Haksız ve yanlış bir kavga

Yayın Tarihi: 06/05/13 07:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+
Yakın Doğu Üniversitesi'nin Girne de "Girne Üniversitesi" adı altında açacağı üniversiteden rahatsızlık duyan ve bunu etik bulmayan, GAÜ Yönetimini eleştiren bir yazı kaleme almıştım dün. Yazım beklenin ötesinde bir takdir topladı ve hem okur mektubu hem de telefon aldım. YDÜ Kurucu Rektörü Suat Günsel'in eğitim adına atmış olduğu bu önemli adımı herkes takdirle karşıladı ve GAÜ gibi değerli kimliği bulunan bir üniversitenin tepkisini yersiz ve yanlış buldu.

Gelen okur mektupları içerisinde ilgimi çeken bazı önemli konular olduğu için sorgulama ihtiyacı hissettim.kimse bunu kişilik haklarına saldırı olarak almasın, gazetecilik adına dikkate değer bulduğum için sorguluyorum.

OKUR SORUYOR "AKPINAR KURUCU REKTÖR MÜ?"

Gelen okur mektuplarından birinde GAÜ Direktörü Serhat Akpınar'ın kurucu rektör vasfına sahip olduğunu ancak GAÜ kurulduğundan bugüne hiç bu görevi üstlenmediğini bu nedenle Kurucu rektör olarak anılmasının doğru olmadığını iddia etti. YDÜ Kurucu Rektörü Suat Günsel'in ise 12 yıl YDÜ Kurucu Rektörlüğü yaptığını anlattı mektubunda "Üniversite kurabilirsiniz ve bu üniversitenin direktörü olursunuz ama hiç Kurucu rektörlük görevi yapmazsanız nasıl kurucu rektörlük ünvanı kazanır ve Devletin üst düzey yöneticilerine verilen haklara sahip olursunuz? Bu durumda Serhat Akpınar'ın kırmızı plakalı resmi araç kullanmaması gerekiyor, VIP kullanmaması gerekiyor" şeklinde ilginç ve sorgulamaya değer bir anektod saptadım.

Serhat beyi tanırım, kıymetli bir işadamıdır ama bu konuyu şimdi bende merak ettim, hem beni hem kamuoyunu bu konuda bilgilendirmesi gerekir. Kendisi Kurucu Rektörlük görevini yaptı mı yaptıysa ne kadar süre yaptı? Bu yönde bir ispatı var mıdır? Çünkü hiç bu tür bir görev yapmamışsa bu kadar sene bu unvan haksız yere kullanılmış demektir. Cevap hakkı bakidir.

DEVLET'İN MAKAMLARI BİRBİRİNE PROTESTO ÇEKER Mİ?

Okur mektubundaki sorgulamanın cevabını evet diye kabul edersem, yani Sn Serhat Akpınar GAÜ'nün kurucu rektörüyse ve bir süre bu görevi yerine getirdiyse bu sefer de bir başka büyük yanlış ortaya çıkıyor. Kurucu rektörler ya da rektörler yani bir üniversitenin en üst mercileri aynı zamanda Devletin memuru konumundadırlar. Nasıl ki bir bakanın aracını polis durduramaz, özel hakları vardır, ivedilik önceliği vardır, VIP çıkışlarını kullanır ve normal vatandaşlardan farklı bir ayrıcalık görürler rektör ya da kurucu rektörler de aynı ayrıcalığı görürler. Farkındaysanız tüm devlet erkanının araç plakaları kırmızıdır, yine tüm devlet erkanı kırmızı pasaport taşır, dokunulmazlıkları vardır. Kurucu ya da normal rektörler de aynı haklara haizdirler.

Ee şimdi sormak lazım eğitim bakanı turizm bakanından rahatsızdır diye ya da uygulamalarını yanlış bulur diye, basın yoluyla bakanlık personelini toplayıp gidip turizm bakanlığı önünde eylem ve protesto yapabilir mi? Olabilir mi böyle bir şey? Devletin üst düzey görevli olarak tanımladığı ve devletin üst düzey ayrıcalığıyla donattığı Kurucu rektör ve rektör okul personelini toplayıp yine bağlı bulunduğu itaa amiri pozisyonunda olan bir başka devlet kurumuna anlı şanlı eylem yapabilir mi?

Bugün eğitim bakanlığı ya da ekonomi bakanlığı "şirketler mukayyitliği" her türlü cezayı uygulayabilir GAÜ'ye çünkü belli konularda direkt itaa amiridir.

İşte tüm bunları biraraya topladığımızda GAÜ'nün kendini haklı varsayıp verdiği bu savaşın hakça olmadığından da öte doğru zeminde de olmadığını kanaatindeyim.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.