Son söz Mungan'ın!!!

Yayın Tarihi: 26/09/13 07:00
okuma süresi: 8 dak.
A- A A+
CTP-DP Hükümeti kurulurken her iki partinin de programında ekonomik programı değil revize etmek külliyen değiştireceklerini anlattıklarını hepimiz biliriz.sonrasında hükümet kuruldu, Başbakan Yorgancıoğlu'ndan ziyade yardımcısı Serdar bey açık bir dille ekonomik programı değiştireceklerini açıkladı durdu.

Sonuç olarak bu hükümet ekonomik programı değiştirecek ve ülke koşullarına uyduracaklardı. Kendi açıklamaları böyleydi.

Derken sevgili dostum Ozan Ceyhun Hükümetin Ankara Hükümetine revizyona dokunmayacaklarını anlatan bir mektup gönderdiğini yazdı. Şimdi Ceyhun'u tanıyanlar bilir ki Ceyhun bir şey bilmese ya da görmese yazmaz.

Başbakan Yorgancıoğlu bunu hemen yalanladı, Ceyhun da gönderdiğiniz mektubu yayınlayın dedi. Hükümetten bu konuda ses gelmedi.

Sonra dün sabah bir baktık ki Maliye Bakanı Zeren Mungan gündeme damgasını vuran açıklamayı yaptı ya da Mungan'a bu açıklama yaptırıldı!

"Ekonomik Program'ın asgari ücrete ve emekli maaşlarına kısıtlama getirmediğini belirten Mungan,Maliye Bakanlığı'nın ekonomik protokole ilişkin bir revizyona da ihtiyacı olmadığını belirtti". ??

Şimdi Mungan kim, bu hükümetin Maliye bakanı. Siyasetçi değil de bürokrat olmasından ötürü son zamanlarda çok yanlış açıklamalar yapıyor. Çünkü siyasetçi değil, kendisi başarılı bir bürokrat umarım bu başarısını siyaset ile kesiştirir. Yanlış yaptığında mesela "toma" konusu yerden yere vurduğumuz gibi doğru yaptığında da övmesini bilmek lazım.

Konuya gelecek olursak Mungan'ın açıklaması son derece doğru ve ayakları yere basan bir açıklama. Evet "ekonomik programda revizyona gerek yok". Ancak buradaki sorun bu değil. Mungan'ın bu açıklamasını çok iyi okumak lazım. Toplum olarak da Hükümet olarak da.

Bu köşe yazısının içine Hükümet başkanı ve yardımcısının onlarca açıklamasını koyabilirim ki ekonomik programı değiştireceklerini beyan ettiler. Peki bir Maliye bakanı nereden güç alacak ki Başbakanı ekonomik programı değiştireceğini açıklarken Maliye bakanı revizyona gerek olmadığını ifade edecek.

HÜKÜMETTE YETKİ KARMAŞASI MI?

Evet; Mungan'ın açıklamasını destekliyorum ama Mungan'ın bu açıklaması kelime anlamıyla Hükümette bir yetki karmaşasına neden olacaktır. Mungan bu açıklamayı Özkan beye danışarak mı yaptı? Ben sanmıyorum.

Netice de Özkan beye danışsa bile Serdar bey revizyona gerek yok ifadesine katılıyor mu?

Bu durum Özkan beyi son derece zor duruma sokmuştur. Beni dün arayanlar Hükümeti Mungan yönetiyor ifadelerini kullandılar. Öte yandan Mungan'ın AK parti Hükümeti ve Büyükelçi Akça ile iyi ilişkilerinin olduğu da bir başka gerçek. Tüm bunları göz önüne aldığımızda Ankara Hükümeti bundan daha güzel bir mesaj veremezdi bu Hükümete.

CTP Genel Sekreteri Akansoy dün bir konuşmasında ekonomik programı planladıkları gibi revize edeceklerini açıkladı. Bu da işin başka bir boyutu.

HÜKÜMET NE AÇIKLAMA YAPACAK?

Maliye Bakanı Mungan'ın bu açıklamasının ardından Başbakan Yorgancıoğlu ile yardımcısı Serdar Denktaş ne açıklama yapacak doğrusu merak ediyorum.

Zira Mungan'ın bu açıklaması ya da bu açıklamayı yapabilmesi Hükümete son derece önemli bir mesaj.

Mungan'ı açıklamasından ötürü kutluyorum ama bu açıklaması başını ağrıtacak parti içinde buna da hazır olsun.

*******************

YEDEK PLAN NE?

DP Lefkoşa İlçe Başkanı Kemal Öztürk ile Gençlik Kolları Başkanı Münür Öztürk'ün istifalarının yankısı artarak sürüyor. DP içindeki rahatsızlıkları kaleme almamdan ötürü birçok DP'li her gün beni arayarak parti içinde yaşadıkları sıkıntıları anlatıyorlar. DP'lilerin bir kısmı istifa etmeyi planlarken bir kısmı kalıp mücadele etmeyi düşünüyor.

Bana anlatılanlardan anlıyorum ki Demokrat Parti, UBP'den daha fazla karışık ve karışacak. Örneğin İstifasını partiye sunan Kemal Öztürk'ü hala Serdar başkan aramış değil bildiğim kadarıyla.

Yaşanan süreci unutmamak lazım. Niye bunları kaleme alıyoruz, yaşanan ve yaşanacak istifaların hem toplum anlasın hem de parti yönetimi artık uyansın diye.

Birinci etapta UBP içerisinde Derviş Eroğlu etkisinde olan ekip artık partide kalamayacaklarını anladıklarında siyasi hayatlarına devam edebilmek için yeniden seçilecekleri bir parti aramak zorunda kaldı. Serdar Denktaş bir bedel karşılığında bu hizmeti sunmaya razı oldu. Plan çok basitti. UBP den istifa eden 8 vekil DP'ye katılacak, Serdar Denktaş göstermelik bir sistemle UBP'den ayrılanları DP listelerinin birinci sıralarına veya mümkün olan en ön sıralara koyarak seçim kazanmalarını sağlayacaktı.

İkinci etapta UBP içerisinde İrsen Küçük döneminde yaşattırılan olumsuz tablo gösterilerek İrsen Küçük liste dışı bırakılacak ve böylece UBP içerisindeki saraya karşı muhalefetin kellesi alınacaktı. Plan çalıştı, UBPden aşikar ve saray destekli aktarılan binlerce ödünç oy ile UBP'den gelenler DP'lileri doğrayıp milletvekili seçilirken UBP'de ise İrsen Küçük'e seçim kaybettirildi.

Üçüncü etap olarak düşünülen seçimlerde UBP ve DP nin toplam milletvekili sayısının en az 28 olması ve bu iki partinin birlikte koalisyona girmesiydi. Lidersiz bir UBP ile koalisyona girecek olan Serdar Denktaş bu kaostan yararlanarak hem UBP ye lider hem de hükümetin başbakanı olacaktı. Onun için seçim sürecinde hep sağda birlikten bahsetti durdu.

Seçimler sonuçlanıp UBP ve DP nin toplam milletvekili sayısı 26 da kalınca ve ayrıca UBP kendi içerisinde anlaşarak bir başkan seçince saray destekli DP planı aksadı. Özgürgün, Serdar Denktaşın başkanlığını kesinlikle kabul etmedi. Bu durumda Serdar Denktaş sağda birlik edebiyatını şimdilik buzdolabına koydu ve zorunlu ve geçici olarak CTP ile koalisyona girmek zorunda kaldı.

Serdar Denktaş yarım yamalak iktidara geldi ama sarayla yaptığı anlaşma gereği Eroğlu'nun başbakan iken atadığı müdür ve müsteşarlara bu gün oldu daha dokunamadı. CTP her gün çatır çatır UBP nin adamlarını görevden alıp kendi adamlarını yerleştirirken, DP tek bir müdürü bile görevden alamadı. UBP müdür ve müsteşarları bakanlıklara giden DP lilerle adeta alay ediyorlar ve bizi buradan Serdar Denktaş bile alamaz diyorlar. Demokrat Parti iktidarda olmasına rağmen büyük bir eziklik yaşıyor. UBP'den gelen Kaşifler, Taçoylar Serdaroğluları geleceklerini UBP de gördükleri için eski partilerinin müdür ve müsteşarlarına dokundurtmuyor. Olan yıllardır ezilen DP tabanına oluyor. CTP gerçek bir parti olduğunu gösterirken DP başkasının ekipleriyle çalışmayı kabul ederek gerçekte bir parti olmadığını gösteriyor.

Benim bildiğim sarayın mutlaka bir yedek planı vardır. Serdar başkanla yapılan plan yürümezse arkasından DP yi ele geçiren 7 UBP'li ile yedek plan devreye girecek. Yedek planda Serdar bey yoktur. Bana göre DP deki hayal kırıklığına bakarsak UBP lilerin DP yi ele geçireceği ve Serdar beyin siyaseti bırakmak zorunda kalacağını söylemek yanlış olmaz. Öte yandan yerel seçimlerde CTP'nin elindeki büyük belediyeleri almak için DP ve UBP işbirliği yapacak. Bu da hükümette ki durum için başka başkja bir nüans. CTP'nin UBP'leşmiş bir DP yerine gerçek UBP ile koalisyon kurması için çok beklemeyeceğiz gibi geliyor.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları