DP'de bıçak iki taraflı kesecek

Yayın Tarihi: 04/06/13 07:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+
İnsan bilgisayarın karşına oturduğunda hiçbir şey yazası gelmiyor; benim gelmiyor mesela, yine kendimi tutamayıp bin kelimeyle sayfamı tıka basa dolduracağım o ayrı mesele. Yanılmıyorsam üç yıla aşkındır yazıyorum, insan nereden bulur yazacak o kadar şeyi diye sormuyor değilim kendime, memleket bozuk olunca yazacak çok şey oluyor tabii.

Memleketi bozdular, kime güvendiysek işin sonu hep menfaate bağlandı gitti. Yani bugün yaşanan rezilliğe bakıyorsunuz sebebi yine menfaat.

Yok bakanlık almadılar yok genel sekreter olmadılar yok partiye hakim olamadılar, yani işin ucu hep menfaat dostlar.

Yani DP'li olan sözde muhalif vekiller birkaç bakanlık alaydılar herşey devamdı. Böyle olması daha iyi oldu diye düşünüyorum ben, neticede bu insanların çoğu seçilmeyecek, siyaste yeni yüzler gelecek. Bazen safra atmak iyidir, evet safra atmak iyidir.

Türkiye malum bugünlerde karışık, o konulara girecek değilim, polisin eylemcilere davranışını tabii ki bende tasvip etmiyorum ama eylemcileri de kışkırtan ve onları kullanan da başka bir zihniyet var Türkiye de. Tayyip beyin Fatih Altaylıyla söyleşini hem dinledim hem okudum; kışkırtmalar da olduğu belli.

Neticede bu başka bir ülkenin bir sorunu, sular dalgalanır durulur. Ama Tayyip beyin Türkiyede metroda öpüşen çiftle ilgili değerlendirmesini alıp KKTC'nin iç siyasetine uygulayacağım. Metroda giderken sevgililer öpüşmüş, bu yönde metroda anons yapılmış, bunu Tayyip beye sordular "hangi anne kızının birinin kucağına oturmasına anlayış gösterebilir" diye kimsenin aleyhte yorum yapamayacağı önemli bir şey söyledi.

Biz Türk milleti kadını erkeği çapkınız ama hangimiz kızımızın bir erkeğin kucağına oturup aleni bir ortamda öpüşmesine göz yumarız ki? İşte toplum olarak bu bizim kendi içimizdeki çelişkimiz.

Gelelim Kıbrıs siyaseti gerçeğine. Ben muhalif partileri metroda herkesin içinde sevgilisinin kucağına oturup öpüşen kıza benzetiyorum şu an. Mesela o kızın anası yan koltukda oturup bir başkasıyla öpüşse ne düşünür dü acaba? Noldu? Ne alaka mı? Canınız mı sıkıldı bunu böyle yazınca?

Muhalefetin içine düşmüş olduğu çirkin durumu ancak bu kadar konuşmaktan haz etmeyeceğimiz bir örnekle açıklayabilirdim. Kendisine yapılınca veryansın eden ama kendisi yaptığında bundan haz alan siyasi yapılar arttı.

Daha önce yazdım yine yazmaya devam edeceğim. Bu ülkenin bir Demokrat Parti gerçeği var.yıllarca haksızlığa uğramış, girdiği her siyasi ilişkiden zarar görmüş, kandırılmış, darbelenmiş, vekili çalınmış bir Demokrat Parti. Tüm bu kötü yaşanmışlıklara inat çalışıp didişen ve ayağa kalkmayı başarmış bir Demokrat Parti gerçeği var. Kaliteli kadrolarıyla, kaliteli gençleriyle.

Sonra birgün geliyor ve çark ediyor bu partinin başkanı. "siz de bana yaptıydınız al sana intikam" diyebilecek kadar, o onurlu siyasi mücadeleye harcanan emeği dikmen çöplüğüne atabilecek kadar kendini kaybetmiş bir Genel başkan.

Farkındaysanız genel başkan diyorum çünkü hem parti yönetiminde hem de parti tabanında genel başkana öfke had safhada.

Partili bu seçimde hem kendi genel başkanına hem de muhalif vekillere çok büyük bir ders vermeye hazırlanıyor. Geçtiğimiz haftaki parti meclisi toplantısının çok gergin geçtiğini ve Serdar başkanın "bencil olmam gerekirse evet ben Başbakan olmak istiyorum" dediğini parti meclisi sonrasında öğrendim. Karşı görüş belirten gençlere konuşma hakkı tanımamış Serdar başkan. Parti içindeki gençler, Serdar başkanın tavırlarından o kadar bir rahatsız olmuş ki her yerde bunları anlatıyorlar. Bana da anlattılar. Şimdi yazma fırsatı buluyorum, ne kadar doğru bilemem.

UBP vakti zamanında DP'den üç vekili almakla büyük hata yaptı; bu UBP'nin yanlışıdır. Şimdi kaçan sekiz vekilde menfaat doğrultusunda kaçmıştır. Umarım bu tür vekillerin yerine kişiliği oturmuş siyasiler girer meclise ve hiçbir parti ne bu tür ayak oyunlarına gelir ne de yapar.

Benim ve tüm kamuoyunun Serdar başkana kızgınlığı kendi dili bolca yanmış bir genel başkan olarak menfaate dayalı hareket içinde olan siyasilere kucak açmasıdır.yoksa bu tür vekiller vardır ve her zaman olacaktır. DP'nin bu angajenin içinde olmasıdır yanlış olan.

Hatta Demokrat Parti, Hükümetin düşmesi için oy da verebilir, çalışabilir de bu yönde, siyasi muhalefet var günün sonunda ama kirli ilişkilere bulaşmaması gerekirdi.

İki vekili mi var DP'nin var sayalım ki iki değil de 15 vekili var; düşürsün hükümeti, bunda bir şey yok, muhalefettir, yapmaması zaten yanlış olurdu ama siyasete leke süren muhalif vekillere kapı açmamalıydı.

Serdar Denktaş siyasette yaptığı hatalarla anılmaya devam edecek. DP'nin kendi içindeki bıçakları iki taraflı kesecek bu sefer, bir tarafı muhalifleri diğer tarafı ise genel başkanlarını.

Serdar başkanımın gücüne gitmesin ama bu gerçeğe hazır olsun.

**************

EROĞLU HÜKÜMETİ KURMA GÖREVİNİ KİME VERECEK?

Bu hafta Çarşamba ya da Perşembe günü hükümeti düşürmeye yönelik güvensizlik önergesi oylanacak. Ve hemen ardından Başbakan Küçük Cumhurbaşkanına istifasını sunacak. Son günlerde İrsen beyin istifa etmeyeceği söylentileri yayılsa da açıkçası ben Başbakan Küçük'ün bu tür bir olaya tevessül etmeyeceğini düşünüyorum. Bunun ardından Cumhurbaşkanı Eroğlu Hükümeti kurma görevini birine verecek, bu şahısın kim olacağını yine ben sizlere o günün sabahı yazacağım, bu isim şimdiden belli. Bu konuda mesela Başaran Düzgün Hasan Bozer'in adını önerdi. Bozer tarafsız ve eşitlikçi bir vekil olsa dahi Bozer'in böyle bir teklifi kabul etmesi partisiyle başını belaya sokar. Açıkçası ben Eroğlu'nun Bozer'e de böyle bir teklif götüreceğine ihtimal vermiyor. Başka bir isim üzerinde zaten uzlaşı sağlandı

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları