TDP'ye neler oluyor?

CTP hükümet ettiği dönemde eğer yapılan uyarılara kulak verseydi belki bugün hala iktidarda olabilirdi. Bir yerde bir yanlış yaparsınız ve bu yanlış sizi ve partinizi küçültür. Ya da olduğu yerde saymanızı sağlar. CTP eski genel başkanı Ferdi Sabit Soyer eminim ki şimdilerde daha iyi analiz yapmakta ve Başbakan olduğu dönemki yanlışlarını daha iyi görebilmektedir. Gelmek istediğim nokta şu ki TDP bir yerde ciddi bir yanlış yapıyor; bunu en iyi son birkaç ayda gözlemledim. Ağırlıklı olarak Gazimağusa ve bölgesinden, keza Güzelyurt ve bölgesinden yoğun istifalar gerçekleşiyor. TDP Genel Başkanı Mehmet Çakıcı'nın bu istifalar karşısında açıklama yapmamasını önceleri bu istifaların gerçek olmadığına bağlasam da TDP'den DP'ye geçen tüm üyelerin resmi istifa kağıdının olduğunu tespit ettim. Rakam vermem bir sosyal demokrat olarak doğru düşmez ama sayı hayli kabarık. Biliyorum eleştirel yazınca Başkan Çakıcı'nın canı sıkılıp sitem ediyor ama büyümesini arzu ettiğim TDP için bazı uyarılar yapmayı da yerinde buluyorum. Başkan Çakıcı bir yerde bir yanlış yapıyor; TDP'liler öbek öbek istifa edip kaçıyor. Bazı gruplar bana röportaj vermek için aradı, randevulaştık. Hepsi de başkandan şikayetçi. TDP, anketlerdeki yükselişe güvenip ipleri göy vermemeli.

Üzüldüğüm bir başka nokta da dün Yenidüzen gazetesinde Ferdi Sabit Soyer'in yazısı oldu. Ferdi beyin yaptığı analiz üzdü beni. Çünkü Ferdi bey örneklerle solda yükseliş trendi yakalamış TDP'nin Genel Başkanının dersine hiç çalışmadığını anlattı aslında. Ferdi Sabit Soyer'in 30 Temmuzdaki yazısını internette bulup okuyun..

Ne yazdı Ferdi bey bir bakalım: "Sayın Çakıcı'nın yaptığı açıklamada şu nokta önemlidir. TDP Gücü eline geçirdiği andan itibaren, Sağlık Fonu kaldırılacak, profesyonel askerliğe geçilecek, böylece 4 bin gence iş imkanı sağlanacak". Haberdar 28 Temmuz 2012. Sosyal Demokrat bir partinin barış ve militer sorunu olan ülkemizde, demokrasiye ve istihdam sorununa dair önermeleri çok önemli olmalıdır. Yalnız burada anlamadığım bir şey var. Önce onun üzerinde durmak istiyorum. " Sağlık Fonu kaldırılacak" denmektedir. Bu nedir? Böyle bir fonun varlığından benim bilgim pek yok. Ancak kast edilen eğer, Sağlık Bakanlığı Bütçesinde, Kamu Görevlilerinin ve emeklilerin aldığı sağlık hizmetlerinin karşılanması için ayrılan kalem ise, bu bence çok sakıncalıdır. Bunun yerine ne konacağı ortaya konmadan, bu adımın ele alınması, bence sosyal devlet açısından ciddi bir tehdittir. Sosyal devlet uygulamalarının budanmaya çalışıldığı bu dönemde, solun ve demokratik kamuoyunun önermelerinde çok titiz olması gerekir"ferdi soyer yenidüzen gazetsi 30 temmuz 2012".

Bu arada Sağlık Fonu 9 Ocak 2012'de meclisten geçti ama buna ne kadar fon demek doğru olur düşünmek lazım çünkü aslında yapılan tedavi ve muayene ücretlerinde artışa gitmekti. Eğer Sn Çakıcı'nın kastettiği sağlık fonu buysa evet kaldırılmalı.

SİVİLLEŞME VE DEMOKRATİKLEŞMEYE NE OLDU?

"Ayrıca, profesyonel askerliğe geçilerek, 4 bin gence istihdam olanağı sağlanacağı ifade edildi. Aman Tanrım, eğer istihdam, askerlik ve hele profesyonel askerlikle sağlanacaksa ve bu 4 bin olarak öneriliyorsa, o zaman 1974 öncesi olduğu gibi "Mücahit" lik dönemine geri döneceğiz demektir. Yani Kıbrıs Türk halkının önemli bir kısmı memur, emekli, üniformalı asker ve polis olacak demektir. "Koruculuk" düzeni gibi mi? Üretim, gelişme, üretkenlik bunlar ne olacak? Ayrıca, meseleye bugünkü gerçek ışığında da bakmak gerekir. Şu anda, aşağı yukarı 2500 civarında polis ve 1000'i aşkın GKK profesyoneli var. Buna 4 binde profesyonel asker ilave ettiğinizde, al sana 7-8 bin arası üniformalı güç. Sivilleşme ve demokratikleşme böyle mi olacak?" ferdi soyer yeni düzen gazetesi 30 temmuz 2012.

EVET , Sn Soyer'in yazısından bu paragrafı almadan edemedim. Hükümete aday olan bir parti başkanının halkına istihdam sözü vermesi ve bununla ilgili çareler üretmesi son derece muteberdir ancak istihdamla ilgili neler yapacağını anlatırken ülkenin içinde bulunduğu gerçekleri ve yakın geçmişini göz ardı ederek yapması. Olası bir seçimde seçim kitapçığına yani deyim yerindeyse toplum sözleşmesine ilave edeceği önerilerin yanlış ve partiyi zor duruma düşürecek şeyler olmaması gerekiyor. Sn Soyer oldukça önemli bir analiz yapmış ve Demokratikleşme ve Sivilleşmeyi savunan TDP'nin doğru hesap kitap yapmadan öneriler sıraladığını ortaya koymuştur.

Biliyorum bu tür bir yazı Başkan Çakıcı'nın canını sıkmıştır ama Ferdi Sabit Soyer'in yazısını alıp bir daha okursa, Yükselişte olan bir partinin genel başkanı olarak daha dikkatli açıklamalar yapması gerektiğini anlar diye düşünüyorum. Kırılıp gücenip tonla laf da söyleyebilir ama bunu yapmak yerine dersine iyi çalışmalıdır.

TDP uzun sürenin ardından bir ivme yakalamıştır; bu ivmenin korunması hem ülke siyaseti adına hem de TDP'ye gönül vermişler adına önemlidir. Ve asıl görev parti başkanına düşmektedir. Bir kere altı dolu öneriler ve manifestolar gerçekleştirip, TDP'den arkasına bakmadan kaçan üyeleri durdurmanın yolu bulunmalıdır.

***************

SAĞLIK BAKANLIĞI GÖZ YUMDU ÖLENİN YANINA KALDI

Sanırım bu ülkede en ucuz şey sağlıktır dersek doğruyu söylemiş oluruz. Son altı ayda doktor hatasından dolayı hastanede ölenlerin sayısı hayli kabarık. Bu konuda Sağlık Bakanlığının "gerekli soruşturmayı yapacağız" deyip de hiçbirşey yapmaması kamuoyunun ve bizim gözümüzden kaçmamıştır. Doktor hatasından dolayı yaşanan ölümlere Sağlık Bakanı Ahmet Kaşif'in kayıtsız kalması O'nu en az O doktor kadar suçlu konumuna sokar. Ben bilgisiz belgesiz yazı yazmam. Lefkoşa devlet hastanesinde doktor hatası yüzünden yaşanan 3 ölüm vakasını incelemeye almış durumdayım. Yakında bu vakaları sizlerle paylaşacağım. Kendi ülkesindeki kalp doktorlarına güvenmeyip başka bir ülkenin doktorlarını tercih eden bir siyasinin KKTC'nin Başbakanı olması halinde ülkesine nasıl güvenip inanacağını doğrusu bilemiyorum. Dahası Bakan Ahmet Kaşif 'e halk nasıl güvenecek?