Tatar: "Üretici parayı unutsun"

Yayın Tarihi: 03/12/14 08:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+
*TATAR "Sosyal sigortalar da dahil 12 ve 13. Maaşlar için maliyenin 400 milyon liraya ihtiyacı var. Hade diyelim aftan toplanan paralarla bu saydığım maaşlar ödenecek, peki maliyenin piyasaya olan borçları ne olacak. üreticiler başta olmak üzere birçok kimse maliyeden alacaklı ve parasını almayı bekliyor.

** TATAR "Ankara ile yapılan protokolde reform başarısına göre reform destekleme kaleminden veya 2015 yılı kamu maliyesi katkısından avans alınma yoluna gidilecek muhtemelen. Reform destekleme kalemi 100 milyon tl. peki bu hükümet bırakın reform yapmayı mali protokolü bile uygulamıyor, hal böyle olunca söz konusu bu 100 milyon liradan yararlanabilecek mi? orası bir muamma. Yararlanamazsa Türkiye'nin 2015 kamu maliyesi katkısından avans almak zorunda kalacak. Yani hep borç hep borç".

Maliye eski bakanı Ersin Tatar ile dün bir araya geldik. Oldukça verimli bir sohbet oldu. Ülkenin mali yapısına, ekonominin geldiği noktaya ve anayasa değişikliğinin getiri götürülerine kadar her şeyi konuştuk.

Malum Ersin bey kim ne derse desin mali işleri iyi bilen ve Ankara ile oldukça iyi ilişkilere sahip bir bakandı. Zaman zaman yaptığı eleştirileri de rakamlarla desteklemesi zaten boş konuşmadığı gösteriyor bize. Mali yapıyı sordum ve ilginç bir değerlendirme yaptı.

MALİ PROTOKOL UYGULANMIYOR

Tatar'ın özellikle üzerinde durduğu konulardan biri de şu an ki hükümetin Ankara ile mutabakata varılan mali protokolün uygulanmıyor oluşu. Tatar "Hükümet cari bütçenin gelirlerini yerel gelirlerle karşılamaya çalışacaktır ki bu mümkün değil. Şu an ki iç borç 4. 5 milyar lira civarında. 12 ve 13. Maaşların ödenebilmesi için mali kaynak yaratılmak zorunda. Hade diyelim aftan toplanan paralarla bu saydığım maaşlar ödenecek, peki maliyenin piyasaya olan borçları ne olacak. üreticiler başta olmak üzere birçok kimse maliyeden alacaklı ve parasını almayı bekliyor. Sosyal sigortalar da dahil 12 ve 13. Maaşlar için maliyenin 400 milyon liraya ihtiyacı var. öte yandan piyasaya ödenecek borçlar için maliyenin olağan gelirlerinin de yetmeyeceğini göz önünde bulundurursak, 2015 yılında bu ödenekler nasıl sağlanacak. Ankara ile yapılan protokolde reform başarısına göre reform destekleme kaleminden veya 2015 yılı kamu maliyesi katkısından avans alınma yoluna gidilecek muhtemelen. Reform destekleme kalemi 100 milyon tl. peki bu hükümet bırakın reform yapmayı mali protokolü bile uygulamıyor, hal böyle olunca söz konusu bu 100 milyon liradan yararlanabilecek mi? orası bir muamma. Yararlanamazsa Türkiye'nin 2015 kamu maliyesi katkısından avans almak zorunda kalacak. Yani hep borç hep borç. Çok merak ediyorum bu çarkı bu mantıkla nasıl döndürecekler. Piyasa maliyeden alacağı para konusunda fazla ümitlenmesin derim ben. Elektrik kurumunun 50 milyon liraya yakın bir bedelle santral satın alma meselesi de bir başka ayıp. Enerji Bakanı Sennaroğlu yazılı olarak bizlere konuyla ilgili olarak KIBTEK yönetim kurulunu uyardığını anlattı ve bu yazıyı gösterdi. KIBTEK Yönetim kurulu, kendi bakanını dahi takmıyor. Alınan santraller ihaleye çıkılmadan alındı ve mali protokole de aykırı bir şekilde yapıldı. Çıkıp söylüyoruz hükümetten tık açıklama yok. Nasıl işlerdir bunlar, cevap veren yok. Bütçe açığı doğru politikalarla yapılır. Ne yazık ki hükümet zamlarla bu açığı kapatmaya çalıştı bugüne kadar umarım yeniden buna tevessül edilmez. Eğer doğru politikalar icraa edemezseniz vatandaşın cebine el atarsınız, bu da zaten zar zor geçinen bu halkı daha da fakirleştirir".

Biliyorsunuz ki ekonomik istikrar ilk önce vatandaşın size güvenmesi ile başlıyor diyor eski bakan.

Ne zaman basına düşse verdiği demeçler , oturup sıkılmadan okuduğunuzda rakamlar Ersin beyin Maliye Bakanı olduğu dönemde hayli önemli işler yaptığını gösterir size. Daha önceki yazılarımda da ifade etmiştim. Bizim toplum eleştirmeye meraklıdır. Gözüne gözüne soksanız iyi giden ya da iyiye dönüştürülemeye çalışılan konuların önemine memnun kalmayanların sayısı hafife alınmayacak kadar azdır.

Sohbetimiz esnasında saydıkça saydı verileri, rakamları peşi sıra sıraladı; nasıl bulduğunu ve nereye getirdiğini rakamları şahit göstererek anlattı.

"Mali disiplin ve bütçe disiplinin uygulandığı dönemde kaynakların sağlıklı bir şekilde, yerinde ve adaletli harcanması ile ekonomide bir takım dengeler oluşmuştur.

Türkiye Cumhuriyeti'nin"Kamu Maliyesinin Desteklenmesi" için verdiği katkı her yıl azaldığı halde yerel bütçe açığı artmamış, tam tersine azalmıştır. Gelirlerdeki artışa paralel Türkiye Cumhuriyeti'nin katkılarının reel sektör ve yatırımların artırılması ile ekonomiye önemli ölçüde kaynak aktarılmıştır.

Yerel bütçe gelirlerindeki artış hükümetimiz döneminde yüzde 40'ıbulmuştur. Sağlık için ayrılan bütçe 170 Milyon TL'den 222 Milyon TL'ye ulaşmıştır. Merkezi bütçeden eğitim için ayrılan kaynak ise 377 Milyon TL'den, 490 Milyon TL'ye artırılmıştır. Sadece bu iki sektör için sağlanan artışyüzde 30'dur.

Sosyal sigortalılarımız için ilgili daireye aktarılan kaynakta da küçümsenemeyecek miktarda artırılmıştır. Sosyal Sigortalara 4 yıllık dönemde aktarılan kaynak yüzde 43 artmıştır. Yine belediyelere aktarılan kaynak yaklaşık yüzde 100 artışla yıllık 154 Milyon TL'ye yükselmiştir".

MAAŞLAR VE İLİŞKİLER

Tabii bir başka önemli nokta daha var. Daha doğrusu bu ülkenin göz ardı edilemeyecek gerçekleri var. KKTC ekonomisi ne yazık ki hala belli ölçüde Türkiye'ye bağımlı. Tatar'ın bakanlığı dönemindeki en büyük çabası da denk bütçeyi yaratabilmekti. Ankara'yla ilişkilerin doğru zeminde olması, iyileştirilmesi ve ülke refahının artması da her iki ülke hükümetinin samimiyet ve dürüstlük ilkesine dayanıyor. Tatar, Ankara hükümetiyle güvenilir ve sağlam ilişkiler kurmayı başaran ender siyasetçilerden biri.

İşte bu nedenle bir ülkenin mali yapısını kurgularken karşınızdakine karşı o güveni vermeniz de gerekiyor. Türkiye gibi ciddi ülkelerin siyasilerini geçmişteki bazı hükümetler kandırmıştır, zaten geçmişteki erken seçimin en önemli faktörlerinden biri de buydu. Bu konuyu daha sonra çok geniş bir başlıkta inceleyeceğiz.

Umarım şu an ki hükümetin kaderi de aynı olmaz.

*******************

GÜNÜN SÖZÜ

Geçmişten ders al, anı yaşa, geleceğe dair umutların olsun. En önemlisi sorgulamaktan sakın vazgeçme...

Albert Einstein

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları