Sucuoğlu: "Küçük'e tam desteğiz"

Geçtiğimiz gün yazmıştım UBP Lefkoşa İlçesinin pazartesi günü toplanıp İrsen Küçük'e tam destek kararı alacağını. Öylede oldu. UBP Lefkoşa ilçesi pazartesi gecesi 3 saatlik bir toplantının ardından oybirliği ile Başbakan İrsen Küçük'e tam destek kararı aldı. UBP Lefkoşa İlçe Başkanı Dr Faiz Sucuoğlu ile dün bir araya gelip kahve içtik. Kendisine kurultay yarışının kızışmaya başladığını ve Lefkoşa İlçesinin kurultaya yönelik alacağı kararın sonuçları ciddi anlamda belirleyeceğini anlattım.

Dr Sucuoğlu "halkısın, Lefkoşa İlçesi olarak Pazartesi gecesi toplantımızı gerçekleştirdik ve oy birliği ile Başbakanımız İrsen Küçük'e tam destek kararı aldık. Herkes bilmelidir ki önemli olan Ulusal Birlik Partisi'nin varlığını en güçlü şekilde sürdürmesidir önemli olan; çünkü en iyi hizmeti veren parti UBP'dir. Başbakan İrsen Küçük'ün görevini devam ettirmesinden yana bir karar aldık; bizim için istikrar, özgüven ve başarı son derece önemlidir. Muhalefet Hükümetimize eleştirilerini yöneltirken ilk önce kendi geçmişteki yaptıklarına bakacaklar; Hükümetimiz KKTC'nin daha refah ve huzur içinde yaşaması için gerekli özveriyi en üst seviyede sürdürmektedir. Başbakan İrsen Küçük'ün demokratik bir şekilde gerçekleşecek Kurultay sürecini başarıyla atlatması için Lefkoşa ilçesi olarak gerekli her türlü desteği vereceğiz. UBP'yi bölecek, yıpratacak her türlü eylemin karşısındayız. Bireyler gelip geçicidir kalıcı olan, önemli olan UBP'dir" dedi.

Bu saatten sonra Başbakan Küçük'ün diğer ilçelerden de en açık şekilde destek çıkarması gerekiyor. Ama Lefkoşa son derece önemli ve sancılı bir yer. Başkentin Başbakanın yanında olması belirleyici olacak.

**************

Aldı başını gidiyor sansasyonlar "Kaşif'e Ankara baskı yaptı ya da kaşif 2 kez elçiliğe çağrıldı" falan filan. Hatta Milliyet gazetesi de dedikodulardan oluşan bir haber toparlıyor ve yayınlıyor bunu. Hiçbir haber değeri yok Milliyet gazetesinin yaptığı haberin. Bilgi, belge, bulgu, ses kaydı var mı Milliyet gazetesinin elinde? Bildiğim kadarıyla yok. Varsa yayınlasın o zaman haber değeri olsun. Haber anlayışından uzak.

Ankara, Kaşif'e baskı yaptı mı yapmadı mı? Çıksın Ahmet Kaşif açıklasın. Bu işin en temizi bu. AK Parti hükümeti neden bu tür bir şeye tevessül etsin? Neden AK parti Hükümeti bir partinin içişlerine karışsın? Ya da Türkiye Lefkoşa Büyükelçisi neden baskı için Sn Kaşif'i çağırsın? Neden tüm bunlara ihtiyaç duysun ki Ankara?

Amerikan filmleriyle büyüdüğümüz ne kadar da belli. Ben kesinlikle inanmıyorum Ankara Hükümetinin Kaşif'e baskı yaptığına.çünkü Ankara'nın bu tür şeylerle işi olmaz.

Evet, Sn Beşir Atalay'ın "İrsen Küçük Hükümetine açık ve aleni destek belirttiğini ve bu tür bir tavır sergilediğini hepimiz biliyoruz" ama bunu tavrı doğru okumak lazım. Ankara'daki hükümetler zaman zaman KKTC ile sorun yaşarlar ama zaman zaman ise ilişkiler hiç beklenmediği karda iyi noktalarda oluverir. İşte şu sıralar bu ilişkiler olabildiğince iyi gidiyor.

İyi gitmese Beşir Atalay her geldiğinde hem hükümete hem de Başbakan İrsen Küçük'e desteğini yineler mi?

MESELE ÜLKEYE HİZMET DEĞİL

Her iktidar kavgasının ardında rakibiniz sizin yerinizi almak için ringe çıkar. İşin reklamı ise ülke battı çıktı, ekonomi darmadağın, ben gelip daha iyisini yapacağım tekrarı vardır.

Hepimiz de bal gibi biliriz, rakipler karşınıza sizden daha iyi oldukları için değil yerinizi almak istedikleri için yarışa tutuşurlar.

İrsen Küçük Hükümetinin de her hükümetin olduğu gibi eksik bıraktığı işler var; zaten bunu inkar eden yok. Ancak ülkeyi daha iyi noktalara getirebilmek içinde ciddi bir irade var orta yerde. "hayır efendim battı ülke, mahvolduk, bittik" böyle bir ağlamadır aldı başını gidiyor.iyi de ağlamakla çözülmüyor sorunlar, şikayet etmekle çözülmüyor, bitmiyor.

Yeniden Ahmet Kaşif'e yapıldığı iddia edilen baskılara gelince; en doğrusunu yine Ahmet Kaşif biliyor, çıksın açıklasın bakalım kim ne baskı yapmış ne demiş. Yoksa dedikodunun bini bin para bu ülke de zaten..

***********

Demokrat Partiye neredeyse hergün katılımlar gerçekleşiyor. Allah versin de sürsün, fakat ne hikmettir ki katılanların sayısı genelde hep 40 civarında. Bu rakam pek değişmiyor. Dün akşam ilginç bir bilgi aldım. TDP'den istifa edip DP'ye katılan bazı gruplar ki bunlar ağırlıklı olarak Mağusa'nın Türkiyeli kesimlerinden kaynaklanıyor; gidip ÖRP ya da UBP gibi partilerden bazı menfaatler istiyorlar. Alamayınca da DP'ye gidiyorlar. Bu bilgiyi bizzat bana bazı parti yetkilileri teyit etti. Sn Serdar Denktaş bazı grupları partinize alırken biraz soruşturun sonradan partinin karizmasını çizer böyle tipler.