Olmadı Biden kardeş

Yayın Tarihi: 21/05/14 07:53
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+
**Hatırlıyorum da dönemin İngiliz Dışişleri Bakanı Jack Straw Kıbrıs'ı ziyaret ettiğinde İkinci Cumhurbaşkanı Talat ile makamında görüşmüş, bu durum o zamanlarda adeta Rumları çılgına çevirmişti. Sonraları Straw, Londra'ya döndüğündü "bugünkü aklımız olsaydı Rumları AB'ye almazdık" açıklamasını yapmıştı.

** BİDEN'İN Kıbrıs'ın Kuzeyine geçerek Cumhurbaşkanı Eroğlu ile görüşecek olması elbette ki son derece önemli ama Amerika gibi bir devletin bunu "aman birileri gücenmesin " endişesi ile yapacak olması son derece kötü. Ankara'nın Biden'in ve sonrasında Kerry'nin Cumhurbaşkanı Eroğlu ile makamında görüşmesi için gerekli girişimleri en üst düzeyde yapması gerekiyor.

** Şimdi düşünüyorum da eğer Talat başkan olsaydı Biden, Talat ile küçük bir odada mı görüşürdü? Ya da Talat, Biden'le bir kulübe de görüşmeyi kabul eder miydi?

ABD Başkan Yardımcısı Biden'in ziyareti tüm toplumu ve medyayı heyecanlandırmıştı. Amerika'nın yaklaşık 52 yıl sonra Kıbrıs'a bu kadar üst düzey ziyaretler gerçekleştirecek olması Kıbrıs konusuna adeta yeni bir boyut kazandıracağı algısı yaratmış, tüm kamuoyunun hatta Kıbrıs'la ilgilenen tüm ülkelerin dikkatini buraya çevirmesine neden olmuştu.

Birkaç gündür Biden'in Cumhurbaşkanı Eroğlu ile görüşmeme ihtimali üzerinde duruldu. Bu haberleri araştırdığımızda görüşmenin kesinlikle gerçekleşeceği bilgisini almıştık. Dün Biden'in Cumhurbaşkanı Eroğlu ile ne şartlarda görüşeceğini açıklamasıyla tüm kamuoyu ciddi anlamda sarsıldı ve rahatsız oldu.

Cumhurbaşkanı Eroğlu'nun görüşmenin şeref salonunda gerçekleşeceğini açıklamasının ardından Biden Kıbrıs Cumhuriyeti ile Amerika'nın derin ilişkilerinden bahsetti ve görüşmenin Cumhurbaşkanlığı sarayının yanındaki bir oadacık da gerçekleşeceği açıklandı.

BİDEN HERKESİ ÜZDÜ

Amerika'nın yıllardır Türkiye ile iyi ilişkileri olduğunu ve son zamanlarda Başbakan Erdoğan ile Başkan Obama'nın yakın dostluklarının son derece iyi olduğunu biliyoruz. Fotoğrafı böyle gördüğünüz de Amerika Başkan Yardımcısı Biden'in toplum lideri olan Derviş Eroğlu ile makamında değil de iş ola bir binacıkta görüşecek olması Amerika'nın Kıbrıslı Türkleri adeta Rumlara kıyasla aşağıladığı anlamına geliyor.

Haa olaya şöyle bakarsanız "ben Amerikan Başkan Yardımcısıyım, bakınız biz sizi kale bile almazdık ey barbar Türkler, ya da azınlık Türkler; dua edin de sizinle görüşüyorum ama bir de başıma şeref salonu çıkarmayın "diyorsa kelime anlamıyla çok ayıp etti.

Aslında işin kabacası Biden böyle istemese ya da hissetmese de Kıbrıslı Türklerin gözü önünde bu duruma düştü artık.

Kıbrıs Cumhuriyeti, Biden'in Eroğlu ile görüşecek olmasından rahatsız ise, makamında görüşecek olmasından rahatsız ise masada biz neyi görüşüyoruz. Hade diyelim Kıbrıslı Rumlar hala aynı tas aynı zihniyet mantığında gidiyor ve bizi azınlık görüyor; Amerika'nın bir toplumun liderini ve buna bağlı olarak Halkını sırf Rumlar rahatsız olmasın diye aşağı mertebede görmeyi kabul etmesi ve buna uygun davranması son derece diplomatik bir ayıptır. Yalnızca Kıbrıs Türk halkına değil müttefikleri Türkiye'ye karşı da ayıptır.

ANKARA DEVREYE GİRMELİ

BİDEN'İN Kıbrıs'ın Kuzeyine geçerek Cumhurbaşkanı Eroğlu ile görüşecek olması elbette ki son derece önemli ama Amerika gibi bir devletin bunu "aman birileri gücenmesin " endişesi ile yapacak olması son derece kötü.

Ankara'nın Biden'in ve sonrasında Kerry'nin Cumhurbaşkanı Eroğlu ile makamında görüşmesi için gerekli girişimleri en üst düzeyde yapması gerekiyor.

Artık tarafların anlaması gereken bir şey var. Ada'da bir çözüm arayışı varsa ve herkesin menfaati varsa bu ada üzerinde; bakınız çözümde demiyorum artık şu Kıbrıslı Türkleri de adam yerine koyun. Adam gibi gelin ve adabına yakışır şekilde görüşün bu ülkenin insanlarıyla.

TALAT BAŞKAN OLSAYDI

Hatırlıyorum da dönemin İngiliz Dışişleri Bakanı Jack Straw Kıbrıs'ı ziyaret ettiğinde İkinci Cumhurbaşkanı Talat ile makamında görüşmüş, bu durum o zamanlarda adeta Rumları çılgına çevirmişti. Sonraları Straw, Londra'ya döndüğündü "bugünkü aklımız olsaydı Rumları AB'ye almazdık" açıklamasını yapmıştı.

Straw'un o açıklamayı yaptığı gün çok daha sonra İngiltere Büyükelçisi olarak atanacak olan Rum Dışişleri Bakanı Yorgo Yakovu ile söyleşi için randevum vardı. Yakovu'nun odasına girdiğimde yüzünde inanılmaz sert bir ifade vardı. Ona baktım ve ne diyorsunuz diye sordum daha söyleşi başlamadan; anlamsız bir şekilde yüzüme bakmaya devam etti; duydunuz heralde diye üstelediğimde yüzünü sağ tarafa çevirim duymamam mümkün mü bu adeta bir kriz demişti bana.

Mesleğim bu tür anekdotlar yakalama şansı da verdi bana.

Şimdi düşünüyorum da eğer Talat başkan olsaydı Biden, Talat ile küçük bir odada mı görüşürdü? Ya da Talat, Biden'le bir kulübe de görüşmeyi kabul eder miydi?

Tabii merak ettiğim bir başka konu daha var, Anastasiedes bir önceki günkü talat'la olan görüşmesinde, ABD'ye Eroğlu ile bayraklar arkasında görüşme diyeceklerini söyledi mi?

Sonuç olarak, Amerika'nın Kıbrıs'ın Kuzey'ine geçmesi önemli ama veli nimet değilmiş demek ki.

***************

GÜNÜN SÖZÜ

Ölümün olduğu bu dünyada, hiçbir şey çok da ciddi değildir aslında.

Franz Kafka

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları