Sucuoğlu'na sordum "aday mısınız?": "Su akar yolunu bulur"

Öyle görünüyor ki bayramdan sonra hükümet kurulur. Öğrendiğime göre bu Cuma vekiller mazbatalarını alacaklar; pazartesi mecliste yemin edecekler ve bayramdan sonra hükümet kurulacak. Heyecanlı bekleyiş sürüyor demeyeceğim çünkü bu işin bir heyecanı yok dahası bu yaz aylarında siyasette devam eden bu aksaklıklar kabak tadı veriyor cinsinden.

Olası senaryolar güçlensin zemin kazansın bunları ilerleyen günlerde kaleme alacağım ki doğru ve garanti bir ifademiz olsun. Ancak bilmenizi isterim şu an bazı gizli görüşmeler yapılıyor, hatta bakanlıklar dahi paylaşılıyor. Hangi partiler arasında olduğunu da biliyorum ama bunları deşifre etme zamanı gelecek hafta; şimdi değil.

Kurultayı da olay oldu, hükümetten düşmesi de, az oy alıp seçim kaybetmesi de şu UBP'nin. Ve gelin görün ki şimdi de başkan kim olacak merağı kamuoyunu altüst ediyor.

Güvenilir kaynaklardan edindiğim bilgilere göre UBP Genel Başkanı İrsen Küçük çok adaylı bir seçim olacak olması halinde genel başkanlıktan istifa etmeyecek. İstifa etmemesi yönünde kendisine baskılar var. İrsen beyin geçtiğimiz gün bir gazeteye de verdiği demeçte bir aday üzerinde uzlaşılsın ve tek aday olarak seçime gidilsin. UBP bölünmüş izlenimi verilmesin ifadelerini kullandı. Haksız da sayılmaz.

UBP'nin çok adaylı bir genel başkanlık seçimi yaşaması UBP'yi daha çok böler. Yani Ersin Tatar'ın İrsen Küçük'e karşın yapmış olduğu eleştiriler açıkçası ben biraz acımasızca buldum. Parti içinde yaşanan sorunlarıi yapılan yanlışları kamuoyu önünde konuşmama alışkanlığını edinemedi UBP'li vekiller gitti. Gerek yoktu bu kadar sert eleştirilere. Bir genel başkan yaptığı yanlışları kendisi çıkıp halkın önünde açıklamak ve özür dilemekle mükelleftir, bunu yapacak erdemi yoksa o genel başkanın ayıbıdır ancak İrsen bey zaten hatalarını anladıklarını ve halktan gerekli mesajı aldıklarını söyledi.

Ersin Tatar'ı da anlıyorum genel başkan olmak istiyor; kurultay olduğunda zaten aday olma hakkı var, kazanırsa olacak da seçim biter bitmez bu denli saldırı havasında yüklenilmesine gerek yok. Özeleştiri herkesin hakkı ama daha sakin. Bakınız Ünal Üstel ile Nazım Çavuşoğlu ve Faiz Sucuoğlu kurultayların UBP'yi bu duruma soktuğu yönünde fikir birliği yapmışlar. Aklın yolu birdir.

UBP Lefkoşa İlçe başkanı ve Lefkoşa Milletvekili Faiz Sucuoğlu ile dün Kıbrıs Genç TV'deki programımda bir araya geldik ve son derece samimi bir sohbet oldu. Faiz beyle her şeyi konuştuk. Son derece olgun bir söyleşi oldu.

GENEL BAŞKANA HAKSIZLIK YAPILIYOR

Faiz beye UBP'nin yaşadığı başarısızlığı ve nedenlerini sordum haliyle; "sonuçlar tabii ki üzücü. Beklediğimiz bir oy değildi. Şimdi hızlı bir şekilde toparlanma zamanı. Tüm yük İrsen beye yıkılmaya çalışılıyor. Ben bunu yanlış buluyorum. Her zaman açık oldum ve İrsen beyi eleştirmem gerektiği yerlerde eleştirdim ama bu konuda son derece net konuşacağım; Genel başkana haksızlık yapılıyor. Vakti zamanında 10 bakan ikinci kurultayın ardından istifalarını Başbakanın önüne koysaydılar ve fedakarlık yapıp parti içi dengelerin sağlanması için yardımcı olsaydılar bugün biz bu sonuçları yaşamazdık. Bu nedenle genel başkanın yanlışları da olabilir ama bugün bu sonucun yaşanmasında bakanlarında sorumluluğu var".

UBP-DP BİRLEŞMELİDİR

Olası koalisyon durumlarını sordum Faiz beye ; son derece net açıklamalarda bulundu " bir evvelden UBP ile DP'nin birleşmesini savundum. Her iki partinin de çıkış noktaları aynıdır. Özellikle dış politika konusunda her iki partinin de hassasiyetleri örtüşür. Çok ortak yönleri var. Bu nedenle olası bir UBP-DP koalisyonu verimli olur; hatta bu iki partinin birleşmesi de mantıklı olur".

ADAY MISINIZ?

Faiz Sucuoğlu'na en önemli soruyu sordum; olağanüstü kurultaya gidilmesi halinde aday olup olmayacağını!!! Faiz bey bu soruya cevap verirken açıkçası zorlandı. Bir gazeteci olarak bunu gözlemlediğimi itiraf etmeliyim. Kelimeleri son derece dikkatli seçti ve konuştu. Sözleri son derece ahlakiydi "İrsen bey hala Genel başkanken ve istifa etmemişken bu konuda konuşmam hiç doğru değil. İrsen beyin istifası gerçekleşirse ve uygun şartlar oluşur bunu oturur günü gelince değerlendiririm. Bakınız ben hem Derviş beyi hem de İrsen beyi çok severim her ikisine de saygım vardır. Bugüne kadar kimsenin adamı da olmadım, olmam da. Benim için esas olan UBP'dir. Kimseden de intikam alma duygum yoktur. Adaylığım konusuna gelince su akar yolunu bulur. UBP'nin lehine olacak her hareketi desteklerim" dedi.

Aslında Faiz beyin gönlünde UBP genel başkanlığı yatıyor ben bunu tahmin edebiliyorum ama kimseye karşın da saygı da kusur etmek istemiyor, hatta ekliyor "gidip ben aday olmak isterim diyebilir misiniz? Olur mu öyle şey? Böyle bir ayıp işlenir mi? Adaylık size teklif edilir; siz ağzınızla istemezsiniz. Bu işin edebi var"…

Evet sonuç olarak UBP'yi bol adaylı bir kurultay bekliyor Faiz beye göre de tek adaylı uzlaşılmış bir aday olmalı. UBP'yi yıpratacak her konudan kaçınılması gerektiğini düşünüyor.

Tabii demokrasinin de çalıştırılması kaçınılmaz olacaktır yine de.

*****************

İLK YEŞİLLERİ UÇANER GİYDİ

Sevgili dostum Kalp ve Damar Cerrahı Dr Hasan Birtan'a kahve içmek için uğradım dün. Sohbet esnasında bir baktım yeşiller içinde Dr Erol Uçaner geldi ve seslendi. İlk ben uydum bu yeşil modasına diye de espri yaptı. Tabii herkes tarafından merak konusu oldu bu yeşil Şeriat yeşili mi yoksa CTP yeşili mi? Açıklayın Erol bey siyasete nereden devam?

***************

MEHMET SAYDAM'IN KAYIK MERAKI

Ülkemizin başarılı ekonomistlerinden Mehmet Saydam bir balıkçı teknesi almış. Şöyle 5 metre bir şey. Yeni merak dediklerimizden. Hatta balık bulma cihazı da almış. Tayfaları da profesyonel. Balık ticareti yapacağını sanmıyorum ama henüz bir balık partisine de katılmış değiliz. Gelelim asıl konuya. Bu balıkçı teknesini çekmek için bir de gayet estetik jeep almış Saydam. Alırken bir bakmış camları açılmıyor; sormuş neden diye, demişler ki " motorunun sigortası yandı, değiştirirsiniz" o da tamam demiş. Sonra açmışlar bakmışlar kapı içlerine camları tahtayla tutturmuşlar, eski usul yani..ne cam sigortası var ne bir şey. Şaka gibi yahu…