Aygın: "Girne'yi marka yaptık, aksini söyleyen beri gelsin"

Girne Belediye Başkanı Sümer Aygın'ın daveti üzerine dün Sümer başkanla makamında buluştuk. Belediye binasına girdiğimde kendimi adeta bir müzede hissettim. Birçok sanatçının tablosu, fotoğrafları ve eserleri belediyeyi süslemiş haldeydi. Duvarlarda o kadar güzel tablolar vardı ki adeta turistlerin ziyaretine açılmalı diye söylendim kendi kendime. Kısa bir kahve molasının ardından başkanla odasında buluştuk. Başkanın dakika olmayan zamanına rağmen görüşebilmek adına programını değiştirdiği telefonda söylenmişti bana.

"unuttun buranın yolunu" deyip uzun zamandır belediye binasına uğramamamdan yakındı. Seçimlerin nasıl gittiğini sordum, son nabız yoklamalarını anlatmasını istedim.

"seçim bizim için bitti sevgili dostum. Son derece rahatım çünkü insanımızın bana olan güvenini ve desteğini her adımda görüyorum, hissediyorum. Girmediğim sokak, elini sıkmadığım insan kalmadı. Eskiden uzun şikayetler dinlerdik vatandaşlardan, tabii ki yine şikayet eden ve taleplerini anlatan oluyor Girne ile ilgili. Ama artık şikayetler, bunları yaptınız bunu da yapın şeklinde. Girne'de başlattığımız ve modern kent kimliğini yakaladığımızın herkes farkında. İnanır mısın hele evlerine girdiğimiz, elini öptüğümüz ya da yollarda karşılaştığımız insanlar benimle elimi bırakmadan ve gözlerimin içine bakarak konuşuyorlar, şakalarını yapıyorlar ve desteklerini tekrar tekrar yineliyorlar. Bu beni çok duygulandırıyor. İnsanların sorunlarını şikayetmiş gibi değil yapılmamış ev ödevi gibi algıladık bugüne kadar ve hemen yerine getirdik. Yapılan şikayetleri aşılamayacak bir sorun gibi algılamadık hiçbir zaman".

"DEDİKODULARA KULAĞIMIZ TIKALI"

"rakip arkadaşların eleştirilerine bakıyorum inanın ki dedikodulardan ibaret gerçeklerden uzak eleştiriler. Benim ve ekibimin veremeyeceği hiçbir hesap yok, alnımız açık. Yaptığımız ve normal saydığımız o kadar çok icraatımız var ki biz artık büyük projelere bakıyoruz, onları yapmaya konsantre olduk. Girne ile anılacak projelere imza atmaya hazırlanıyoruz, bu fikirlerin ve işlerin temelini attık, biz bunlarla uğraşıyoruz. Sorulan ve sorunmuş gibi gösterilen her soruya cevap verdik. Verdiğimiz cevapların karşısında konuşanlar sus pus oluyor. Çünkü elleri boş, pırıl pırıl bir turizm kenti yarattık ve bununla övünüyoruz. Girne de ne yol vardı doğru düzgün ne kaldırım, ne düzgün su verilebiliyordu Girne'ye ne de çalışanlar ödenebiliyordu. Belediye'nin çekleri hiçbir yerde kabul görmüyordu. Ben böyle bir belediye teslim aldım. İlk başkan olduğumda Girne'nin nüfusu 8 bindi. Geçmişten bugüne dönüp bir bakmalı sürekli beni eleştirenler. Hızla büyüyen bir şehir hem nüfus olarak hem yapılaşma olarak. Eğer ben ve ekibim vizyon sahibi olmasaydık, önümüze çıkarılan onlarca engele rağmen yeni bir Girne yaratmayı başardıysak, bu bizim Girne'yi ve Girneli olan herkesi ciddiye aldığımızı gösterir, Turizmin başkenti olan bir bölgeyi ve bu ülkenin Turizmini ciddiye aldığımızı gösterir. Bunu Girne'liler, benim halkım anlıyor ve takdir ediyor, ben bunu hissederek yaşıyorum".

Sümer başkanı son derece kendinden emin ve ne yaptığını bilen bir havda gördüm. Seçimi çoktan bitirdiği ve bu seçimi açık ara bir farkla kazanacağı inancı her halinden belliydi. Yüzüme bakıp insanlarla yaşadığı diyalogları ve vatandaşların ona olan güven ve sevgilerini aktarırken yüzünde oluşan ifadeyi görmenizi isterdim.

Zaman zaman duygulandı, konuşurken duraksadı ve "insanlar bizi seviyor Gökhan, biz bu insanları kazandık" dedi.

Hayırlısı olsun başkan deyip ayrılırken içimden Onlarda seni kazanmış başkan dedim kendi kendime…

*************

CENNETİN MİMARIYLA BULUŞTUK

Yüksel Çelebi, malum Dikmen belediye başkanı. Benim gönlümde ap ayrı bir yeri var, son derece kıymetli. Çocukluğumun geçtiği mandıra kokularıyla baygın bir Dikmen'e her gittiğim de neresinden gidersem gideyim, ister boğazdan ister Lefkoşa'dan beni bir çiçek, ağaç, bahçe cümbüşü karşılıyor. Dikmen de adım attığınız her noktada sizi bir park, bahçe ve ağaçlarla donatılmış yollar karşılıyor. Çelebi sanki de Dikmen ve Dikmen'e bağlı köyle korunmaya almış, bulunmaz hint kumaşı gibi güzelleştirilmiş. Yıllar önce Taşkent'e arkadaşlarımıza misafirliğe gittiğimizde toprak yollardan, bozuk asfaltlardan söve saya giderdik, artık Taşkent için bu tür çirkin görüntüler tarih oldu. Gece yarılarına kadar bekleyip su ha geldi gelecek aman susuz kalmayalım diye beklerken ve uykusuz kalırken, şimdilerde Çelebi'nin uğraşları sonucu hergün su alıyor tüm bölgeler. Size gülümseyip, yeni bir yaşam merkezi yaratan bir adama siz vefasızlık yaparsanız bunun adı ancak nankörlük olur. Çelebi'nin rakipleri kendilerine iyi bir danışman tutmalı ve bu adama adam gibi saldırmalı. Hani Ahmed Arif'in dediği gibi dostluk da düşmanlık da kardeşçe olsun isterim ama olmaz der şair. Bu adamı eleştirecekseniz elinizde malzeme olsun. Fotoğrafın büyüğüne bakmayı bazılarımız öğrenemedi öğrenemeyecek de. Dün buluşup uzun bir sohbet yaptık Çelebi ile. Taşkent'te dökülecek olan ama henüz dökülmemiş küçük bir sokağın kötü reklamı yapılmış. Konuşurken güldük geçtik. Park bahçeler yapmışsın bol bol ama AB standartlarına uygun mu deyip ömrünce Avrupa görmemiş bunu eleştiren adamlardan da zaten böyle eleştiriler beklenirdi diye söylendik. Ben bir haftadır Dikmen ve civarındaki köyleri dolaştım. Bir gazeteci olarak sizi temin ederim seçim çok açık ara Yüksel Çelebi tarafından kazanıldı. Siz yaz tatilinizi planlayın bu belediyecilik işine de fazla kafa yormayın, herkes işini yapsın.

************

GÜNÜN SÖZÜ

Seni, annen kadar sevecek ve baban kadar merak edecek hiç kimse yoktur; O yüzden kimse bana aşk'tan bahsetmesin.

AZİZ NESİN