Denktaş'a bu gece muhtıra sunuluyor

Son iki gündür Demokrat Parti Güzelyurt İlçesinde yaşanan krizi kaleme alıyorum. Hem DP'nin merkezinden hem de Güzelyurt ilçesinden yoğun olarak telefonlar alıyoruz. Aslında Güzelyurt'ta başlamış gibi görünen bu kriz Demokrat parti'nin tüm ilçelerinde mevcut.

DP'de yaşanan bu krizin gerekçelerini anlatmadan şu an hangi aşamada sizlerle bunu paylaşayım. Güzelyurt'ta ömrünü demokrat partiye adamış ve Demokrat Parti için çok ciddi hizmetler ve ödünler vermiş bir abimizle dün uzun bir telefon konuşması yaptım. İsmini açıklamamda bir sakınca yok ama ben şimdilik ismini vermeyim. Sonrası bir söyleşi ile sizlerle paylaşırım.

200'DEN FAZLA DELEGE VE ÜYE İSTİFASINI VERDİ

Gelinen son noktayı değerlendirecek olursak; DP-UG Güzelyurt İlçesine bağlı 12 örgüt üyeleriyle birlikte istifalarını hazırladılar. Dün akşamda geriye kalan 4 köyün örgütlerinden ve üyelerinden imzalar toplandı. Bu gece yalnızca Demokrat parti Genel Başkanı Denktaş'ın katılacağı ve istifa eden örgüt ve üyelerinin dışında kimsenin olmayacağı yemekte, örgütler Serdar Denktaş'a bu istifalarını sunacaklar.

Güzelyurt İlçe Başkanı Türkay Tokel'e de bu süreçte kırgınlıklarının olduğunu ve kendilerine yeteri kadar sahip çıkılmadığından yakınan partiler "biz bu ağabeylerimizle omuz omuza seçilmeleri için çalıştık ancak gerekli desteği göremedik" dediler.

TALEPLERİ NE?

Demokrat Parti'nin Güzelyurt'taki tüm örgütlerinin bu denli isyanı ve tepkisini son derece haklı ve yerinde buluyorum. Bu mücadelelerinde kamuoyunun da kendilerine ciddi bir desteği var. neticede siyaset yapılıyor ve her hükümete gelen parti kendi partililerine istihdam sözü veriyor. Günün sonunda hangi partiden olursa olsun istihdam edilenler ülke insanımız. Birçok genç her ne kadar bu yapı partizanca algılansa bile ekmek parasını kazanıyor. Bu yalnızca Demokrat parti için değil tüm diğer partiler için geçerli biliyorsunuz.

DP Güzelyurt örgütleri de nisan sonuna kadar her örgütten en az bir kişinin devlete istihdamını istiyorlar. Eğer Serdar başkan bu istekleri yerine getirmezse Demokrat partinin tüm Güzelyurt örgütleri ve üyeleri DP'den istifa edecek.

"BAŞKAN SÖZ VERDİ"

İlk değerlendirmede kendi kendime yüzlerce genç istihdam istiyor ve devletin tabii ki bunu hazmedebilmesi mümkün değil. hükümette olan bir partinin bir ilçesi külliyen devlette iş istiyoruz diye ayaklandı bu ne kadar doğru diye sordum. Sonra bunu Güzelyurt'taki mücadelelerini veren DP'li dostlara sordum. "bu insanlara iş verilecek diye başkan bize söz verdi ve biz de bu insanlara bu sözü aktardık".

Evet, partililerin söylemi bu. "başkan bize söz verdi". Yaptığım konuşmaların sonunda anladım ki DP Güzelyurt ilçesinin derdi aslında istihdam değil. Elbette ki bunun sözü verildiği için gençlerini iş sahibi yapmak istiyorlar; ancak bana anlattıklarına göre asıl mesele ilkeli siyaset yapma ve kendi seçmenine, partilisine, ve DP'nin ideolojisine sahip çıkma meselesi.

DENKTAŞ SÜREKLİ SÖZLER VERİYOR

DP Genel Başkanı Serdar Denktaş ile ilgili partililerden dinlediğim tüm şikayetler ne yazık ki aynı. Serdar başkan söz veriyor ama tutmuyor. Yalnızca iki vekile bakanlık sözü verdiğini biliyorum. Bu sözü tutmadığı için çok yakında söz konusu iki DP'li vekili tv ekranlarında yaşadıkları sıkıntıları ve Denktaş'ı eleştirirken bulacağız. Bu vekillerle bizzat ben temas halindeyim.

Keza birçok gence istihdam sözü de verildiği iddia ediliyor sayın başkanın. Ne kadar doğrudur bilemem. Ama bana birçok partilinin anlattığı bu yönde.

Demokrat Parti'nin seçim ve kurultay sürecinde de birçok ilçeden önde gelen isimlere ciddi sözler verdiğini "vekil adaylığı, belediye başkan adaylığı, bakanlık" yine DP'nin üst düzey yöneticilerinden kaç kez dinledim.

Gelin görün ki partililer en sonunda isyan bayrağını açtılar. Bilmiyorum muhtemelen istediklerini Serdar başkana yaptıracaklar ya da Serdar başkan istifa listesini bu akşam alıp üzerinde çalışıp DP'lilerin bu haklı mücadelesini kıracak ve bazı kesimlere iş verecek.

DENKTAŞ NEDEN BU HATALARI YAPIYOR?

Mantıklı her insan gibi düşündüğümde Serdar bey ciddi siyaset yapsa, yani verdiği sözleri tutsa, yanlış ittifaklar kurmasa, koalisyon hesaplarını doğru yapsa sağın lideri olabilme noktasında ilk kez önemli bir şans yakaladı. Türkiye ile ilişkileri hala limoni. Ankara hükümeti Denktaş'a karşı hala mesafeli ve soğuk. Yani hükümetlerde olmasını istemiyor. Ancak şimdilik bu böyle devam ediyor ama daha fazla edeceğini sanmıyorum.

Öte yandan UG'yi kurması ve UBP'nin iç sorunlarına bu kadar müdahil olması onu şu an başka çıkmazlara sürükledi. Serdar bey ne sarayla ne de UBP ile çalışmak istemiyor ancak UG kanadı DP'ye hakim. Siz bakmayın parti meclisi ya da MYK DP'den yana diye. Vekillerin dörtte üçü UBP'ye bir işaretle gidebilecek durumda.

Halbu ki Serdar bey UG işlerine hiç girmeyip kendi dostlarının elini tutup bu seçimlere girseydi iyi bir vekil sayısı ile sandıktan çıkar ve CTP ile daha sağlam bir hükümet kurardı. Ankara ile ilişkilerini düzeltir en fazla beş yıl içinde sağın lideri olurdu ve cumhurbaşkanlığı yolunu dahi açabilirdi.

Hem Cumhurbaşkanı Eroğlu ile UBP'yi bölme noktasında yaptığı işbirliği hem kendi partililerini UG'ye ezdirmesi, genel sekreterini partiden uzaklaştırması, ilçe başkanlarına tutmayacağı sözler vermesi işte hep bunlar DP'nin bugünkü durumunu yarattı.

Şimdi elde var kriz.

***************

GÜNÜN SÖZÜ

Belki ben sana sevmeyi öğretemem, ama sen de bana, unutmayı öğretmezsin. Belki ben sana kavuşmayı öğretemem, ama sen de bana, ayrılığı öğretemezsin.

NAZIM HİKMET