Adem'in söyledikleri kıyamet alemeti gibi

Yayın Tarihi: 12/08/13 07:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

CTP-BG Gazimağusa Eski Milletvekili Sonay Adem'i kendine has konuşması ve kalıbının adamı politikasıyla tanırız. En azından ben öyle tanıdım. CTP içinde yaşanan kavgalar neticesinde seçim kaybetti. Basına dün geniş bir açıklama yaptı, daha doğrusu bir röportaj verdi ve anlattıkları doğrusu son derece şaşırtıcıydı. Biz gazeteciler o kadar kurnaz geçiniriz ama Adem'in ortaya koyduklarını okuduğumda hiç de anlamsız gelmedi bana.

Toparlanıyoruz hareketinin başını çeken kişi Kudret Özersay. Özersay'ı tanıyan herkes temiz bir adam olduğunu bilir. Kişilik olarak temiz bir kişi. Açık yüreklilikle bunu bende söyleyebilirim; haa hareketin arkasında başka güçler var mıdır? Evet vardır bana göre; yani naif ve masum bir hareket değildir bu. Kendisiyle birkaç kez söyleşi yapmak istedimse de yoğunluğundan bir türlü gelemedi. Bu nedenle bir gazeteci olarak dışarıdan baktığımda yaptıkları mantık ve akılcı geldiği kadar şüpheci ve izaha muhtaç birçok konu içermektedir.

ADEM OKLARI ÖZERSAY'A ÇEVİRDİ

Sonay Adem'in açıklamasını kurduğu asıl konu da bu aslında. Özersay Talat döneminden Eroğlu'na miras kalan sonra Eroğlu ile çalışmaktan yorulup Eroğlu'nu terk eden bir bürokrat, akademisyen "hatta Eroğlu'nun geç UBP'nin başına" demesine karşın. Hatırlayın o günleri.

Eroğlu'nu siyaseten sevmeyenlerin takdirini toplamış bir akademisyen. Peki günün sonunda "so What?". Yani Toparlanıyoruz hareketi kuruldu çalıştı, iyi bir kitle yarattı kendine; sonrası? Sonrası son seçim sonuçları işte.

Toparlanıyoruz hareketine baktığınızda aslında ortaya pek çok şey koymasına karşın somut bir meyvesini göremediğini faarkedersiniz. Yani birçok söylem ve hareket var, tepkilerin toplanma noktası ama!!! Yani Kudret bey sürekli beyanat veriyor anlatıyor; bir yerden sonra EEEE? Diyorsunuz; eee si yok.

Buraya kadar böyle yorumlayabilirsiniz düz mantıkla baktığınızda ama son seçim sonuçlarına baktığınızda ortada çok ciddi bir toplum mühendisliği ve toplumun istendiği gibi yönlendirildiğini, Kudret beyin çağrılarının halk üzerinde etkinlik kazandığını ve belirleyici olduğunu görürüz. Bu ne kadar masum, ne kadar haklı bir harekettir? Ya da masum ve uyanış hareketine yönelik bir hizmet olmasına rağmen kimlere hizmet etmiştir?!!!!

Bunu bir inceleyelim:

Toparlanıyoruz Hareketi neyi başardı ? "karma oy kullanın, mühürleri kırın" dedi. Siyasetçileri çirkin bulan halk Toparlanıyoruz un bu çağrısına uydu. Peki neden yaptı Kudret bey bu çağrıları?

Bu çok önemli. Bunu daha iyi anlamak için Sonay Adem'in açıklamalarını okumanız lazım. Tabii Adem'in iddiaları doğruysa bu kıyamet alameti gibi bir şey. Özersay ile Eroğlu'nun son derece iyi ilişkileri olduğunu ve mühürlerin tüm partilerde kırılarak, herkesin aklında olan senaryoların çalışmasına yardımcı olması sağlandı diyor.

Yani ezber bozuldu. Bu çok ciddi bir iddia!

Gelin Eroğlu cephesinden inceleyelim olayları; Cumhurbaşkanı Eroğlu'nun iç siyaseti çok iyi yönlendiren ve binlerce kişinin kendisine vefa borcu olan bir kişi olduğunu biliyoruz. Bu nedenle UBP mühürlerinin kırılmasından tutun da İrsen beyin seçim kaybetmesine kadar "ki buna Adem'de değiniyor", karma oyların yüksek oranda seyredip ne UBP'ye aslında ne de DP'ye yaramadığını aklı olan her insan anlar. Sağın gücü bilinçli olarak kırılıp sonra "geçin yahu hade birleşin, bakın ne hale geldiniz" diyebilmek ve sağda büyük bir birlik kurup hem ülke yönetimine hem de toplum liderliğine sahip olacak bir plan.

İnanılmaz bir plan ve başarıyla da çalıştı. Doğrusu bravo! Tabii finalin şampanya ile kutlanmasını engelleyecek tek adam Talat! CTP-UBP dışındaki bir koalisyon Eroğlu'nun zaferini kesinlikle taçlandıracaktır!

Toplum olarak bunalıma her zaman girmeye hazır bir yapımız vardır, maraziyiz gerçekten! İşte Toparlanıyoruz hareketinin söylemleri bu duygularımızı kamçılayıp, siyasetçileri cezalandırmak adına bize bir manevra yaptırmış olabilir mi?

GALİBA EVET! Fransız devlet adamları Fransızları yıllarca futbolla uyutmuştur, Türkiye de böyle. Bundan 10 yıl öncesine kadar Türkiye'de futbolla yatıp futbolla kalkardı herkes. Bu bir siyaseten uyutma meselesidir. Açın kitapları okuyun. Yönetim şekillerinde çok ciddi bir metoddur.

Adem'in ortaya koyduğu iddialar sonrasında Toplumsal varoluş hareketi sorgulanır hale mi gelecektir?

Özersay bunu nasıl açıklayacak ne diyecek doğrusu çok merak ediyorum. Yani Adem'e göre Özersay'ın arkasında Eroğlu var! Diyelim ki yok; Toplumsal Varoluş hareketinin çağrıları Eroğlu'na çok ciddi hizmet etmiştir diyebiliriz. Bu hizmetin bir başka boyutu da CTP'ye yaramıştır.

CTP beklenin de ötesinde birinci parti çıktı. Ama çıkarken tarihinde ilk kez ciddi mühür kırmalar yaşanarak sol felsefeye imza koyan vekilleri de devre dışı bırakmıştır.

Yani "mühür kırın çağrısı" CTP'yi sağın bölünmesinden ötürü birinci yapsa dahi CTP'nin dinamolarını, yapı taşlarının bazılarını partiden uzaklaştırmıştır. KÖGEF grubu ile diğer grupların mühür kırdığı o kadar bir ayyuka çıkmıştı ki kimse CTP'ye bu bölünmüşlüğü ve kavgayı yakıştırmamıştı doğrusu. Bu bağlamda Adem'in açıklaması da bu tespiti çok ciddi şekilde ortaya koyuyor.

Benim asıl merak ettiğim bundan sonra ne olacağı? Olası bir CTP-UBP koalisyonu ve Talat'ın yeniden Cumhurbaşkanı seçilmesi ülkenin ciddi anlamda TOPARLANMASINI sağlayabilir mi? Sanırım evet!

Kimyalarında yenilenme olmuş iki kaliteli partinin iyi bir toplum lideriyle bu halkın önünü açma fırsatı kaçırılmamalı.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları