burdan ilan etmiş olayım. Herkes ayağını denk atsın.

****************

DP DIŞ KONULARDA İYİ ÇALIŞIYOR

Demokrat Parti'nin geçtiğimiz gün Rusçadan Türkçeye çevirme bir metinle ilgili açıklamaları oldu. Rusya'nın müzakere süreci ile ilgili önemli bir açıklamasıydı bu. DP'nin bu konuyu nasıl takip ettiğini öğrenince şaşırdım. Rusça olan metin ilk önce Azeri Türkçesine ondan sonra da normal Türkçeye çevrildi. Ve açıklama yapıldı. Bu işin arkasından gene Bengü Şonya çıktı desem.

****************

CEMAL ÖZYİĞİT Mİ TAHSİN MERTERKÇİ Mİ?

TDP Genel Sekreterlik seçimi gelecek pazartesi yapılacak. Adaylar artık belli oldu Cemal Özyiğit ile Tahsin Mertekçi. Her iki adayda iddialı. Bakalım Sn Çakıcı kimden yana ağır basacak!....